Ümit BAYRAKTAR / ubayraktar@savunmahaber.com
Sektörün sürekli gelişim içinde olan, dinamik oyuncularından Berkin Savunma Mühendislik, 2023’e yeni tesislerinde, mevcutlara eklediği yeni ürünler ve yeni faaliyet alanlarıyla girmeye hazırlanıyor. Tüm bu gelişmeleri ve gelişmelerin arkasındaki hedefleri, Berkin Savunma Mühendislik Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Yücel Atalay’dan dinledik.
MSI Dergisi: Yücel Bey, Berkin Savunma Mühendislik son dönemde bir dizi gelişmeyle yine bir kabuk değiştirme sürecine girdi. Sizden bu sürecin detaylarını öğrenebilir miyiz?
Yücel ATALAY: Berkin Savunma Mühendislik olarak 2 mottomuz var: “Yapılmayanı ve yapılamayanı yapmak” ve “Bilgiyi üreten kuralları koyar.” Aslında başından beri tüm faaliyetlerimizi, bu mottalarla özetlediğimiz bakış açılarıyla yürüttük ve bugünlere ulaştık.

Sizin de belirttiğiniz gibi kuruluşumuzdan itibaren, birkaç yılda bir kabuk değiştirerek ilerledik. Berkin Savunma Mühendislik’i 2014’te, ileri elektronik sistemleriyle ilgili sistem mühendisliği ve yazılım alanlarında hizmet vermek amacıyla kurduk. İlerleyen dönemde ise ilk mottomuz uyarınca, sektörde, başka firmaların eğilmediği, ihtiyaçları karşılayan çözümlerin bulunmadığı alanları tespit ederek bunlara yönelik çalışmalar yapmaya başladık. Bu çalışmalar, 2018 yılında, limitet şirketten anonim şirkete dönüşmemizle ivme kazandı. İkinci mottomuz uyarınca, patentini de aldığımız yeni teknolojiler geliştirmeye başladık. Bu süreçte, bir dizi projede farklı ürünler ortaya koyduk ve üretimi de kapsayan bir yapılanmaya gittik.
Geçtiğimiz yıldan itibaren de yeni bir aşamaya geçtik. 2021’de, salgının yoğun olduğu dönemlerde dahi gelişimimizi sürdürdük. Yeni Ar-Ge tesislerimizi açtık, yeni projelerin sorumluluğunu aldık. Bugün, Berkin Savunma Mühendislik olarak, daha önceden faaliyet göstermediğimiz 3 yeni alanda, yine yapılmayanı ve yapılamayanı yapmak ve bu süreçte, bilgiyi üreterek kuralları koymak için çalışıyoruz. 2023 yılı itibarıyla da yeni tesisimize taşınarak; Ar-Ge, mühendislik ve seri üretim gibi tüm bölümlerimizi bir araya getirmeyi hedefliyoruz.

MSI Dergisi: Bahsettiğiniz bu 3 yeni alan hangileri olacak?
Yücel ATALAY: Bu 3 yeni alanı; optik, görüntü işleme ve yapay zekâ ve RF olarak sıralayabiliriz. Ticari gizlilik nedeniyle bu yeni alanlarda geliştirdiğimiz ürünler ortaya çıkana kadar bir açıklama yapmamız mümkün olmayacak. Bununla beraber, ortaya çıkacak ürünlerimizin, daha önceden Türkiye’de geliştirilmemiş sistemler olduğunu gururla ifade edebilirim.
Yeni Tesiste Hedef 2023
MSI Dergisi: Yeni tesisinizle ilgili hangi ayrıntıları paylaşabilirsiniz?
Yücel ATALAY: Şu anda tesisi kuracağımız yerle ilgili çalışmalar yapıyoruz. İlk tercihimiz, tesisimizi Ankara’da kurmak olacak. Bu yılın ikinci yarısında inşaat çalışmalarına başlamayı ve gelecek yıl da tesisimizi faal hale getirmeyi hedefliyoruz.
