BİTES, günlük hayatımızı yarın etkileyecek teknolojiler üzerinde çalışan, Türk savunma ve havacılık sanayisindeki kritik etkisini ise bugünden hissettiren bir firma olarak öne çıkıyor. 2019 yılında, yüzde 51 hissesini ASELSAN’ın satın almasıyla BİTES, kurumsal gelişimini de yeni bir düzleme taşıdı. Bu süreçte firma, özellikle sistem mühendisliği ve sistem entegrasyonu başta olmak üzere geliştirdiği özgün kabiliyet setleriyle büyümesini sürdürdü. Sadece proje odaklı ve simülasyon teknolojileri alanında çalışan bir yazılım firması kimliğini de geride bıraktı. Bugün BİTES, savunma ve havacılık sektöründe elde ettiği bilgi birikimiyle başta kamu olmak üzere sivil alanlarda kullanılabilen ürünler geliştiren ve alt yüklenici yönetimi yapabilen bir firmaya evrildi. Firmayı, sektör piramidinin ortasına doğru taşıyan bu sürecin vücut bulduğu projeler ise doğrudan Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) projeleri olan; Askeri Taktik Operasyon Kiti (ATOK) ve Kara Kuvvetlerinin Arttırılmış Gerçeklik Projesinin (KARAR) ana alt projelerinden olan Zırhlı Araç Komutanı ve/veya Personeli için Arttırılmış Gerçeklik (AG) Sistemi ve Meskûn Mahal Muharebesi (MMM) AG Sistemi oldu. Ürünleşme yolculuğunda kritik dönüm noktalarını da böylelikle geride bırakan BİTES’in bundan sonraki odağında ise ihracat var. Aviyonik sistemler, dijital ikiz, sensör füzyonu, simülasyon teknolojileri, Metaverse, yapay zekâ, büyük veri, arttırılmış gerçeklik ve karma gerçeklik gibi oldukça niş alanlarda uzmanlaşan firmanın bu alanlardaki faaliyetleri ve hedefleri hakkında, BİTES Genel Müdürü Uğur Coşkun’dan bilgi aldık.
MSI Dergisi: BİTES, özellikle eğitim ve simülasyon teknolojileri alanında sunduğu çözümlerle sektör genelinde tanınan bir teknolojik KOBİ’ydi. 2019 yılının başında, hisselerinin yüzde 51’inin satın alınmasıyla da ASELSAN iştiraki oldu. Bugün geldiğiniz noktada, BİTES’i nasıl bir şirket olarak tanımlarsınız?
Uğur COŞKUN: BİTES, teknoloji odaklı bir şirket ve bu niteliğini hiçbir zaman değiştirmedi. Üzerinde çalıştığımız teknolojiler, dünya genelinde de en güncel teknolojiler. Giderek derinleştiğimiz dikey uzmanlık alanlarımızda, sadece yarını kurgulamakla kalmayıp bugünden somut faydalar sağlayan çözümler ortaya koyuyoruz. Metaverse, yapay zekâ, büyük veri, dijital ikiz, sensör füzyonu, simülasyon teknolojileri, arttırılmış gerçeklik ve karma gerçeklik gibi gelişime son derece açık bu alanlar, günceli takip etmenin ötesine geçebileceğimiz ve dünya genelinde liderlik etmemize de müsait bir yapıda. Doğru ürünleri, doğru zamanda ve rakiplerimizden önce çıkartarak küresel pazarda avantajlı konuma gelebiliriz. Bu açıdan baktığımızda, BİTES’i; yenilikçi teknoloji alanlarındaki eğilimleri takip eden, bu alanlarda AR-GE ve inovasyon faaliyetleri yürüten, ihracat potansiyeli ve katma değeri yüksek ürünler ortaya koymayı hedefleyen bir şirket olarak tanımlayabiliriz.
BİTES olarak hedeflerimize odaklandık ve başarı için gerekli enerjiyi de ASELSAN’dan aldık. Böylece yazılım alanında çalışan bir teknolojik KOBİ olarak çıktığımız bu yolda, kurumsal kimliğimiz de etkinliğimiz de değişmiş oldu. Özellikle sistem mühendisliği ve sistem entegrasyonu alanındaki kabiliyetlerimizi geliştirdik. Savunma ve havacılık sektöründe elde ettiğimiz bilgi birikimiyle başta kamu olmak üzere sivil alanlarda kullanılabilen ürünler geliştiren ve alt yüklenici yönetimi yapabilen bir firmaya evrildik.
