YALTES’in suüstü SYS çözümleri; konsol, kabinet, CSDN ve CSVN gibi alt birimlerin ötesine de geçiyor. Firma, mevcut SYS’lerin modernizasyonu ve onlara yeni sistemlerin entegrasyonu konularında da hizmet veriyor. Ayrıca, kendi SYS çözümünü de geliştirmiş durumda.
YALTES’in suüstü SYS alanındaki faaliyetleri, hem son kullanıcıların hem de Thales’in ihtiyaçları ve tercihleri doğrultusunda ilerliyor. Bu kapsamda yapılan işlerin adı ya da niteliği farklılaşsa da YALTES’in sahip olduğu nitelikli insan kaynağı, birikim, tecrübe ve altyapı, her seferinde başarılı sonuçların alınmasını sağlıyor.
Modernizasyon Faaliyetlerinde 20 Yıllık Tecrübe
YALTES, kurulduğu günden itibaren modernizasyon faaliyetlerinin içinde yer aldı. 2000 yılında YALTES’in öncülü Sinyal AŞ’de göreve başlayan ve bu kapsamda kuruluşundan itibaren YALTES’te görev yapan YALTES Teknik Direktörü Fikrettin Emanet, bu sürecin en yakın tanığı konumunda. Emanet, sürecin başlangıcını söyle anlatıyor: “Sinyal AŞ ve YALTES, 2000-2002 yılları arasında, Thales’in TACTICOS çözümü için taktik resim sergileme yazılım birimlerinin tasarımı ve geliştirilmesinde rol aldı. Bu yazılım birimleri, 2000-2009 yılları arasında hizmete giren her TACTICOS çözümünde görev yaptı.”
YALTES’in modernizasyon alanındaki faaliyetlerinin yoğunlaştığı dönem ise 2018 sonrası oldu. Bu dönemde, 1990-2000 yıllarında hizmete giren TACTICOS tabanlı sistemlerin modernizasyon ihtiyacı ortaya çıktı ve YALTES, Thales bünyesinde bu işi üstlenen birim olarak öne çıktı. YALTES, ilk olarak Bangladeş Deniz Kuvvetlerinin envanterindeki TACTICOS sistemlerinin yazılımlarını, modern donanım ve işletim sistemi üzerinde çalışacak şekilde güncelledi. Başarıyla tamamlanan bu projenin ardından da YALTES, dünya genelinde benzer çalışmaları üstlenmeye başladı.
Entegrasyonda Türkiye’de Başlayan ve İhracata Yönelen Süreç
YALTES’in kuruluşundan sonra üstlendiği projeler arasında, Türk Deniz Kuvvetlerinin platformları için arama, atış kontrol ve navigasyon radarlarının ve IFF, ESM/ECM, Lazer Uyarı, Torpido Atış Kontrol ve PDMS (Point Defence Missile System) hava savunma füze sistemi gibi alt sistemlerin SYS’ye entegre edilmesi yer aldı. İlerleyen süreçte ise son kullanıcı ve tedarik makamlarının tercihleri doğrultusunda, yurt içi projelerinin entegrasyon sorumluluğu, YALTES dışındaki firmalara verildi ve YALTES, projelerde, sistem sağlayıcı rolü ile görev almaya devam etti.
YALTES, yurt içinde yürüttüğü bu çalışmalarla önemli bir birikim ve tecrübe elde etti. Emanet, bu birikim ve tecrübeyi şöyle anlatıyor: “YALTES bünyesinde oluşturulan alan uzmanlığı ve donanım ve yazılım birikimi, özellikle SYS projelerinin kritik aşaması olan sistem mühendisliği faaliyetlerinin daha etkin yürütülmesine olanak sağlıyor. YALTES, gerek ister analizi gerek tasarım aşamalarında pozitif katkı verebiliyor. Zaman içinde oluşan proje deneyimi sayesinde YALTES, görev aldığı projelerde; teknik planlama, risk analizi ve risk yönetimi becerisiyle öne çıktı. Çok disiplinli alanlarda sahip olduğu birikim sayesinde ise projenin herhangi bir aşamasında ortaya çıkacak performans, operasyonel kullanım veya lojistik destek alanlarındaki sorunlara, hızlı çözüm alternatifi üretebilir hale geldi.”
YALTES’in sistem mühendisliği ve entegrasyon alanındaki kabiliyetleri, 2018 yılından itibaren, üstlendiği modernizasyon faaliyetlerinde bir araya geldi ve firmayı, bu sefer ihracat projelerinde, yeniden entegratör rolüne getirdi. Bangladeş için yürütülen modernizasyon çalışması sırasında, yeni navigasyon radarlarının entegre edilmesi ihtiyacı ortaya çıkınca, bu entegrasyonu YALTES üstlendi. YALTES, benzer modernizasyon çalışmalarında da Thales’in öne çıkan birimi haline geldi.
YALTES’ten SYS Çözümü: YMMS
YALTES, aynı zamanda kendi SYS çözümü olan bir firma. YALTES Görev Yönetim Sistemi (YALTES Mission Management System / YMMS), düşük tonajlı platformlar için geliştirildi. Java tabanlı ve açık mimarili bir sistem olan YMMS, Thales tarafından dünya genelinde pazarlanıyor.
Emanet, YALTES’in elde ettiği birikim ve tecrübeyi, “SYS dünyasına baktığımızda, YALTES, hem eski ve yeni nesil sistemler üzerinde çalışabilen hem de kendi ürününe sahip bir firma olarak öne çıkıyor.” şeklinde özetliyor. Firmanın bu noktaya ulaşmasındaki ana etmenlerden birini ise şöyle açıklıyor: “Çoğu firmada, teknik personel, alan uzmanlığına sahip asker kökenli personelden uzak. Bizde ise Deniz Kuvvetleri Komutanlığında her kademede çalışmış arkadaşlarımız var ve bu arkadaşlarımız, tüm teknik ekibimize destek verebilir durumda.”