Tesisimizin, en az 3.000 metrekare kapalı alana sahip olmasını planlıyoruz. Bu tesiste, 100-150 kişilik bir ekip çalışabilecek. Bunların da 2/3’ünün beyaz yakalı, 1/3’ünün mavi yakalı olmasını öngörüyoruz.

MSI Dergisi: Berkin Savunma Mühendislik, şu anda kaç kişilik bir ekibe sahip? Sizinle daha önceden yaptığımız söyleşilerde, insan kaynağı ihtiyacınızı, yeni mezun mühendisleri yetiştirerek karşıladığınızı anlatmıştınız. Ekibinizi genişletirken yine bu şekilde mi ilerliyorsunuz?
Yücel ATALAY: Şu anda yaklaşık 50 kişiyiz. Yeni faaliyet alanlarımıza yönelik olarak ekibimizi büyütüyoruz. Tabii en kritik husus, uzman insan kaynağı. Belirttiğiniz gibi bugünlere, genç arkadaşlarımızı yetiştirerek geldik. Diğer yandan büyüdükçe ve kurumsal yapıyı oturttukça, belli bir tecrübeye sahip kişilere olan ihtiyaç da artıyor. Genç arkadaşlarımızı yetiştirmeye devam ediyoruz; ancak artık tecrübeli kişileri de bünyemize katmamız gerektiği bir noktaya geldik. Biz de sektördeki diğer firmalar gibi tecrübeli çalışan bulma konusunda zaman zaman güçlükler yaşayabiliyoruz.

Ar-Ge yapacağımız ya da ürün geliştireceğimiz konulara kendimiz karar veriyoruz. Kimseden bir talep beklemiyoruz; deyim yerindeyse durumdan vazife çıkartıyoruz. “Gece Görüş Gözlüğüyle Uyumlu Gösterge” çözümümüze kadar da dışarıdan bir destek almamıştık ve tüm ürünlerimizi kendi öz kaynaklarımızla geliştirmiştik. İlk defa bu ürünümüz için TÜBİTAK desteği aldık.
MSI Dergisi: Tüm bu anlattıklarınız kapsamında, Berkin Savunma Mühendislik, son dönemde nasıl bir kurumsal gelişim gösterdi?
Yücel ATALAY: Ekibimiz büyüdükçe, yaptığımız işlerin kapsamı çeşitlendikçe ve genişledikçe, organizasyon yapımızda değişikliklere gidiyoruz. Örneğin, son dönemde kalite, satın alma ve muhasebe bölümlerimizi büyüttük. Çözüm kümemizin genişlemesi sonucunda, artık bir iş geliştirme bölümüne ihtiyaç duymaya başladık ve onu kurduk. Benzer şekilde, proje sayısındaki artış, proje yöneticilerine yönelik bir proje koordinatörlüğü bölümünün kurulmasını gerekli hale getirdi.
2022 yılı içerisinde, AS9100 kalite sürecini tamamlayarak, kurumsallaşma alanında belirli bir noktaya ulaşmayı planlıyoruz.
Bunun yanında kendimize özgü ERP yazılımlarımızı geliştiriyoruz. Tüm kurumsal verileri, adeta bir veri füzyonu ile birbirine bağlantılandırarak kurumsal hafıza yönetimini bir ileri kademeye ulaştırmayı hedefliyoruz. Örneğin, yıllarca kullanımda olan bir ürünümüzün bırakın bir alt birimini, üzerindeki minik bir komponentin bile tüm tarihçesi; tedarik faturası, kabul belgesi, alt yüklenici değerlendirme raporu dokümantasyonu, yapılan işlemleri vb. her türlü bilgi, konfigürasyon yönetimi kapsamında birbiriyle bağlantılandırılacak.
Baktığımızda, kuruluşumuzdan itibaren hem ciro hem de personel sayısında hızlı bir büyüme sergiledik. Her yıl neredeyse 2 kat büyüme kaydettik. Belirli bir olgunluğa erişiyoruz ve bu büyümeyi, kurumsal olarak yönetilebilir bir seviyede sürdüreceğiz.