Bugün BİTES, ülkemizde yürütülen; başta SİPER olmak üzere kritik hava savunma, haberleşme, komuta kontrol ve aviyonik sistem projeleri için yazılım ve sistem çözümleri geliştiriyor. Sistem entegratörü olarak görev aldığımız bu projelerde; sistem mühendisliği, yazılım mühendisliği ve alan uzmanlığı desteği vererek görev kritik ve analiz yazılımları geliştirme alanında anahtar teslim çözümler sunuyoruz. Metaverse, yapay zekâ, büyük veri, dijital ikiz, sensör füzyonu, simülasyon teknolojileri, sanal gerçeklik (Virtual Reality / VR), arttırılmış gerçeklik (Augmented Reality / AR), karma gerçeklik (Mixed Reality / MR) ve bunların tamamını kapsayan genişletilmiş gerçeklik (Extended Reality / XR) gibi alanlardaki uzmanlığı sayesinde de BİTES, ATOK başta olmak üzere Zırh Ötesi Görüş, Sanal Kum Sandığı, gömülü simülatörler, BizBize, XperExpo gibi çok sayıda askeri ve sivil ürünü de ortaya koymayı başardı.
Geldiğimiz noktada, yaklaşık 500 kişilik yetişmiş insan kaynağı istihdam eden BİTES, sektör piramidinin orta katmanındaki lider oyunculardan biri olarak, bu alanda önemli bir boşluğu dolduruyor ve örnek teşkil ediyor. Türk savunma ve havacılık sektöründe, BİTES’in büyüklüğüne erişmiş firma sayısı, henüz istenilen seviyeye ulaşmadı. Evet, çalışan sayısı 50 ila 200 arasında değişen birçok firmamız var. Fakat piramidin ortasıyla tepesi arasında, çalışan sayısı 200’ü geçen firma sayısı oldukça az. Sektörün, büyümesini sağlıklı bir şekilde devam ettirebilmesi ve uluslararası alanda daha fazla söz sahibi olabilmesi için; strateji, kurumsal kaynak yönetimi, insan kaynakları, kalite ve alt yüklenici yönetimi ve benzeri kurumsal yapılarını oturtmuş daha çok oyuncuya ihtiyacı var.

Amiral Gemimiz ATOK Olacak
MSI Dergisi: Son dönemde BİTES’in adını, projelerin yanı sıra ATOK ve KARAR gibi ürünleriyle de duymaya başladık. Bu konudaki değerlendirmelerinizi paylaşır mısınız?
Uğur COŞKUN: BİTES’in ürünlerinden, özellikle ATOK’a ayrı bir parantez açmak istiyorum. ATOK, başta özel kuvvetler ve özel timler olmak üzere askerlerin savaş alanında giyilebilir teknolojilerle güvenli veri alabilmesi ve aktarabilmesi için geliştirdiğimiz bir “geleceğin askeri” konsepti. Birliklerin durumsal farkındalığının arttırılmasına ve dost ateşinin önlenmesine de olanak tanıyan ATOK sisteminde, personelin taşıyacağı mobil bir cihaz ve bu cihazla uyumlu algılayıcılar bulunuyor. Personelin sahada hareketlerini kısıtlamayacak taşınabilir algılayıcılar sayesinde ATOK, coğrafi bilgi sistemi fonksiyonları ile harita ve taktik resim kabiliyetini güvenlik güçlerimizin kullanımına sunuyor. Harita altyapısı üzerinde, NATO ve millî semboloji standartlarına uygun taktik haritalar oluşturulabiliyor. ATOK sayesinde ayrıca, özel geliştirilmiş mesajlaşma yazılımları ile fotoğraf, video, sesli ve yazılı mesaj gibi her türlü istihbarat da birlik içinde paylaşılabiliyor.
Bu çözümümüz, SSB koordinasyonunda hem Jandarma Genel Komutanlığı hem de Özel Kuvvetler Komutanlığı tarafından yapılan kapsamlı kalifikasyon testlerinden başarıyla geçti ve çok yakında sahada kullanıma alınacak. ATOK, yurt dışında da büyük ilgi gören ve ihracat görüşmeleri süren bir ürünümüz.
