Ümit BAYRAKTAR / ubayraktar@savunmahaber.com
Türk savunma ve havacılık sektörü, ciro ve ihracat kategorilerinde hep ilk 2’de yer alan kara araçları alt sektörünün ihtiyaç duyduğu zırh çeliğini, uzun süredir yurt dışından tedarik ediyordu. Bu durum, OYAK’ın, 2019’da Finlandiyalı Miilux OY firmasının çoğunluk hisselerini satın almasıyla başlayan süreçte değişmeye başladı. Miilux OY’un, Türkiye ve yurt dışı pazarlarına yönelik faaliyetleri ve hedefleri hakkında, Miilux OY Türkiye Genel Müdürü Yavuz Yeldan’dan bilgi aldık.
MSI Dergisi: OYAK, 2019’da, Finlandiyalı Miilux OY’un çoğunluk hisselerini satın aldı. Bu satın almanın, özellikle savunma sanayisi için zırh çeliği üretimine yönelik olduğu, konu ile ilgili yapılan haberlerde öne çıkartıldı. Daha genel bir perspektiften bakarak, satın alma sürecindeki ana hedeflerin neler olduğunu sizden dinleyebilir miyiz?
Yavuz YELDAN: OYAK’ın Türkiye’nin sınai istikbaline yeni bir ufuk çizerek yaptığı Miilux OY hamlesiyle birlikte ülkemizin ilk yerli zırh çeliğini üretmeye başladık. Finlandiya ve Polonya’daki fabrikalarımızla birlikte ülkemizin ihtiyacı olan zırh çeliği ürünlerini, yerli levha ile karşılama imkânına sahip olduk. İlk aşamadaki hedefimiz, ülkemizin zırh çeliği ihtiyacının yüzde 100’ünü tek başına karşılamaya yetecek kapasiteye ulaşmak. Bunun yanı sıra ülkemizde açtığımız yerli zırh çeliği üretim tesisiyle Avrupa pazarından da pay alacak konuma geldik. Bu doğrultuda bir diğer hedefimiz de bölgesel zırh çeliği tedarikçisi olmak.
Daha önce Türkiye’de üretilmeyen zırh çeliğinin üretimiyle sadece sektörel gelişimi güçlendirmekle kalmadık, savunma sanayimizi dışa bağımlı olmaktan da koruyacak ve Türkiye ekonomisini güçlendirecek önemli bir adım atmış olduk. Günümüzde zırh çeliği üretiminde; İsveç, Fransa ve Avustralya gibi ülkeler öne çıkıyor. OYAK’ın Miilux OY’u satın almasıyla birlikte, Türkiye de bu alanda öne çıkan ülkeler arasında girdi.
Miilux OY Türkiye olarak, öncelikle yurt içinden gelen talebe yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bununla birlikte, ihracata yönelik faaliyetlerimiz de hız kesmiyor. İlk aşamada aşınmaya dayanıklı çelik ürün grubumuzun ihracat pazarındaki payını arttırmayı planlıyoruz. Önümüzdeki dönemde, pazarın talebine yönelik olarak, Manisa fabrikamızın yıllık üretim kapasitesini 2 katına çıkarmayı hedefliyoruz.
MSI Dergisi: Farklı ülkelerde, bu tür satın almalarda karar alma mekanizmaları ve teknoloji transferi gibi konuların sınırlarını çizen düzenlemeler olabiliyor. Miilux OY özelinde, çoğunluk hisselerinin OYAK’a geçmesiyle birlikte nasıl bir yapı ortaya çıktı? Bu yapıda geçerli olan kısıtlamalar bulunuyor mu?
Yavuz YELDAN: OYAK, 2018 yılında çalışmalarına başladığı stratejik hamle ile Miilux OY’un tüm zırh çeliği teknolojisine de sahip oldu. Böylece, ülkemizde de uçtan uca zırh çeliği üretim yetkinliğine sahip tek kuruluş konumuna geldi. Türk savunma sanayisi için de büyük bir öneme sahip olan bu hamle sayesinde uluslararası standartlarda zırh çeliği üretimini gerçekleştirerek, yerli firmalarımızın önemli bir ihtiyacını karşılamaya başladık.
MSI Dergisi: Miilux OY’un farklı ülkelerde de yapılanmaları var. Bunları nasıl bir organizasyonel yapı altında ele alıyorsunuz? Örneğin, Miilux OY Türkiye’nin kurumsal yapısı, diğerlerinden bağımsız mı?
