Ümit BAYRAKTAR / ubayraktar@savunmahaber.com
Roketsan Uydu Fırlatma, Uzay Sistemleri ve İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi ile Patlayıcı Ham Madde Üretim Tesisi (RDX/HMX Üretim Tesisi) Açılış Töreni, 30 Ağustos’ta, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımlarıyla gerçekleştirildi. Tören sırasında, ATMACA Satıhtan Satha Güdümlü Mermisi’nin hedefi tam isabetle vurduğu görüntüler ve Lazer Güdümlü 230 mm Füze Sistemi’nin (TRLG-230) ilk kez yayınlanan atış görüntüsü de ilgiyle izlendi.

Roketsan’ın Lalahan Yerleşkesi’nde düzenlenen törene; Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ve Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir ile kamudan ve özel sektörden birçok yetkili de katıldı.
Etkinlikte konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerinin başında, Roketsan çalışanlarının, davetlilerin ve Türk Milleti’nin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı tebrik etti. Büyük Zafer’in 98’inci yıl dönümünü, savunma ve havacılık sanayisinin geldiği seviyeyi gösteren böyle anlamlı bir programda kutlamaktan büyük bir mutluluk duyduğunu dile getirdi. 1988 yılında kurulan Roketsan’ın, ürettiği silah ve mühimmatla Mehmetçiğin en büyük destekçilerinden biri olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ekledi: “Roketsan, bugün, BORA, ATMACA, CİRİT, UMTAS, OMTAS ve L-UMTAS füzelerini; İHA’larımızın vurucu gücü MAM-L ve MAM-C akıllı mühimmatları üretiyor. SUNGUR, HİSAR ve SİPER gibi hava savunma projelerimizi de başarıyla devam ettiriyor. Ağır sınıf torpido ve denizaltı savunma harbi roketi üzerinde çalışan Roketsan, ALTAY tankı ve Leopard 2A4 tanklarımızı zırh sistemleriyle donatıyor.”

ATMACA, Tam İsabetle Vurdu
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin ilk yerli deniz füzesi ATMACA Satıhtan Satha Güdümlü Mermisi’ne ilişkin şunları söyledi: “ATMACA, 200 kilometreden fazla menzili ile denizin sadece birkaç metre üstünden gidiyor ve düşman unsurları tarafından radarla tespit edilemiyor. Belirlenen bir hedefe gönderilen ATMACA, o hedef hareket etse dahi takip ederek imha edebiliyor. Bu özellikleriyle ATMACA, ülkemizi, dünyada gemisavar füzesi üretebilen beş ülke arasına dâhil etmiştir. Ordumuzun göz bebeği olan ATMACA’yı, inşallah yıl sonu itibarıyla Türk Silahlı Kuvvetlerimizin envanterine katacağız. Birçok ülkenin ATMACA’ya ilgi duyması, satın almak için bizimle görüşmeye başlaması da ayrıca gurur veriyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına ara vererek, katılımcılarla birlikte, ATMACA’nın atış görüntülerini izledi. Videoda, TCG KINALIADA’dan ateşlenen ATMACA’nın, deniz üzerinde yer alan bir hedefi vurduğu görüldü. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu füzenin geliştirilmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.