MSI Dergisi: KARAR projesi kapsamında BİTES neler yapıyor?
Uğur COŞKUN: Yine bir SSB projesi olan KARAR kapsamında ise iki ana alt sistemin sorumluluğu BİTES’te. Bu projelerden Zırhlı Araç Komutanı ve/veya Personeli için Arttırılmış Gerçeklik (AG) Sistemi’nde zırhlı araçlarda bulunan 360 derece görüntü sistemlerinden alınan görüntüleri, araç içerisindeki komuta kontrol sistemi, atış kontrol sistemi, teleskopik periskop sistemi gibi sistemlerden alınan verilerle zenginleştirerek, kullanıcının bakış açısına göre gösteriyoruz. Bu sayede ilgili personele 360 derecelik arttırılmış durumsal farkındalık sağlıyoruz. Aracın içerisindeki personel, böylelikle zırh ötesi görüş kabiliyeti de kazanıyor. Daha önce geliştirdiğimiz Zırh Ötesi Görüş ürünümüzü de böylelikle çok daha ileri bir seviyeye taşıyoruz. KARAR kapsamındaki diğer projemiz olan Meskûn Mahal Muharebesi (MMM) AG Sistemi’ni ise meskûn mahallerde görev yapan personele, taktik avantaj sağlayan bir sistem olarak geliştirdik.
MSI Dergisi: Son dönemde öne çıkan bir diğer ürününüz ise Sanal Kum Sandığı. Bu ürününüzle ilgili neler söylemek istersiniz?
Uğur COŞKUN: Arttırılmış gerçeklik tabanlı ürünlerimizden biri olan Sanal Kum Sandığı ile kullanıcının taktik sahadaki durumsal farkındalığını ve farklı komuta merkezleri arasındaki koordinasyonu arttırıyoruz. Bu ürünümüzle harekât planlama ve icra sırasında kullanılan ekranlar ya da fiziki kum sandıkları ile yapılan çalışmaları, 3 boyutlu hologramlara taşıyarak algı seviyesini en üst düzeye çıkarıyoruz. Komuta kontrol sistemlerinin canlı olarak sağladığı arayüzleri ve harita sunucularının verilerini kullandığımız Sanal Kum Sandığı’nda, alınan verinin görselleştirilmesini ise arttırılmış gerçeklik gözlükleri ile sağlıyoruz. Yeni bir taktik geliştirme aracı olarak, fiziki ve mesafe bağımlılıklarını en aza indiren bu çözümüz sayesinde istenilen bölgede harekât planlanmasını ve harekâtın icrasının takibini olanaklı hale getiriyoruz. Birden fazla kullanıcının aynı taktik resim üzerinde çalışabildiği Sanal Kum Sandığı ürünümüz, 2022 yılı içerisinde yapılan bazı tatbikat ve eğitimlerde aktif olarak kullanıldı.
Arttırılmış gerçeklik teknolojilerindeki bilgi birikimimizi, “Arttırılmış Gerçeklik Destekli Bakım Sistemi” gibi farklı ürünler ortaya koymak için de kullanıyoruz. Sınıf ortamında yapılan kullanıcı ve bakımcı eğitimlerinin etkinliğini arttıran bu ürünümüzle sistem bakım ve montaj faaliyetlerini desteklediğimiz gibi uzaktan destek sağlayabiliyoruz. Operasyon ve tamir sürelerini de kısaltan sistem, verimlilik artışı sağlıyor ve kritik sistemler ve platformlardaki bakım ve kullanımı destekleyerek insan hatasını, arıza sürelerini ve maliyetleri azaltıyor. Sistemin ilk uygulamasını, ASELSAN’ın SERDAR uzaktan komutalı stabilize silah/füze sistemine uyguladık. Bu kapsamda SERDAR’ın entegre lojistik destek hizmetleri, arttırılmış gerçeklik destekli olarak veriliyor. Ürünün rafta hazır ticari bir ürün olarak farklı sektörlerde de kullanılmasına yönelik çalışmalar yürütüyoruz.
MSI Dergisi: BİTES’in simülatörler alanında geçmişten gelen uzmanlığı bugün hangi noktaya ulaştı?