Yavuz YELDAN: Miilux OY’un Finlandiya, Polonya ve Türkiye’de üretim tesisleri bulunuyor ve Yönetim Kurulu, hissedarlık durumuna göre düzenleniyor. Bu düzenleme uyarınca OYAK, yönetim kurulunda çoğunluğa sahip. Alınan tüm kararlar yönetim kurulunda görüşüldükten sonra uygulamaya geçiriliyor. Bu kararlar içerisinde, gerek Polonya gerekse Türkiye’deki şirketleri ilgilendiren kararlar da bulunuyor. Sonuç olarak tüm şirketlerin karar alma organlarında çoğunluk OYAK’a ait.
Tüm fabrikalarımız için ham maddemizi OYAK Maden Metalürji Şirketleri bünyesinde hizmet veren Erdemir’den karşılıyoruz. Erdemir, ısıl işleme uygun yüksek nitelikli ham madde konusunda tek tedarikçimiz konumunda. Birlikte, ürün geliştirme ve ham madde tedarik süreçlerinde ortak çalışmalar yürütüyoruz.
Toplam Kapasite 38 bin Ton
MSI Dergisi: Miilux OY’un mevcut durumu ile ilgili hangi rakamsal bilgileri paylaşabilirsiniz?
Yavuz YELDAN: Finlandiya ve Polonya fabrikalarımızda, zırh çeliği ve aşınmaya dayanıklı çelik üretimi yapılıyor. Komponent olarak üretimlerde uzmanlaşmış bir ekibe ve makine parkuruna sahip olan Finlandiya fabrikası ile madencilik sektöründe kullanılan aşınmaya dayanıklı çelik grubunda aktif olarak faaliyet gösteren Polonya fabrikasının toplam yıllık üretim kapasitesi 24 bin ton. 14 bin ton kapasiteli Manisa fabrikamızla birlikte, toplam kapasitemizi 38 bin tona ulaştırmayı başardık.
Tüm fabrikalarımız için ham maddemizi, OYAK Grup Şirketleri bünyesinde hizmet veren Erdemir’den karşılıyoruz. Erdemir, ısıl işleme uygun yüksek nitelikli ham madde konusunda tek tedarikçimiz konumunda. Birlikte, ürün geliştirme ve ham madde tedarik süreçlerinde ortak çalışmalar yürütüyoruz.
Farklı ürün gruplarında Ür-Ge ve Ar-Ge çalışmalarımız da devam ediyor. Şu anda, denizaltı zırh çelik kalitesi olan HY100 ve HY130 malzemeler özelinde deneme çalışmalarımız sürüyor. Ayrıca araç üstü ekipman üretiminde kullanılan, S690QL ve S960QL yüksek mukavemetli çelik üretimi için de numune üretimlerimize başladık. Perfore zırh çeliği çalışmalarımız da devam ediyor. Hâlihazırda Protection 500T ve 600T ürünlerimizden daha üstün nitelikli ürün geliştirme çalışmalarımız var.
Ürettiğimiz tüm zırh çelikleri, uluslararası veya yurt içi akredite kuruluşların gözetiminde, lot bazlı (döküm bazlı) teste tabi tutularak; Miilux veri sayfalarında belirttiğimiz garantilerle test ediliyor. Mevcut durumda, dünya standartlarında talep edilen balistik koruma seviyelerinin büyük çoğunluğunu, istenen seviyede garanti edebiliyoruz.
MSI Dergisi: Miilux OY’un, “Türkiye’nin ilk ve tek yassı çelik ısıl işlem fabrikası olarak” öne çıkarttığınız Manisa’daki üretim tesisinde, Türkiye’nin zırh çeliği ihtiyacının tamamını karşılamayı hedefliyorsunuz. Bu hedefe ne ölçüde yaklaştınız? Mevcut durumu okuyucularımızla paylaşabilir misiniz?
Yavuz YELDAN: Zırh çeliklerinin ürün geliştirme ve kalifikasyon süreci uzun olmasına rağmen, yaptığımız çalışmalarda büyük bir yol kat ettik. Özellikle Türk savunma sanayisinin talep ettiği, dünya standartlarındaki ürünlerin birçoğu ürün gamımıza eklendi. Şu an, Türkiye’de zırh çeliği özelinde yüzde 32’lik bir pazar payına sahibiz. Kalifikasyon çalışmalarımızın tamamlanmasıyla ülkemizin zırh çeliği ihtiyacının yaklaşık yüzde 90’ını karşılamayı hedefliyoruz.
