MSI Dergisi’nin 188’inci sayısında yayımlanan Özel Haber, derginin internet sitesinde paylaşılmıştır:
Şebnem ASİL / s.asil@savunmahaber.com
Alper ÇALIK / a.calik@savunmahaber.com
Vehbi TUNCA / v.tunca@savunmahaber.com
ASPİLSAN Enerji tarafından her yıl düzenlenen ve artık geleneksel hale gelen “Pil Teknolojileri ve Enerji Sistemleri Çalıştayı”nın 4’üncüsü, 19-20 Aralık tarihlerinde, Kayseri’de gerçekleştirildi. Etkinlikte, Türkiye’deki ve dünyadaki, pil teknolojileri ve enerji sistemlerindeki gelişmeler ele alındı. Doğrudan savunma ve havacılık sektörüne yönelik olarak düzenlenen bir panel sırasında ise sektör temsilcileri, batarya teknolojileri alanındaki ihtiyaçlarını dile getirme imkânı buldu.
Bu yıl Erciyes Üniversitesi iş birliği ile düzenlenen çalıştay; savunma, havacılık, raylı sistemler, otomotiv ve telekomünikasyon gibi pek çok farklı sektörde söz sahibi kuruluşlardan önemli temsilcileri ve önde gelen üniversitelerden akademisyenleri bir araya getirdi.

300’den fazla kişinin katılım sağladığı çalıştayın farklılıklarından birisi de teknik detayların çok fazla olduğu sunumlar yerine, etkinliğin sohbet havasında geçen paneller şeklinde kurgulanması oldu.
Etkinliğin açılış konuşmalarını, ASPİLSAN Enerji Yönetim Kurulu Başkan Vekili Bedri Dursun, Erciyes Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Recai Kılıç ve Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı (TSKGV) Genel Müdür Vekili Sadık Piyade yaptı.
Yerli Elektrikli Araç Değişimi de Beraberinde Getirecek
ASPİLSAN Enerji Yönetim Kurulu Üyesi Bedri Dursun, konuşmasına şu sözlerle başladı: “Dünyayı tanıdıkça ve literatürü takip ettikçe, bu konularda ne kadar geç kaldığımızı anlıyoruz. Ama umutsuz değiliz. Ülkemizde çok güzel gelişmeler yaşıyoruz. Umarım, kısa sürede sektör olarak eksikliklerimizi tamamlayacağız ve çağa ayak uyduracağız. Dünyada, fosil yakıtlı araçlardan elektrikli araçlara, kamyonlara hatta otonom araçlara geçiş beklenenden hızlı olmakta ve dev şirketler birbiri ile yarışmaktadır. Yine yenilenebilir enerji sistemlerinin yaygınlaştırılması ile enerji depolama sistemlerine olan ihtiyaç da her geçen gün artmaktadır. Dünya ile paralel olarak ülkemizde de çok büyük gelişmeler yaşanmaktadır. Devletimizin büyük teşvik ve destekleri ile rüzgâr enerjisi güneş enerjisi sistemlerine büyük yatırımlar yapılmış, yerli araç üretimi için de sevindirici gelişmeler yaşanmıştır. Çok büyük bir olasılıkla elektrikli olacak yerli araç, büyük bir değişimi de beraberinde getirecektir. Her iki konuda da taşınabilir enerji teknolojileri çok önem kazanmaktadır. Çünkü elektrikli aracın en önemli bölümünü, güç kaynakları, yani batarya oluşturmaktadır.”

Sektörle Yürütülen Yerli İş Birlikleri Yetersiz
Sektörün ihtiyaçlarından da bahseden Dursun, şu şekilde devam etti: “Ayrıca savunma sanayisinde de sadece pil ve batarya teknolojileri değil, farklı taşınabilir enerji kaynaklarına da ihtiyaç gün geçtikçe artmaktadır. Örnek verecek olursak, süper kapasitörler, lityum iyon kapasitörler, ısıl piller ve benzerleri gibi… Bu sebeple dünya pil ve batarya üretim teknolojileri ve tiplerindeki yeniliklerin çeşitli platformlarda yakından takip edilerek, ülkemiz endüstrisine kazandırılması, yerli üretimin en kısa sürede hayata geçirilerek dışa bağımlılığın en aza indirilebilmesi maksadıyla sektör olarak gayretlerimizi arttırarak sürdürmek zorundayız.”
Dursun, ASPİLSAN Enerji’nin EASA sertifikasyonu konusunda geldiği son noktayı da anlattı ve Üretim Organizasyonu Onayı (POA) ve Tasarım Organizasyonu Onayı (DOA) belgelerini aldıklarını, Avrupa Teknik Standart Emri (ETSO) belgesini ise almak üzere olduklarını ifade etti. Dursun, ülkemizin savunma ve havacılık sektörünün, pil ve batarya çalışmaları konusundaki yerli iş birliklerinin istenilen seviyelerde olmamasına ise şu sözleri ile vurgu yaptı: “Bu arada, maalesef, geçen yılda vurgulamamıza rağmen, sektördeki sanayicilerimizle yeterli koordineyi sağlayamadığımızı değerlendiriyorum. Ulusal çalışmaları incelediğimizde, sektör temsilcilerinin yalnız yol aldığını görüyoruz.”