Uğur COŞKUN: Simülatörler alanında da kendimize güveniyoruz. Bu husustaki kabiliyet setimiz, yurt dışından da talep görüyor. Simülatör teknolojilerine hakimiyetimiz sayesinde yurt dışından da gelebilecek özgün isterlere ve taleplere hızlıca cevap verme, müşteriye özel ürün özelleştirme yeteneklerimiz öne çıkıyor. Bu alandaki yeteneklerimizi, geliştirdiğimiz SARPSİM gibi gömülü simülatörler ve karma gerçeklik destekli simülatörlerle daha da ileriye götürüyoruz.
Karma gerçekliği simülatörlerde kullanarak çok daha maliyet etkin ve yüksek verimli eğitim sistemleri ortaya koyuyoruz. Bunlardan biri olan ve 2022 yılında başlayan Karma Gerçeklik Destekli Simülatör (KGAS) projemiz kapsamında; gerçek cihazlar ile simülatörün birlikte çalışmasını sağlıyoruz. Karma gerçeklik gözlüğü takan pilota, gerçek aviyonik birimlerden oluşan kokpit ortamında uçuş yapma imkânı sunuyoruz. Karma gerçeklik gözlüğü ve simülatör yardımı sayesinde kullanıcı, gerçeğine yakın bir pilotluk deneyimini, geçmişteki çok büyük ve pahalı sistemlerin aksine, çok küçük bir alanda ve çok daha maliyet etkin bir şekilde elde edebiliyor. Sadece hava araçları için değil kara araçları için de bu tür simülatörler geliştirmek için çalışmalarımız devam ediyor ve bu alandaki çalışmalarımız da yurt dışında büyük ilgi görüyor.
MSI Dergisi: Son dönemde BİTES, hava savunma sistemleri ve aviyonik sistemler alanındaki projelerde de görev alıyor. Bu alandaki çalışmalarınız hakkında da kısaca bilgi alabilir miyiz?
Uğur COŞKUN: Hava savunma ve aviyonik sistemler tarafında çok kritik projeler üzerinde çalışıyoruz. Özellikle sistem mühendisliği yeteneklerimizi kullandığımız bu projelerde; aviyonik sistem tasarımı ve entegrasyonu, aviyonik yazılım geliştirme ve doğrulama, görev / emniyet kritik yazılımlar geliştirme gibi faaliyetler yürütüyoruz. Bu alanda görev aldığımız Genel Maksat Helikopteri, ATAK, HÜRKUŞ, ÖZGÜR, ANKA, TEMREN ve AVCI gibi projeler kapsamında aviyonik yazılım doğrulama sorumluluğu BİTES’te. Yine Genel Maksat Helikopteri, GÖKBEY, HÜRKUŞ-N (Nijer) projeleri kapsamında aviyonik sistem seviyesi doğrulama sorumluluğunu üstleniyoruz. GÖKBEY, ÖZGÜR, Genel Maksat Helikopteri, HÜRKUŞ-N, DOĞAN, HETS ve YARASA-2 gibi projelerde ise Aviyonik Simülatör ve Emülatör Geliştirme görevi BİTES’e verildi. Hava savunma projelerinde ise hedef sınıflandırma, otomatik teşhis, kinematik füzyon algoritmalarının doğrulanması gibi faaliyetler yürütüyoruz.

BİTES, Ürün Odaklı Yaklaşımla İhracatı Hedefliyor
MSI Dergisi: Ürünlerinin ortaya çıkması, BİTES’in ihracat faaliyetlerine nasıl yansıdı?
Uğur COŞKUN: Artık ana sistemi bir ürün olarak ortaya koyabilme kabiliyeti kazanmış olmamız, küresel pazarda ürünlerimizle yer alma hedefimize de hizmet ediyor. Çünkü bir sistemin alt bileşeni yerine sistemin kendisiyle pazara çıktığınızda, satış yapmanız çok daha kolay.
Sadece sağlıklı ve sürdürülebilir bir büyüme için değil, etki alanınızı geliştirmek için de ihracat gerekiyor. Bunu yakın çevremizden başlayarak adım adım gerçekleştirecek bir strateji benimsedik. Bu kapsamda Ankara Askeri Ataşeler Birliği AMAC (Ankara Military Attache Corps) ile kurduğumuz ilişkileri sürekli geliştiriyoruz. Türk Cumhuriyetleri, Balkanlar ve Arap coğrafyası olmak üzere AMAC üyesi ülkeler arasından ikişer partner ülke belirledik. Sürekli iletişim halinde olduğumuz bu ülkeler vasıtasıyla yakın çevremizden başlayarak küresel pazara açılmayı planlıyoruz.