MSI Dergisi: Hâlihazırda Türkiye’deki faaliyetlerinizin güncel durumu hakkında bilgi verir misiniz?
Yavuz YELDAN: Bugün, OYAK Maden Metalürji Şirketlerinin ürettiği ham maddelerle Manisa’daki tesislerimizde Türkiye’nin zırh çeliği üretimini gerçekleştiriyoruz. Savunma sanayisinin önde gelen birçok firmasıyla kalifikasyon çalışmalarını tamamlayarak, zırh çeliği sevkiyatlarına ve satışlarına başladık. Türkiye’nin zırh çeliği dâhil tüm yüksek mukavemetli çelik ihtiyacını, dış kaynaklara gerek kalmadan karşılayabilecek potansiyele sahibiz ve bu potansiyeli, hızla uygulamaya dönüştürüyoruz.
Türkiye’de; BMC, Otokar, FNSS, Nurol Makina, Katmerciler, Roketsan ve ASELSAN gibi savunma sanayisinin lider şirketlerine ürünler sağlıyoruz.
Yeni Ürünler Yolda
MSI Dergisi: Türkiye’de, Finlandiya ve Polonya’dakinden farklı ürünler de üretiyor musunuz ya da üretecek misiniz?
Yavuz YELDAN: Zırh çeliği ve aşınma çeliği olmak üzere 2 ana alanda üretim yapıyoruz. Pek çok yeni ürün alanında da çalışmalarımız devam ediyor.
Ürün gamımızda, 6 adet temperli zırh çeliği kalitesi bulunuyor: MIL-DTL-12560 Class 1-2-4A, MIL-DTL-46100 ve MIL-DTL-32332 Class 1 standardı muadilleri olarak Miilux Protection 280T, 360T, 440T, 500T, 600T’nin üretimini gerçekleştiriyoruz. 300T’nin ise analiz tasarımını ve dökümünü gerçekleştirdik, geliştirme çalışmalarına devam ediyoruz. Ayrıca MIL-DTL-32332 Class 2 standardı muadili olarak yeni ürün geliştirme çalışmalarımız da sürüyor.
Miilux Protection 280T; tanklar, zırhlı muharebe araçları, zırhlı personel taşıyıcıları gibi araçların tasarımlarında tercih edilen, patlama ve şok dalgalarına karşı dirençli ve yüksek tokluk özelliklerine sahip bir ürün olarak öne çıkıyor. Protection 440T ise zırhlı araçların yan duvarlarında ve tabanlarında delinme, darbe ve patlamaya karşı direnç gerektiren uygulamalarda tercih ediliyor. Protection 500T, zırhlı araçların şekillendirme gerektiren parçalarında yan duvar, tavan ve taret kısımlarında kullanılıyor. Protection 600T ise en yüksek sertliğe sahip ürünümüz. Zırhlı araç üreticileri tarafından kaynak-büküm yapılmadan ve şekillendirilerek eklemeli (add-on) zırh olarak ve tek başına (stand-alone) kullanılıyor.
Araç üstü ekipman, iş makinaları ve madencilik sektörlerinde damper, kova, ataşman ve konveyör gibi aşınmaya dayanıklı ürün tasarımlarında kullanılan Miilux 400-450-500 ürünleriyle aşınmaya dayanıklı çelik üretimine devam ediyoruz. Isıl işlem görmüş yüksek mukavemetli çelikler konusundaki Ar-Ge çalışmalarını da sürdürüyoruz.
MSI Dergisi: Miilux OY Türkiye’nin zırh çeliği ürün ailesi, uluslararası rekabette nasıl bir noktada? Bu ürün ailesini, rekabetin önüne geçiren özellikleri neler?
Yavuz YELDAN: Miilux Kalite ve Müşteri Teknik Hizmetler ekibimiz ve Erdemir Ar-Ge merkezindeki tasarım ve geliştirme ekibimizle her daim müşterilerimize destek olmaya devam ediyoruz. Müşterilerimize sunduğumuz tasarım, geliştirme ve teknik destek hizmetlerimiz; çelik kimyasal analiz tasarımından malzeme seçimine, aşınma hesaplamalarından balistik koruma seviyelerine, atölye desteğinden üretim verimlilik önerilerine kadar bütün geliştirme zincirini kapsıyor.