ASPİLSAN Enerji ve Erciyes Üniversitesi İş Birliği
Erciyes Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Recai Kılıç, ASPİLSAN Enerji ile gerçekleştirdikleri iş birliklerine değindi. Prof. Dr. Kılıç, TÜBİTAK 2244 Sanayi Doktora Burs Programı kapsamında, pil teknolojileri üzerine araştırma yapan 3 doktora öğrencisinin ASPİLSAN Enerji’de istihdam edildiğini söyledi. Prof. Dr. Kılıç, ASPİLSAN Enerji ile yürüttüklerine benzer iş birliklerini, başka firmalarla da kurmak istediklerini ifade etti.
TSKGV, ASPİLSAN Enerji’nin Yanında
TSKGV Genel Müdür Vekili Sadık Piyade, TSKGV’nin vizyonu ve son dönemdeki başarılarından bahsederek konuşmasına başladı. Piyade, vakfın 30’uncu ve 32’nci yılları arasında, yaklaşık 30.000 olan bağışçı sayısını, 100.000’lerin üzerine çıkarmayı başardıklarını söyledi. Benzer şekilde, 2017 yılında düzenledikleri IDEF fuarına toplam 820 firmanın katıldığını, bu yıl mayıs ayında gerçekleştirilen IDEF fuarına ise 1.200 firmanın katıldığını belirtti.

TSKGV olarak 4 tane önemli hayalleri olduğunu söyleyen Piyade, bu hayallerden birisinin de enerji teknolojileri alanında olduğunu belirtti. ASPİLSAN Enerji ve İŞBİR Elektrik olmak üzere, TSKGV’nin, enerji alanında faaliyet gösteren 2 şirketi olduğunu söyleyen Piyade, yapacakları her türlü yatırım konusunda, bu iki şirketin de arkasında olduklarını sözlerine ekledi.
Çalıştay boyunca, alanında uzman isimlerin konuşmacı olarak yer aldığı 6 farklı panel düzenlendi. Bu paneller sırası ile şunlar oldu.
- Pil ve Batarya Teknolojilerindeki Gelişmeler
- Savunma Platformlarında Batarya Teknolojilerinin Kullanım Alanları
- Telekomünikasyonda Batarya Teknolojileri
- Enerji Depolamada Elektronik/Yazılım Sistemleri
- Alternatif Ulaşım/Taşımacılık Sektöründe Batarya Teknolojileri
- Ulaşım/Taşımacılık Sektöründe Batarya Teknolojileri

Panellerden özellikle ilk ikisinde, savunma ve havacılık sektörünü yakından ilgilendiren konular masaya yatırıldı.
Sektörün Batarya Konusundaki Talepleri
Çalıştayın 2’nci oturumu, ASPİLSAN Enerji Ar-Ge Program Müdürü Murat Altuğ moderatörlüğünde gerçekleştirilen, Savunma Platformlarında Batarya Teknolojilerinin Kullanımı konulu panel oldu. Panelde, havacılıktan kara araçlarına, silah sistemlerinden elektroniğe kadar geniş bir sektörel yelpazede görev yapan ve bu yönüyle savunma ve havacılık sanayisinin pek çok farklı kesimini temsil eden konuşmacılar yer aldı. Bu konuşmacılar şunlar oldu:
- Dr. Kemal Atılgan Toker, Roketsan İleri Teknolojiler ve Sistemler Genel Müdür Yardımcısı
- Yalçın Aydın, ASELSAN Elektronik Tasarım Mühendisi
- Lütfi Akçil, TUSAŞ İHA Aviyonik Sistemler Müdürü
- Mustafa Kantar, FNSS Elektrik-Elektronik Tasarım ve Entegrasyon Müdürü
- Sedat Karakaş, THY Teknik Ar-Ge Başkanı
Konuşmacılar, bu panelde, hem kendi öngörülerini hem de pil teknolojileri konusundaki taleplerini dile getirme fırsatı yakaladılar. Bu öngörü ve taleplerden bazıları şu şekilde sıralandı:
- Özellikle silah sistemlerinde kullanılacak bataryalar, -40 ve +60 gibi sıcaklıklarda çalışabilmeli.
- Bataryaların enerji yoğunluğu arttırılmalı.
- Sektörde, daha hızlı şarj edilebilen daha uzun ömürlü pillere ihtiyaç var.
- Füze sistemleri, yeri geldiğinde, üretiminin ardından 10 yıl boyunca rafta kullanılmak üzere bekliyor. Bununla birlikte bu silah sistemleri ateşlendiği anda görevini yetire getirmek zorunda.
- Seyir füzesi gibi silah sistemlerinde kullanılmak üzere, daha uzun süreler çalışabilen ve çok ısınmayan bataryalar gerekiyor.
- Yakıt pili teknolojileri, askeri kullanım açısından çok büyük kazanımlar vaat ediyor. Bu nedenle yakıt pili alanındaki çalışmalara ağırlık verilmeli.
- Giyilebilir teknolojileri mümkün kılacak olan teknolojilerden birisi de daha ergonomik yapıdaki piller olacak.
- Askeri alanda kullanılacak bataryalar, sürekli sabit akım verme konusunda başarılı olduğu gibi darbe (pulse) şeklinde gelen kısa süreli ancak yüksek akım ihtiyaçlarına da cevap verebilmeli.
- Elektrikli araçlardan uçan arabalara geçişi mümkün kılacak olan teknolojiler, aslında batarya teknolojileri.
- Kritik platformlarda kullanılacak bataryaların, sürdürülebilirlik açısından yerli olarak geliştirilmesi şart.
- Kara araçlarında, yüksek akımları kısa süre ile verebilen marş aküleri, -32 derece gibi çok düşük sıcaklıklarda bile ana motoru çalıştırabilmeli.
- Kara araçları sektöründeki görev yüklerine yönelik eğilim, her geçen gün daha fazla enerjiye ihtiyaç duyan sistemler yönünde. Kullanıcılar ise ana motoru çalıştırmaksızın, sadece akü enerjisi ile bu sistemleri çalıştırabilmek istiyor. Bu nedenle bu akülerin araç içerisindeki sayısının arttırılabilmesi için daha hafif ve küçük olmaları gerekiyor.