Savunma ve Havacılıktaki Kazanımlar Ticarileştiriliyor
MSI Dergisi: BİTES’i teknoloji odaklı bir şirket olarak tanımlıyorsunuz. Savunma ve havacılık alanında kazandığınız teknolojileri, sivil tarafa da taşıyorsunuz. Bu çalışmalarınız hakkında bilgi alabilir miyiz?
Uğur COŞKUN: Sanayi çağından bilgi toplumuna geçiş yaptığımız bu süreçte, askeri ve sivil tüm endüstrilerde bir değişim yaşanıyor. Endüstri 4.0, Toplum 5.0 vb. kavramlar hayatımıza girerken asker ya da sivil ayrımı gözetilmiyor. Yaşama, kazanma, üretme, tüketme ve savaşma biçimlerimizin tamamı bu süreçten etkileniyor. Bu alanda, özellikle popülerliği artan Endüstriyel Metaverse çalışmaları dikkatleri çekiyor. Tüm alt bileşenleriyle ve bunların çalışma rutinleriyle birlikte, sanal ortama klonlanmış bir fabrika düşünün. Metaverse’te yaşayan, düşünen, değişen, üreten bir fabrika oluyor. Bu tesise istediğiniz tüm değişiklikleri ve yenilikleri uygulayabiliyorsunuz. Bu sayede gerçek hayattaki üretiminiz etkilenmeden, tüm olasılıkları görebiliyor ve fabrikanızı sürekli en optimize ve verimli işleyiş düzeninde tutabiliyorsunuz.
Endüstriyel Metaverse konusuna, Almanya ve ABD gibi gelişmiş ülkeler büyük ilgi gösteriyor. Bu alanda, sadece savunma ve havacılık sanayisinden değil, sivil endüstrilerden de talep alıyoruz. Bu nedenle Endüstriyel Metaverse ve alt bileşenleri odağında, özel bir çalışma yürütüyoruz. Önümüzdeki dönemde, küresel pazarlarda da iddialı olmasını hedeflediğimiz ürünlere sahip olacağız. Bu doğrultuda, teknolojik eğilimleri izlemeye ve yenilikçi çözümleri dünya ile eş zamanlı sunmaya devam edeceğiz.
Savunma tarafında üzerinde çalıştığımız sanal gerçeklik teknolojilerini, geliştirme sürecini öz kaynaklarımızla yürüttüğümüz bir çalışma sonunda ortaya çıkardığımız XperExpo ile fuarcılık alanına da taşıdık. Bu çözümümüz sayesinde özellikle pandemi sürecinde, başta SAHA EXPO olmak üzere sanal ve hibrit fuarlar yapıldı.
Bulut tabanlı çözümlerimizi de sivil alana taşıdık. Bu ürünlerimiz arasında yer alan BizBize’nin, farklı ihtiyaçları karşılayan çeşitli versiyonlarını geliştirdik. Bunların arasında BizBize E-Genel Kurul (EGK) da yer alıyor. İçişleri Bakanlığının sivil toplum kuruluşları için belirlediği “Elektronik Genel Kurul Yazılımı Teknik Yeterlilik Kriterleri”nin tamamını karşılayan BizBize EGK ile e-imza destekli ve DERBİS entegrasyonlu olarak uzaktan genel kurul gerçekleştirilebiliyor. BizBize’nin çevrim içi görüntülü ve sesli yönetim kurulu toplantıları gerçekleştirilebilmesini, karar defteri doldurulmasını, imzalanmasını ve DERBİS’e yüklenmesini sağlayan BizBize Yönetim Kurulu versiyonunu da geliştirdik.
AR-GE faaliyetlerimizle güvenli dosya paylaşım hizmeti sunan XperShare gibi yeni ürün ve hizmetler de ortaya çıkarmaya devam ediyoruz.
Dijital İkiz Alanında Türkiye’nin En Yetkin ve En Hazır Şirketlerinden Biriyiz
MSI Dergisi: Dijital ikiz kavramını sektörde giderek daha fazla duyuyoruz. BİTES bu konuda neler yapıyor?