Miilux Kalite ve Müşteri Teknik Hizmetler ekibimiz, müşterilerimizin sorunsuz bir devreye alma süreci ve üretim geçişi yaşamalarına yardımcı oluyor. Müşterilerimizin şekillendirme veya birleştirmeyle ilgili sorularına yeni üretim teknikleri, ekipman ve diğer konularla ilgili yeni öneriler üzerinden danışmanlık da veriyoruz. Bu süreçte, ürünlerimizin kalitesi, yeni ürün tasarımlarımız ve geliştirdiğimiz ürün tasarımlarıyla fark yaratıyoruz.
Daha önce Türkiye’de üretilmeyen zırh çeliğinin üretimiyle sadece sektörel gelişimi güçlendirmekle kalmadık, savunma sanayimizi dışa bağımlı olmaktan da koruyacak ve Türkiye ekonomisini güçlendirecek önemli bir adım atmış olduk.
Hedef, Bölgesel Tedarikçi Olmak
MSI Dergisi: İhracat faaliyetleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
Yavuz YELDAN: Bugün, Finlandiya ve Polonya lokasyonlarımızdan Almanya, Güney Afrika, Özbekistan, Kore Cumhuriyeti, Ukrayna ve Nijerya gibi ülkelere satışlar gerçekleştiriyoruz. Manisa lokasyonumuzdan henüz yurt dışına satışlara başlamadık.
Önümüzdeki dönemde ise Almanya, Ukrayna, Kore Cumhuriyeti, Birleşik Arap Emirlikleri, Özbekistan, Pakistan, Güney Afrika ve Nijerya gibi ülkelerin ihtiyaçlarını karşılayarak yurt dışı pazarında Türkiye’nin varlığını artırmayı hedefliyoruz.
MSI Dergisi: “Türkiye’nin zırh çeliği ihtiyacının tamamını karşılama” hedefini yakaladıktan sonraki hedefleriniz neler olacak?
Yavuz YELDAN: Ülkemizin stratejik hedefleri doğrultusunda çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz. Söylediğimiz gibi öncelikli hedefimiz, özellikle yurt içi savunma sanayisinin talep ettiği dünya standartlarındaki yeni ürünlerin tamamını karşılayabilmek, ardından bölgesel bir tedarikçi olmak.
MSI Dergisi: Savunma sanayisinde kullanılan zırh çözümleri için seramik zırhlar gibi farklı teknolojiler kullanılıyor. Bu teknolojiler arasında bir rekabet olduğunu söylemek mümkün. Bu tabloya genel anlamda baktığımızda, zırh çeliği, nasıl bir konumda ve gelecekte nasıl bir konumda olacak?
Yavuz YELDAN: Dünyada hızlı teknolojik gelişmeler yaşanıyor. Bu kapsamda zırh sistemleri de her geçen gün gelişiyor. Ancak bu gelişmelerin odağında, daima zırh çelikleri bulunuyor. Yani balistik korumanın temelinde, aslında zırh çeliği bulunuyor. Bununla birlikte hibrit çözümlerle de gerek koruma seviyelerinde gerekse ağırlık konularında artı kazanımlar elde edilebilmesi hedefleniyor. Bizler de bu konularda yerli üreticilerle ve tasarım firmalarıyla görüşmeler yapıyoruz.
MSI Dergisi: Miilux OY Türkiye, gelecekte, bu rekabetin neresinde olacak? Bu gelecek için Ar-Ge ve altyapı yatırımı gibi konularda neler yapıyorsunuz?
Yavuz YELDAN: Miilux Kalite ve Müşteri Teknik Hizmetler ekibimiz ile Erdemir Ar-Ge merkezindeki tasarım ve geliştirme ekibimiz, birbirinden değerli çalışmalara imza atıyor. Miilux’un tecrübesi, sağlam altyapısı ve Ar-Ge yetkinliği ile OYAK’ın gücü, şirketimizi önümüzdeki dönemlerde global anlamda daha güçlü bir yapıya taşıyacaktır.
Miilux OY Türkiye Genel Müdürü Yavuz Yeldan’a, zaman ayırıp sorularımızı cevaplandırdığı ve verdiği bilgiler için, okuyucularımız adına teşekkür ediyoruz.