Yakıt Pillerinden Elektrikli Araçlara, Pil teknolojilerindeki Eğilimler
Moderatörlüğünü, ASPİLSAN Enerji Ankara Ar-Ge Müdürü Ahmet Altınay’ın üstlendiği, Pil ve Batarya Teknolojilerindeki Gelişmeler konulu paneldeki konuşmacılar ve değindikleri konular ise şunlar oldu:
- Doç. Dr. Edip Bayram, Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyesi: Yakıt pili teknolojinin önündeki en büyük engellerden birisinin karbon katalizörler olduğuna değindi. Tarihteki pek çok başka teknolojide olduğu gibi, yakıt pillerinin de savunma alanındaki kullanımlarının yaygınlaşması ile birlikte, ticarileşmelerinin de hızlanacağını belirtti.
- Dr. Ozan Toprakçı, Yalova Üniversitesi Öğretim Üyesi: Kendi kendini yenileyebilen membran malzemelerin, henüz gerçek anlamda ticarileşmediğini belirtti. Bununla birlikte, bataryalarda kullanılan lityum malzemenin yüzeyinin, polimer malzemeler ile çok ince bir film şeklinde kaplanabilmesi halinde, bu teknolojinin kısa süre içerisinde ticarileşebileceğini söyledi.
- Dr. Billur Deniz Karahan, Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi: Katı hal bataryaların, kendi içerlerinde birden fazla çeşidi bulunduğundan bahsetti ve bunların birbirine göre avantaj ve dezavantajlarını sıraladı. Bunlardan özellikle ince film bataryaların, en yüksek performansı gösterebilen katı hal bataryalar olduğuna dikkat çekti ve genellikle uydu iletişimi ya da gece görüş gözlükleri gibi, savunmaya yönelik teknolojilerde kullanıldığını belirtti. Ayrıca bu tip bataryaların, 1 miliampersaat için 25 dolar gibi yüksek maliyetleri olduğunu sözlerine ekledi.
- Hasan Aksoy, Sahura Enerji Dönüşümü Merkezi Enerji Sistem Analisti: Yenilenebilir enerji kullanımının yaygınlaşması ile birlikte, aynı anda hem üreten hem de tüketen anlamına gelen “prosumer” kavramının yavaş yavaş devreye girmeye başladığını ifade etti. Danimarka’nın, yenilenebilir enerji konusunda hâlihazırda başarılı ülkelerden biri olduğunu söyledi ve elektrik ihtiyacının yarısına yakınını, rüzgâr ve güneşten karşıladığını ilave etti. Bu uygulamaların merkezinde ise batarya teknolojilerinin olduğunu ifade etti.
- Burak Aliefendioğlu, AVL Türkiye Batarya Sistemleri Takım Lideri: Türkiye’de, elektrikli araçların yaygınlaşmasının sadece bir zaman meselesi olduğunu dile getirdi ve günümüzde aile tipi B sınıfı bir elektrikli arabanın bile, konvansiyonel motora sahip Alman spor arabalar kadar performans gösterdiğini söyledi. Elektrikli arabaların daha da yaygınlaşması içinse 12 voltluk batarya teknolojilerinden 48 voltluk bataryalara geçilmesi gerektiğini ekledi.