Uğur COŞKUN: Öncelikle şunu belirtmek istiyorum: Dijital ikiz teknolojisini, Türkiye’de bir proje kapsamında oldukça detaylı çalıştık. Bu proje için yaptığımız çalışmalarda elde ettiğimiz bilgi birikimi sayesinde dijital ikiz alanında Türkiye’nin en yetkin ve en hazır şirketlerinden biriyiz.
Son dönemde dijital ikiz kavramını sıkça duymaya başlamamız doğal. Çünkü Türk savunma ve havacılık sanayisi büyük bir ivmeyle gelişim gösteriyor. Ekosistemin tümünü kapsayan bu gelişim süreci de sistem, alt sistem ve hatta parça bazında bile dijital ikizlerin kullanımını gerektiriyor.
Dijital ikiz konusunda Türkiye’de elde ettiğimiz birikim, BİTES’e yurt dışında da yeni kapılar açtı. Şu anda dijital ikiz odaklı bir Avrupa Birliği (AB) projesi olan Timeline Driven Digital Twin’de (TiDiT) lider firma olarak görev alıyoruz. Zaman eksenli dijital ikiz konusuna odaklanan bu projenin, framework seviyesine kadar derinleşen, ciddi çalışma süreçleri devam ediyor.
Dijital ikiz ile birlikte en yoğun çalıştığımız konulardan birisi de Metaverse. Bu çalışmaların tümünü eş zamanlı ve uyumlu yapmak zorundayız. Çünkü Metaverse’te gerçeğe yakın bir sanal ortamda, çeşitli dost ve düşman unsurları, imkanları ve tehditleri, yapay zekâ unsurlarını var etmeli; coğrafi engeller ve iklim gibi doğal koşulları yansıtmalı ve tüm bunların gerçekçi olarak kurgulamalıyız. TiDiT projesi ile bu husustaki yeteneklerimizi daha da ilerleteceğiz.
Savunma ve havacılık alanında başlatılan bir projenin, başarıyla tamamlanmak dışında bir alternatifi yok. Projelerin başarıyla tamamlanabilmesi için de AR-GE çalışmalarının ve testlerin çok büyük önemi var. Çünkü bu süreçlerde yaşanabilecek başarısızlıklar, gerçek hayatta geri dönüşü olmayan kayıplara yol açabilir. Bu aşamalardan sonra geçilecek kalifikasyon süreçlerini de bu çalışmalara dahil edebiliriz. Bu çalışmalarda dijital ikizler kullanılarak elde edilecek deneyimler, gerçek hayatta icra edilmesi zorunlu olan testlerden önce hem risklerin ve maliyetlerin azaltılmasını sağlar hem de tasarımların en iyi hale getirilebilmesini mümkün kılar.
Bilgisayar destekli tasarım imkanları sayesinde, aynı zaman diliminde farklı iterasyonlara kolayca dallanabilmek de mümkün hale geldi. Bu iterasyonlar içerisinden en ideal olanı seçmek, en ideal materyallerle prototip üretimine sevk etmek gerekiyor. Dijital ikizlerin önemli bir faydası da gerçek hayata oldukça yakın fizik kurallarına tabi sanal bir evrende, gerçek hayattan çok daha kısa süre içerisinde, deneyim biriktirebilmek ve uygulayabilmek noktasında ortaya çıkıyor.
Elbette dijital ikizin hangi alanda ve hangi amaçla kullanıldığı önemli. Bununla birlikte, sistem bazındaki bir dijital ikiz, sadece AR-GE değil, o sistemin farklı muharebe ortamlarında kullanımına ilişkin deneyim elde etmek adına da önem taşıyor. Zira çağımızda bu deneyimler birikerek büyük veriyi oluşturuyor. Büyük veri ise yapay zekânın eğitimi adına kritik bir önem taşıyor. Günümüz mikroişlemcilerinin mimarisine bile yansıyan yapay zekâ özelliği, askeri alanda da devrimlere yol açıyor; sakınmanın ve hatta gecikmenin bile geri dönülmez zararlara neden olacağı bir değişim ve dönüşümü temsil ediyor.
Oyun Teknolojileri İnovasyonda Lokomotif Rolü Üstlenmeyi Sürdürüyor
MSI Dergisi: Metaverse veya sanal dünya denildiğinde ilk akla gelen konulardan biri de oyunlar oluyor. Günümüzde oldukça ilerleyen oyun teknolojilerini BİTES açısından değerlendirir misiniz?