Türk savunma ve havacılık sektörü, ciro ve ihracat kategorilerinde hep ilk 2’de yer alan kara araçları alt sektörünün ihtiyaç duyduğu zırh çeliğini, uzun süredir yurt dışından tedarik ediyordu. Bu durum, OYAK’ın, 2019’da Finlandiyalı Miilux OY firmasının çoğunluk hisselerini satın almasıyla başlayan süreçte değişmeye başladı. Miilux OY’un, Türkiye ve yurt dışı pazarlarına yönelik faaliyetleri ve hedefleri hakkında, Miilux OY Türkiye Genel Müdürü Yavuz Yeldan’dan bilgi aldık.
MSI Dergisi: OYAK, 2019’da, Finlandiyalı Miilux OY’un çoğunluk hisselerini satın aldı. Bu satın almanın, özellikle savunma sanayisi için zırh çeliği üretimine yönelik olduğu, konu ile ilgili yapılan haberlerde öne çıkartıldı. Daha genel bir perspektiften bakarak, satın alma sürecindeki ana hedeflerin neler olduğunu sizden dinleyebilir miyiz?
Yavuz YELDAN: OYAK’ın Türkiye’nin sınai istikbaline yeni bir ufuk çizerek yaptığı Miilux OY hamlesiyle birlikte ülkemizin ilk yerli zırh çeliğini üretmeye başladık. Finlandiya ve Polonya’daki fabrikalarımızla birlikte ülkemizin ihtiyacı olan zırh çeliği ürünlerini, yerli levha ile karşılama imkânına sahip olduk. İlk aşamadaki hedefimiz, ülkemizin zırh çeliği ihtiyacının yüzde 100’ünü tek başına karşılamaya yetecek kapasiteye ulaşmak. Bunun yanı sıra ülkemizde açtığımız yerli zırh çeliği üretim tesisiyle Avrupa pazarından da pay alacak konuma geldik. Bu doğrultuda bir diğer hedefimiz de bölgesel zırh çeliği tedarikçisi olmak.
Daha önce Türkiye’de üretilmeyen zırh çeliğinin üretimiyle sadece sektörel gelişimi güçlendirmekle kalmadık, savunma sanayimizi dışa bağımlı olmaktan da koruyacak ve Türkiye ekonomisini güçlendirecek önemli bir adım atmış olduk. Günümüzde zırh çeliği üretiminde; İsveç, Fransa ve Avustralya gibi ülkeler öne çıkıyor. OYAK’ın Miilux OY’u satın almasıyla birlikte, Türkiye de bu alanda öne çıkan ülkeler arasında girdi.
Miilux OY Türkiye olarak, öncelikle yurt içinden gelen talebe yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bununla birlikte, ihracata yönelik faaliyetlerimiz de hız kesmiyor. İlk aşamada aşınmaya dayanıklı çelik ürün grubumuzun ihracat pazarındaki payını arttırmayı planlıyoruz. Önümüzdeki dönemde, pazarın talebine yönelik olarak, Manisa fabrikamızın yıllık üretim kapasitesini 2 katına çıkarmayı hedefliyoruz.
MSI Dergisi: Farklı ülkelerde, bu tür satın almalarda karar alma mekanizmaları ve teknoloji transferi gibi konuların sınırlarını çizen düzenlemeler olabiliyor. Miilux OY özelinde, çoğunluk hisselerinin OYAK’a geçmesiyle birlikte nasıl bir yapı ortaya çıktı? Bu yapıda geçerli olan kısıtlamalar bulunuyor mu?
Yavuz YELDAN: OYAK, 2018 yılında çalışmalarına başladığı stratejik hamle ile Miilux OY’un tüm zırh çeliği teknolojisine de sahip oldu. Böylece, ülkemizde de uçtan uca zırh çeliği üretim yetkinliğine sahip tek kuruluş konumuna geldi. Türk savunma sanayisi için de büyük bir öneme sahip olan bu hamle sayesinde uluslararası standartlarda zırh çeliği üretimini gerçekleştirerek, yerli firmalarımızın önemli bir ihtiyacını karşılamaya başladık.
MSI Dergisi: Miilux OY’un farklı ülkelerde de yapılanmaları var. Bunları nasıl bir organizasyonel yapı altında ele alıyorsunuz? Örneğin, Miilux OY Türkiye’nin kurumsal yapısı, diğerlerinden bağımsız mı?