Tecrübe ve Birikim Fark Yaratıyor
MSI Dergisi: Bu kabuk değişimi ve kurumsal gelişimlerin arkasındaki çalışmalarınızı, mottolarınızla özetlediniz. Berkin Savunma Mühendislik, yapılamayanı ya da yapılmayanı nasıl projelere ve ürünlere dönüştürebiliyor?
Yücel ATALAY: Arkamızda çok ciddi bir tecrübe ve birikim var. Kendimden örnek verecek olursam Deniz Kuvvetleri Komutanlığının eski bir mensubu olarak, gemilerde, şimdi geliştirdiğimiz sistemlerin benzerlerinin kullanıcısı oldum. Bu kullanım, platform üzerinde bakım ve onarım faaliyetlerini ve devamında taktik kullanımı da kapsadı. Daha sonra MİLGEM projesinde tasarımcı oldum. Ardından karargâh görevlerinde bu işlerin yöneticiliğini yaptım; bilahare onarım kademesinde başmühendislik göreviyle modernizasyon ve onarım/idame faaliyetlerini yürüttüm. Dolayısıyla sistemlerin; tedariki, entegrasyonu, kullanımı ve idamesi gibi, ömür devrini kapsayan tüm süreçlerde bilfiil görev almış oldum. Bu birikim ve tecrübeyle ihtiyaçları ve eksiklikleri çok net görebiliyorum. Ekibimizdeki diğer arkadaşlarım da farklı seviyelerdeki tecrübeleri ve birikimleriyle benimkine benzer bir bakış açısı getirebiliyor.
İhtiyacı ve eksiklikleri doğru tespit ettikten sonra, projelerimizi, teknik bilgimiz ve birikimimizle sonuç alabileceğimiz bir şekilde kurguluyoruz. Biraz da gözümüzü karartıp bazı riskleri alıyoruz. Bu noktada, maceracı ruhumuzu, kontrollü bir şekilde devreye alıyoruz. Sonuçta da ortaya, her biri birer başarı hikâyesi olmuş ürünlerimiz çıkıyor.

MSI Dergisi: Anlattığınız kurguda, ürünlerinizi, henüz bir tedarik projesi başlatılmadan geliştirmeye başladığınız sonucu çıkıyor. Bu konuyu biraz açar mısınız?
Yücel ATALAY: Ar-Ge yapacağımız ya da ürün geliştireceğimiz konulara kendimiz karar veriyoruz. Kimseden bir talep beklemiyoruz; deyim yerindeyse durumdan vazife çıkartıyoruz. “Gece Görüş Gözlüğüyle Uyumlu Gösterge” çözümümüze kadar da dışarıdan bir destek almamıştık ve tüm ürünlerimizi kendi öz kaynaklarımızla geliştirmiştik. İlk defa bu ürünümüz için TÜBİTAK desteği aldık.
Tabii ki sonuç çıkacağına inandığımız ve katma değeri olan işlere giriyoruz. Yoksa boşa yatırım yapma lüksümüz yok. Diğer yandan bugüne kadar verdiğimiz kararlarda hiç yanılmadık.
Ürünlerimiz, Biz Daha İyisini Yapana Kadar Alanının En İyisi
MSI Dergisi: Ürünlerinizin, daha önceden giderilmeyen ihtiyaçları karşılamaları dışında hangi nitelikleri ön plana çıkıyor?