Uğur COŞKUN: Bugün sektörde olan birçok kişi hatırlamayabilir; ama BİTES, ticari hayatına bir oyun geliştirme firması olarak başladı. 2002 ve 2006 yılları arasında, 60’a yakın oyun geliştirdik. O yıllarda kendi oyun motorumuzu da geliştirmiştik. Hatta savunma ve havacılık sanayisine geçişimiz de bu alanda biriken kabiliyetlerimizin bir sonucu oldu. Hala daha oyun sektöründeki gelişmelerle çok yakından ilgileniyoruz. Çünkü oyun teknolojileri, savunma ve havacılık sektörünün dijitalleşmesi açısından da büyük önem taşıyor.
Oyun teknolojileri alanında dünyadaki tüm gelişmeleri çok yakından takip ediyoruz. Metaverse ve dijital ikiz uygulamalarının faydalarından, oyun teknolojilerini denkleme dahil etmeden de yararlanmanız mümkün. Fakat BİTES olarak, odaklanmamız gereken iki alan olduğunu düşünüyoruz. Bunlardan birincisi, elde edeceğimiz bilimsel veriler. İkincisi ise bu veriler ışığında ortaya çıkan ürünü ya da çözümü, pratik ve anlaşılabilir biçimde, gerçek hayatta insanın kullanımına sunmak. Sahada pratik kullanım ihtiyacı, görselleştirmeyi gerektiriyor; görselleştirme ise oyun motorlarının kullanımı, en pratik ve maliyet-etkin çözüm olarak öne çıkarıyor. Bu nedenle savunma ve havacılık sanayisindeki bir şirket, AR-GE aşamasının ötesine geçen ve kullanıcı dostu insan-makine arayüzleriyle ürünleşen bir projeyi, aynı yazılım seti üzerinden gerçekleştirmeyi hedefliyorsa BİTES’in kapsayıcı çözüm ailesine ihtiyaç duyacaktır.
BİTES, dünyadaki en popüler iki oyun motoru olan Unreal ve Unity konusunda, dünyanın en büyük oyun firmalarına denk bilgi ve tecrübeye sahip. Hatta bu motorları, bazı oyun firmalarından çok daha verimli ve etkili kullandığımızı, amaca uygun özelleştirmelerle sağladıkları kabiliyetleri de geliştirdiğimizi söylemeliyim. Personelimizi, sürekli bu alandaki en güncel ve derin eğitimlere gönderiyor; yazılım ve donanım alanındaki tüm gelişmeleri, hızlıca içselleştiriyoruz.
Bu husustaki yeteneklerimizin en büyük ispatı, IDEX’23 fuarında, alanında dünya lideri bir Fransız şirketiyle imzaladığımız, Metaverse odaklı anlaşma oldu. Açıkçası faaliyet alanlarında BİTES’i, teknolojiyi takip etmekle kalmayan, uygulamalarıyla da tüm dünyada takip edilen, Türkiye’nin bayrağını gururla dalgalandıran, teknolojik bir “Power House” olarak nitelendirebiliriz.
Arttırılmış Gerçeklik Teknolojilerini Operasyon Sahasına Taşıyan Tek Şirket
MSI Dergisi: Oyun teknolojileri söz konusu olduğunda; sanal gerçeklik, arttırılmış gerçeklik, karma gerçeklik ve bunların tamamını kapsayan genişletilmiş gerçeklik gibi teknolojiler devreye giriyor. Zırh Ötesi Görüş Sistemi ve Sanal Kum Sandığı gibi ürünleri ortaya koyan BİTES’in bu teknolojilerde ulaştığı seviye konusunda değerlendirmelerinizi paylaşır mısınız?
Uğur COŞKUN: Öncelikle vurgulamak isterim: BİTES, arttırılmış gerçeklik teknolojisini, eğitim veya simülasyon amacıyla değil, gerçek muharebe sahasına taşımış Türkiye’deki tek şirkettir. Bu alanda ortaya koyduğumuz çözümler, bugün tatbikatlarda kendisini kanıtladı. Kısa bir süre içerisinde envantere girecek çözümlerimizin, muharebe sahasında kendilerini kanıtlamaları da yakındır.