Yavuz YELDAN: Miilux OY’un Finlandiya, Polonya ve Türkiye’de üretim tesisleri bulunuyor ve Yönetim Kurulu, hissedarlık durumuna göre düzenleniyor. Bu düzenleme uyarınca OYAK, yönetim kurulunda çoğunluğa sahip. Alınan tüm kararlar yönetim kurulunda görüşüldükten sonra uygulamaya geçiriliyor. Bu kararlar içerisinde, gerek Polonya gerekse Türkiye’deki şirketleri ilgilendiren kararlar da bulunuyor. Sonuç olarak tüm şirketlerin karar alma organlarında çoğunluk OYAK’a ait.
Toplam Kapasite 38 bin Ton
MSI Dergisi: Miilux OY’un mevcut durumu ile ilgili hangi rakamsal bilgileri paylaşabilirsiniz?
Yavuz YELDAN: Finlandiya ve Polonya fabrikalarımızda, zırh çeliği ve aşınmaya dayanıklı çelik üretimi yapılıyor. Komponent olarak üretimlerde uzmanlaşmış bir ekibe ve makine parkuruna sahip olan Finlandiya fabrikası ile madencilik sektöründe kullanılan aşınmaya dayanıklı çelik grubunda aktif olarak faaliyet gösteren Polonya fabrikasının toplam yıllık üretim kapasitesi 24 bin ton. 14 bin ton kapasiteli Manisa fabrikamızla birlikte, toplam kapasitemizi 38 bin tona ulaştırmayı başardık.
Tüm fabrikalarımız için ham maddemizi, OYAK Grup Şirketleri bünyesinde hizmet veren Erdemir’den karşılıyoruz. Erdemir, ısıl işleme uygun yüksek nitelikli ham madde konusunda tek tedarikçimiz konumunda. Birlikte, ürün geliştirme ve ham madde tedarik süreçlerinde ortak çalışmalar yürütüyoruz.
Farklı ürün gruplarında Ür-Ge ve Ar-Ge çalışmalarımız da devam ediyor. Şu anda, denizaltı zırh çelik kalitesi olan HY100 ve HY130 malzemeler özelinde deneme çalışmalarımız sürüyor. Ayrıca araç üstü ekipman üretiminde kullanılan, S690QL ve S960QL yüksek mukavemetli çelik üretimi için de numune üretimlerimize başladık. Perfore zırh çeliği çalışmalarımız da devam ediyor. Hâlihazırda Protection 500T ve 600T ürünlerimizden daha üstün nitelikli ürün geliştirme çalışmalarımız var.
Ürettiğimiz tüm zırh çelikleri, uluslararası veya yurt içi akredite kuruluşların gözetiminde, lot bazlı (döküm bazlı) teste tabi tutularak; Miilux veri sayfalarında belirttiğimiz garantilerle test ediliyor. Mevcut durumda, dünya standartlarında talep edilen balistik koruma seviyelerinin büyük çoğunluğunu, istenen seviyede garanti edebiliyoruz.
MSI Dergisi: Miilux OY’un, “Türkiye’nin ilk ve tek yassı çelik ısıl işlem fabrikası olarak” öne çıkarttığınız Manisa’daki üretim tesisinde, Türkiye’nin zırh çeliği ihtiyacının tamamını karşılamayı hedefliyorsunuz. Bu hedefe ne ölçüde yaklaştınız? Mevcut durumu okuyucularımızla paylaşabilir misiniz?
Yavuz YELDAN: Zırh çeliklerinin ürün geliştirme ve kalifikasyon süreci uzun olmasına rağmen, yaptığımız çalışmalarda büyük bir yol kat ettik. Özellikle Türk savunma sanayisinin talep ettiği, dünya standartlarındaki ürünlerin birçoğu ürün gamımıza eklendi. Şu an, Türkiye’de zırh çeliği özelinde yüzde 32’lik bir pazar payına sahibiz. Kalifikasyon çalışmalarımızın tamamlanmasıyla ülkemizin zırh çeliği ihtiyacının yaklaşık yüzde 90’ını karşılamayı hedefliyoruz.
MSI Dergisi: Hâlihazırda Türkiye’deki faaliyetlerinizin güncel durumu hakkında bilgi verir misiniz?