Sonda Roketi, 130 Kilometre İrtifaya Çıktı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılışı yapılan Uydu Fırlatma, Uzay Sistemleri ve İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi ile önemli bir adımın daha atılacağını bildirdi. Mikro Uydu Fırlatma Projesi’nin, bu merkezde yürütülen en kritik çalışmalar arasında yer aldığını kaydetti. Projenin, hedeflenen tarih olan 2025’ten daha önce bitirilmesi gerektiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu projeyle 100 kilogram ve altındaki mikro uydularımızı, yüksekliği en az 400 kilometre olan alçak dünya yörüngesine yerleştirebileceğiz. Türkiye, dünyada sayılı ülkenin sahip olduğu uydu fırlatma, test etme ve üretme altyapısı ile üs kurma yeteneğine kavuşmuş olacak. Yerli uydumuz uzaya fırlatıldığında, savaş ve barış zamanında, ülkeye güvenli bilgi akışı temin edecek. Uydumuz, askerlerimize anlık bilgi ve koordinat sağlayarak işlerini daha da kolaylaştıracak. Ayrıca buradan elde edilecek imkânlar, Türkiye Uzay Ajansımızca hazırlanan Milli Uzay Programı’nda yer alan hedeflerimize hizmet edecek. Stratejik önemi haiz bu projenin testlerini başarıyla gerçekleştirdik. Milli teknolojilerle fırlattığımız ilk yerli Sonda roketimiz, 130 kilometre irtifaya çıkarak, uzayın sınırı olarak kabul edilen 100 kilometre çizgisini aştı. Böylece Türkiye, tamamen kendi geliştirdiği projelerle uzaya ilk adımını atmış oldu. Artık yerli ve milli teknolojilerle uzay ligindeyiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu roket sistemine ilişkin videonun izlenmesinin ardından, roketin katı yakıt teknolojisiyle gönderildiğini ve bundan sonra, hem katı hem de sıvı yakıtla test etme aşamasına geçileceğini açıkladı: “Milli olarak geliştirilen sıvı yakıtlı roket motoru teknolojisinin ilk uzay denemelerine başlayacağımızın müjdesini buradan vermek istiyorum. Hibrit yakıtlı roket motorları geliştirme faaliyetlerimize de devam ediyoruz. Hem uzay uygulamalarında hem de havacılık ve ulaştırma alanında temiz enerji kaynağı olan yüksek kapasiteli hidrojen yakıt pili teknolojisi, yine bu merkez altında geliştirildi. Füze, güdümlü mühimmat ve silah sistemlerinde ihtiyaç duyulan küresel konumlama sistemi alıcısı, yani bu sistemlerin navigasyonu da yine ilk kez milli imkânlarla üretildi. Yine bu merkezde, minyatür silahlar, hipersonik sistemler, lazer ve elektromanyetik teknolojisine sahip yönlendirilmiş enerji silahları gibi geleceğin teknolojileri üzerinde çalışmalar yürütüyoruz.” Cumhurbaşkanı Erdoğan, merkezde yürüyen projelerin toplam büyüklüğünün, 9 milyar lirayı aştığını da belirtti.

Roketsan’dan Yeni Ürün: TRLG-230
Tören sırasında, Elmadağ’da bulunan Roketsan tesislerine canlı bağlantı yapıldı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada kurulan Patlayıcı Ham Madde Üretim Tesisi’nin açılışını gerçekleştirdi. “Bu tesis sayesinde, patlayıcı ham madde ihtiyacımızın büyük bir kısmı milli imkânlarla üretilecek.” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ekledi: “Füze ve harp başlığı patlayıcıları ile zırh sistemleri için kritik öneme sahip bu kabiliyetle yurt dışı bağımlılığını önemli ölçüde kıracağız. Füze kabiliyetlerimize [yönelik]; özellikle güvenlik güçlerimize sahada yeni kabiliyetler getirecek teknolojiler üzerinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. TRG-230 füze sistemine, lazer arayıcı başlık entegre edildi. TRLG-230 ismini verdiğimiz bu füze sistemi, İHA ve SİHA’ların işaretlediği hedefleri karadan vurabilecek şekilde geliştirildi.”

Bu kapsamda, tören sırasında yayınlanan videoda, BAYRAKTAR TB2 SİHA’nın lazer işaretlemesini yaptığı hedefin, TRLG-230 tarafından vurulduğu gösterildi.
“Roketsan gibi kurumlarımız, bizler için vazgeçilmezdir.”
Törende konuşan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar; kara, deniz, hava savunma sistemleri, hassas güdümlü füzeler ve mühimmatı, balistik koruma sistemleri ve uzay projesi çalışmalarını yürüten Roketsan’ı, “büyük bir değer” olarak nitelendirdi ve şöyle devam etti: “Yüksek teknoloji üreterek Silahlı Kuvvetlerimizin kritik ihtiyaçlarını karşılayan, ülkemize katma değer sağlayan ve uluslararası pazarda rekabet gücü yüksek olan Roketsan gibi kurumlarımız, bizler için vazgeçilmezdir.”