BİTES; sanal gerçeklik, arttırılmış gerçeklik, karma gerçeklik ve bunların tamamını kapsayan genişletilmiş gerçeklik teknolojileri özelinde kendi altyapısına sahip olmakla birlikte, bu alanda dünyada öne çıkan tüm firmaları da takip ediyor ve en son gelişmeleri hızlıca özümseyerek çalışmalarına uyarlıyor. NATO’nun bu alandaki faaliyet gösteren çalışma gruplarını da yakından izliyoruz. Dünyanın hala bu teknolojinin kullanım konseptini tartışmaya devam ettiği bir süreçte; teknolojiyi içselleştiren, ürün geliştiren ve bu ürünün faydalarını sahada kanıtlayan bir firmayız.

BİTES, Metaverse Teknolojisiyle Gerçek Hayatta Fark Yaratıyor
MSI Dergisi: BİTES, kamuoyunda sıkça konuşulan ama zihinlerde henüz oturmayan uzmanlık alanlarında da çözümler üretiyor. Bunlardan birisi de Metaverse. Bu konudaki faaliyetlerinizi detaylandırabilir misiniz?
Uğur COŞKUN: “Meta” ve “universe” kelimelerinin birleşiminden oluşan Metaverse, “öte evren” olarak da tanımlanabilir. Çağımızın gelişen bilgi ve iletişim teknolojilerinin sunduğu yeni bir imkândan bahsediyoruz: Alternatif bir dijital evren yaratmak ve bu evrenden faydalı tecrübeler elde etmek.
Hızla gelişen teknoloji sayesinde yeni imkân ve kabiliyetlerin kapısı açılıyor. Örneğin, bir eğitim uçuşunda, pilotun kaskına yansıtılan arttırılmış gerçeklik görüntüsü sayesinde, gerçek uçuş sırasında sanal düşmanlara karşı savaşma deneyimi sunulabiliyor. Bir teknisyen, tamir edeceği parça örneği üzerinde, arttırılmış gerçeklik teknolojileriyle çalışabiliyor. Uzman teknisyenler de tecrübelerini, böylece kurumsal bir miras olarak acemi teknisyenlere aktarabiliyor. Benzer şekilde bir uçak tasarımcısı, tasarladığı uçağın dijital ikizi üzerinde, farklı koşulları da içeren bir olasılıklar yelpazesinde, her türlü testi sanal ortamda uygulayabiliyor.
Tüm bu örnekleri ve daha da fazlasını, Türk savunma ve havacılık sanayisinin kullanımına sunmak için çalışıyoruz. BİTES olarak, askeri taraftaki Metaverse ihtiyaçlarını, sivil bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründen rafine ettiğimiz tecrübelerle en doğru şekilde kurgulamaya büyük özen gösteriyoruz. Gereken fikri hazırlıkları yaptıktan sonra da en güncel ve yenilikçi çözümleri, en çevik ve sürdürülebilir şekilde bünyemize katıyoruz.
IDEF 2023 Sürprizlerle Geliyor
MSI Dergisi: Yakın gelecekte, Türk savunma ve havacılık sektörünün gelenekselleşen IDEF 2023 fuarına katılacaksınız. BİTES açısından fuarda neler olacağına ilişkin kısa bir değerlendirme yapabilir misiniz?
Uğur COŞKUN: IDEF’teki 140 metrekarelik standımızda, bugün konuştuğumuz konuların yanı sıra 3 tane yeni ürünümüzün tanıtımını da yapmayı planlıyoruz. Bu ürünlerimizle ATOK, Sanal Kum Sandığı ve KARMA’yı bir ileri seviyeye taşıyacağız.
Bu yeni ürünlerimizin yanı sıra başta ATOK olmak üzere, Zırh Ötesi Görüş Sistemi, KARMA ve Sanal Kum Sandığı gibi dünyadaki diğer ülkelerin teknolojik seviyeleriyle aynı seviyede ve onlarla yarışan ürünlerimizi de kullanıcıların deneyimlemesini sağlayacağız.
Sektör paydaşları, BİTES’i ve ürünlerini, sadece BİTES standında değil IDEF’teki çok sayıda diğer firmanın standında da görme fırsatına sahip olacak. IDEF, burada bahsettiğimiz konuların vücut bulduğu bir etkinlik olacak.
BİTES Genel Müdürü Uğur Coşkun’a, zaman ayırıp sorularımızı cevaplandırdığı ve verdiği bilgiler için okuyucularımız adına teşekkür ediyoruz.