Yavuz YELDAN: Bugün, OYAK Maden Metalürji Şirketlerinin ürettiği ham maddelerle Manisa’daki tesislerimizde Türkiye’nin zırh çeliği üretimini gerçekleştiriyoruz. Savunma sanayisinin önde gelen birçok firmasıyla kalifikasyon çalışmalarını tamamlayarak, zırh çeliği sevkiyatlarına ve satışlarına başladık. Türkiye’nin zırh çeliği dâhil tüm yüksek mukavemetli çelik ihtiyacını, dış kaynaklara gerek kalmadan karşılayabilecek potansiyele sahibiz ve bu potansiyeli, hızla uygulamaya dönüştürüyoruz.
Türkiye’de; BMC, Otokar, FNSS, Nurol Makina, Katmerciler, Roketsan ve ASELSAN gibi savunma sanayisinin lider şirketlerine ürünler sağlıyoruz.
Yeni Ürünler Yolda
MSI Dergisi: Türkiye’de, Finlandiya ve Polonya’dakinden farklı ürünler de üretiyor musunuz ya da üretecek misiniz?
Yavuz YELDAN: Zırh çeliği ve aşınma çeliği olmak üzere 2 ana alanda üretim yapıyoruz. Pek çok yeni ürün alanında da çalışmalarımız devam ediyor.
Ürün gamımızda, 6 adet temperli zırh çeliği kalitesi bulunuyor: MIL-DTL-12560 Class 1-2-4A, MIL-DTL-46100 ve MIL-DTL-32332 Class 1 standardı muadilleri olarak Miilux Protection 280T, 360T, 440T, 500T, 600T’nin üretimini gerçekleştiriyoruz. 300T’nin ise analiz tasarımını ve dökümünü gerçekleştirdik, geliştirme çalışmalarına devam ediyoruz. Ayrıca MIL-DTL-32332 Class 2 standardı muadili olarak yeni ürün geliştirme çalışmalarımız da sürüyor.
Miilux Protection 280T; tanklar, zırhlı muharebe araçları, zırhlı personel taşıyıcıları gibi araçların tasarımlarında tercih edilen, patlama ve şok dalgalarına karşı dirençli ve yüksek tokluk özelliklerine sahip bir ürün olarak öne çıkıyor. Protection 440T ise zırhlı araçların yan duvarlarında ve tabanlarında delinme, darbe ve patlamaya karşı direnç gerektiren uygulamalarda tercih ediliyor. Protection 500T, zırhlı araçların şekillendirme gerektiren parçalarında yan duvar, tavan ve taret kısımlarında kullanılıyor. Protection 600T ise en yüksek sertliğe sahip ürünümüz. Zırhlı araç üreticileri tarafından kaynak-büküm yapılmadan ve şekillendirilerek eklemeli (add-on) zırh olarak ve tek başına (stand-alone) kullanılıyor.
Araç üstü ekipman, iş makinaları ve madencilik sektörlerinde damper, kova, ataşman ve konveyör gibi aşınmaya dayanıklı ürün tasarımlarında kullanılan Miilux 400-450-500 ürünleriyle aşınmaya dayanıklı çelik üretimine devam ediyoruz. Isıl işlem görmüş yüksek mukavemetli çelikler konusundaki Ar-Ge çalışmalarını da sürdürüyoruz.
MSI Dergisi: Miilux OY Türkiye’nin zırh çeliği ürün ailesi, uluslararası rekabette nasıl bir noktada? Bu ürün ailesini, rekabetin önüne geçiren özellikleri neler?
Yavuz YELDAN: Miilux Kalite ve Müşteri Teknik Hizmetler ekibimiz ve Erdemir Ar-Ge merkezindeki tasarım ve geliştirme ekibimizle her daim müşterilerimize destek olmaya devam ediyoruz. Müşterilerimize sunduğumuz tasarım, geliştirme ve teknik destek hizmetlerimiz; çelik kimyasal analiz tasarımından malzeme seçimine, aşınma hesaplamalarından balistik koruma seviyelerine, atölye desteğinden üretim verimlilik önerilerine kadar bütün geliştirme zincirini kapsıyor.
Miilux Kalite ve Müşteri Teknik Hizmetler ekibimiz, müşterilerimizin sorunsuz bir devreye alma süreci ve üretim geçişi yaşamalarına yardımcı oluyor. Müşterilerimizin şekillendirme veya birleştirmeyle ilgili sorularına yeni üretim teknikleri, ekipman ve diğer konularla ilgili yeni öneriler üzerinden danışmanlık da veriyoruz. Bu süreçte, ürünlerimizin kalitesi, yeni ürün tasarımlarımız ve geliştirdiğimiz ürün tasarımlarıyla fark yaratıyoruz.