Uydu Fırlatma, Uzay Sistemleri ve İleri Teknoloji Araştırma Merkezi’ni, Türkiye’nin uzay alanındaki iddialarını somutlaştırma ve gerçekleştirme yönünde attığı büyük bir adım olarak değerlendiren Bakan Akar, şöyle konuştu: “Bu merkezin, Türk Silahlı Kuvvetlerinin etkinliğini, caydırıcılığını ve saygınlığını daha da arttıracağına; geleceğin bilimsel ve teknolojik çalışmalarına altyapı oluşturacağına inanıyorum. Ekonomik kalkınmaya da doğrudan etkili olacağına inanıyorum. Aynı zamanda, burada elde edilecek bilgi birikiminin, savunma sanayisi başta olmak üzere, milli sanayimizin tüm sektörlerine önemli katkılar sağlayacağını söylemek yanlış olmayacaktır.”

Kritik Patlayıcılarda Dışa Bağımlılık Azalacak
Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir ise konuşmasında, Uydu Fırlatma, Uzay Sistemleri ve İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi’nin kurulması görevinin, başkanlık tarafından Roketsan’a verildiğini söyleyerek şunları ekledi: “Bu merkezde, uzay sistemleri üzerine yapılan çalışmaların, ülkemizin stratejik silah, mühimmat ve füze sistemleriyle ilgili çalışmalar ve geliştirdiği teknolojilere katkısı olacağı aşikârdır. Elmadağ’da açılışını yapacağımız ham madde üretim tesisi de Ar-Ge çalışmalarının üretime dönüşmesi anlamında, TÜBİTAK MAM ile Roketsan iş birliğine güzel bir örnek teşkil etmiştir. Böylece, kritik patlayıcı teknolojileri alanında dışa bağımlılık önemli ölçüde azalacaktır. Ülkemizin milli roket ve füze teknolojileri tasarım ve üretim merkezi olan ve dünyanın ilk 100 savunma şirketi arasında bulunan Roketsan’ın, uzay ve ileri teknolojilere dair başarılı çalışmalarının yeni dönemde devam edeceğine inancımız tamdır.”

Roketsan’ın Milli ve Yerli Malzeme Kullanım Oranı Artıyor
Roketsan Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Faruk Yiğit de konuşmasında, Roketsan’ın, milli ve yerli malzeme kullanım oranını her geçen gün daha da yükselttiklerini kaydetti. 2019 yılında %67 olan bu oranın, 2020’nin Ağustos ayı itibarıyla %76’ya ulaştığını ifade eden Prof. Dr. Yiğit, şunları söyledi: “Roketsan; kuruluş misyonu olan Türkiye savunmasına hizmet anlayışıyla dışarıya bağımlı olmayan, özgün ve yenilikçi milli savunma sistemlerini, her türlü tehdide rağmen ülkemize kazandırmayı temel gaye olarak benimsemiştir. Bir yandan OMTAS ve UMTAS gibi tanksavarları tasarlayıp düşman zırhlarını delen Roketsan, diğer yandan da ALTAY Ana Muharebe Tankı’nın balistik korumasını üstlenerek zırh delici mühimmata karşı daha mukavim balistik korumayı üretmiştir. ATMACA Satıhtan Satha Güdümlü Mermisi, su üstü harbinde Deniz Kuvvetlerimizin harekât ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla yakın zamanda Türk Silahlı Kuvvetlerimize kazandırılacak. Şimdilik TCG KINALIADA’ya entegre ettiğimiz ve Türkiyemizin bir gururu olan ATMACA, Deniz Kuvvetlerimizin bu alandaki dışa bağımlılığını sonlandıracak olması ile Türkiye’nin Mavi Vatan’daki haklı mücadelesine büyük katkılar sunacaktır.”
Konuşmaların ardından, törene katılanlar; koruma seviyesi yükseltilen Leopard 2A4, SUNGUR Hava Savunma Füze Sistemi ve Kaideye Monteli Cirit (KMC) Aracı gibi Roketsan çözümleriyle donatılan çeşitli platformları da inceleme fırsatı elde etti.