Yücel ATALAY: Üzerinde çalıştığımız sistemlerin, uzun yıllara dayanan “hâkim tasarımları” (dominant design) bulunuyor. Nasıl ki her otomobil hâkim tasarım itibarıyla 4 tekerleklidir; ancak farklı markaların farklı teknolojileri vardır, bizim ürünlerimiz de hâkim tasarımla şekillenmiş olmakla birlikte, bizim özgün teknolojilerimizi taşıyor. Örneğin, gemi veri dağıtım sistemleri, 60-70 yıldır aynı mantıkla kullanılıyor. Bizim çözümümüz de bu çalışma mantığını kullanıyor, diğer yandan patentli teknolojimizi içeriyor. Böylece çözümümüz, muadillerine göre birçok şeyi daha iyi yapabiliyor. Örneğin, donanım değişikliğine ihtiyaç duymadan yeni birimleri birbiriyle haberleştirebiliyorsunuz.
Birçok ürünümüz, yurt içinde ve yurt dışında, sahada kullanılıyor. 3 yıldır, 365 gün/24 saat esasında kullanılan ve en ufak bir arıza bile yaşamamış ürünlerimiz var. Tecrübe ve birikimimizle ürünün ömür devri boyunca yaşanabilecek riskleri öngörüp tasarımımızı ona göre yapıyoruz ve böylece çok yüksek güvenilirliğe sahip çözümler ortaya koyuyoruz. Böylece, sahada görev yapan ürünlerimiz, biz daha iyisini yapana kadar alanının en iyisi olarak kalıyor. Her kademede hata (FMEA) analizlerini tavizsiz uyguluyoruz.

Birçok ürünümüz, yurt içinde ve yurt dışında, sahada kullanılıyor. 3 yıldır, 365 gün/24 saat esasında kullanılan ve en ufak bir arıza bile yaşamamış ürünlerimiz var. Tecrübe ve birikimimizle ürünün ömür devri boyunca yaşanabilecek riskleri öngörüp tasarımımızı ona göre yapıyoruz ve böylece çok yüksek güvenilirliğe sahip çözümler ortaya koyuyoruz. Böylece, sahada görev yapan ürünlerimiz, biz daha iyisini yapana kadar alanının en iyisi olarak kalıyor.
MSI Dergisi: Berkin Savunma Mühendislik, sektörde kendini nasıl bir konumda görüyor?
Yücel ATALAY: Kendimiz için belirli bir konumlandırma yapmıyoruz. Bazı projelerde alt yüklenici, bazı projelerde ana alt yüklenici, bazılarında ise ana yüklenici olabiliriz. Entegratör firmalarla ya da son kullanıcılarla çalışabiliriz. Fiyat-performans açısından olabilecek en iyi çözüme ihtiyaç duyulan her projede rol alabiliriz. Biz, görev firmasıyız. Bize biçilen görevleri başarmak ya da kendi belirlediğimiz hedeflere ulaşmak bizi tatmin ediyor. İşimizi, heves ve istek noktasında hep amatör bir ruhla yapageldik; böyle de devam etmesini istiyoruz.
İhracatta Hedef Yüzde 50
MSI Dergisi: Berkin Savunma Mühendislik, ihracat cephesinde neler yapıyor?
Yücel ATALAY: Bugüne kadar hep dolaylı ihracat yaptık. Platform ya da sistem ihraç eden firmaların ürünlerinde, bizim çözümlerimiz de yer aldı.
Önümüzdeki dönemde ise doğrudan ihracat da yapmayı hedefliyoruz. Bangladeş, İtalya ve Pakistan’ın yanı sıra Afrika’da birkaç ülke ve Hazar Denizi çevresindeki bazı ülkelerle önemli aşamaya gelmiş görüşmelerimiz var. Yurt dışındaki fuarlara katılmaya başlıyoruz. Azerbaycan, Pakistan ve Endonezya’daki fuarlara katılmayı; ayrıca Euronaval’da da katılımcı olarak özgün ürünlerimizle yer almayı planlıyoruz. Hedefimiz, şu anda ciromuzda yüzde 30 olan ihracat payını yüzde 50’ye çıkartmak.
Berkin Savunma Mühendislik Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Yücel Atalay’a, zaman ayırıp sorularımızı cevaplandırdığı ve verdiği bilgiler için, okuyucularımız adına teşekkür ediyoruz.