Hedef, Bölgesel Tedarikçi Olmak
MSI Dergisi: İhracat faaliyetleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
Yavuz YELDAN: Bugün, Finlandiya ve Polonya lokasyonlarımızdan Almanya, Güney Afrika, Özbekistan, Kore Cumhuriyeti, Ukrayna ve Nijerya gibi ülkelere satışlar gerçekleştiriyoruz. Manisa lokasyonumuzdan henüz yurt dışına satışlara başlamadık.
Önümüzdeki dönemde ise Almanya, Ukrayna, Kore Cumhuriyeti, Birleşik Arap Emirlikleri, Özbekistan, Pakistan, Güney Afrika ve Nijerya gibi ülkelerin ihtiyaçlarını karşılayarak yurt dışı pazarında Türkiye’nin varlığını artırmayı hedefliyoruz.
MSI Dergisi: “Türkiye’nin zırh çeliği ihtiyacının tamamını karşılama” hedefini yakaladıktan sonraki hedefleriniz neler olacak?
Yavuz YELDAN: Ülkemizin stratejik hedefleri doğrultusunda çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz. Söylediğimiz gibi öncelikli hedefimiz, özellikle yurt içi savunma sanayisinin talep ettiği dünya standartlarındaki yeni ürünlerin tamamını karşılayabilmek, ardından bölgesel bir tedarikçi olmak.
MSI Dergisi: Savunma sanayisinde kullanılan zırh çözümleri için seramik zırhlar gibi farklı teknolojiler kullanılıyor. Bu teknolojiler arasında bir rekabet olduğunu söylemek mümkün. Bu tabloya genel anlamda baktığımızda, zırh çeliği, nasıl bir konumda ve gelecekte nasıl bir konumda olacak?
Yavuz YELDAN: Dünyada hızlı teknolojik gelişmeler yaşanıyor. Bu kapsamda zırh sistemleri de her geçen gün gelişiyor. Ancak bu gelişmelerin odağında, daima zırh çelikleri bulunuyor. Yani balistik korumanın temelinde, aslında zırh çeliği bulunuyor. Bununla birlikte hibrit çözümlerle de gerek koruma seviyelerinde gerekse ağırlık konularında artı kazanımlar elde edilebilmesi hedefleniyor. Bizler de bu konularda yerli üreticilerle ve tasarım firmalarıyla görüşmeler yapıyoruz.
MSI Dergisi: Miilux OY Türkiye, gelecekte, bu rekabetin neresinde olacak? Bu gelecek için Ar-Ge ve altyapı yatırımı gibi konularda neler yapıyorsunuz?
Yavuz YELDAN: Miilux Kalite ve Müşteri Teknik Hizmetler ekibimiz ile Erdemir Ar-Ge merkezindeki tasarım ve geliştirme ekibimiz, birbirinden değerli çalışmalara imza atıyor. Miilux’un tecrübesi, sağlam altyapısı ve Ar-Ge yetkinliği ile OYAK’ın gücü, şirketimizi önümüzdeki dönemlerde global anlamda daha güçlü bir yapıya taşıyacaktır.
Miilux OY Türkiye Genel Müdürü Yavuz Yeldan’a, zaman ayırıp sorularımızı cevaplandırdığı ve verdiği bilgiler için, okuyucularımız adına teşekkür ediyoruz.
Miilux Protection Miilux OY’un zırh çelikleri, Miilux Protection markası altında pazara sunuluyor. Bu marka kapsamındaki zırh çelikleri, penetrasyona karşı direnç ve yüksek tokluk özelliklerine sahip. Ürün ailesi içinde, bükülebilir ve kaynaklanabilir zırh çeliklerinin yanı sıra bu özelliklere sahip olmayıp daha yüksek koruma sağlayan seçenekler de bulunuyor. Ürün ailesinin farklı üyeleri; 4-152 mm kalınlıklarında ve 2.500x8.500 mm azami boyutlarda üretilebiliyor. Miilux Protection markası altında yer alan ürünler, şöyle sıralanıyor: · Zırh Çelikleri: o Protection 500 o Protection 280T o Protection 440T o Protection 500T o Protection 600T · Aşınmaya Dirençli Çelikler: o Miilux 400 o Miilux 450 o Miilux 500
