ARMSTO, Konnektör Alanında Küresel Bir Oyuncu Olmak için Yola Çıktı
Türk savunma ve havacılık sektörü gelişimini ve büyümesini sürdürdükçe, sektöre yatırım yapan oyuncuların sayısı da artmaya devam ediyor. Bu zincirin en son halkalarından biri, Kasım ayında sektöre merhaba diyen ARMSTO oldu. Kuzu Grup’un gücünü arkasına alarak yola çıkan ARMSTO, bilinen ve göz önünde olan bir faaliyet alanını tercih etmek yerine, konnektör gibi daha derinlerdeki bir alana odaklandı. Bu sayımızın kapak dosyasına konuk ettiğimiz ARMSTO’nun neden konnektör tasarımına ve üretimine odaklandığını ve gelecek hedeflerini, ARMSTO Yönetim Kurulu Başkanı Vefa Kuzu ile konuştuk.

Aynı zamanda Kuzu Grup Yönetim Kurulu Üyesi de olan Kuzu, yatırım yapmak için neden bu alanı tercih ettiklerini şu sözlerle anlattı: “Konnektör alanında çalışmak, bizim için çok önemli 2 temel kriteri sağlayan bir iş alanı haline geldi. Birincisi, Türk savunma ve havacılık sanayisinin ihtiyaç duyduğu kritik bir bileşeni, yerli ve milli olarak sağlamak. İkincisi de Türkiye’de üretim yapılmayan bir alana girmek. Böylece çalışmalarımızı hızlandırdık ve bugünlere geldik.”
Kuzu, yatırım yapacakları alanı seçmeden önce, ince eleyip sık dokuduklarının altını çizdi: “Sektörün önde gelen isimleriyle, sektörün mevcut durumunu ve geleceğini değerlendirdiğimiz sohbetler ve toplantılar yaptık. Tüm bu çalışmaların ve temasların sonucunda, öne çıkan konulardan biri de konnektörler oldu. Konnektör alanını, her yönüyle inceledik; “Neler yapabiliriz?”, “Bunları nasıl yapabiliriz?” gibi konulara kafa yorduk. Son 3 yılda da bu doğrultuda, bir yandan planlama faaliyetleri bir yandan da Ar-Ge faaliyetleri yürüttük. Bu sürecin sonunda da 4 Kasım’da, ARMSTO’nun kuruluşunu gerçekleştirdik.”
ARMSTO, ilk olarak mikro-D konnektörlere odaklandı. Firmanın ürettiği prototip ürünler, sektörün önde gelen oyuncuları tarafından tabi tutuldukları testlerden başarıyla geçmiş durumda.
Firmanın bu konnektörlerin seri üretimini yapacağı tesisinin de çok yakında hizmete girmesi bekleniyor. İlk aşamada yaklaşık 250 kişinin çalışacağı bu tesisin, 2 yıl sonra, yaklaşık 800 kişilik bir istihdam yaratması hedefleniyor.
3 vardiya olarak çalışıldığında, aylık ortalama 100.000 adet konnektör üretebilecek kapasitedeki bu tesiste, yıllık 1.200.000 adetlik bir üretim hacmine ulaşılması ve ilk etapta Türkiye’nin ihtiyaçlarının karşılanması öngörülüyor. 5 yıl kadar sonra ise gündemde, yapılacak yatırımlarla birlikte aylık üretim kapasitesinin yaklaşık 300.000 adede ulaştırılması ve 200 milyon dolarlık bir ciro elde edilmesi yer alıyor.
İlk etapta 64 farklı çeşit mikro-D konnektör üretmeyi planlayan ARMSTO’nun hedefinde, özel ihtiyaçları karşılayacak konnektörleri de tasarlayıp üretmek ve devamında da nano-D konnektörler var.
Kaliteli ürünleri, 3-4 hafta gibi kısa sürelerde ve maliyet-etkin olarak teslim edebilmeyi hedefleyen ARMSTO, bu sayede hem yurt içinde hem de yurt dışında rekabette öne çıkmanın hesaplarını yapıyor.
Yerlilik konusunda da çok iddialı olan ARMSTO, herhangi bir açık ya da gizli ambargodan etkilenmeyecek bir tedarik zinciri kurmaya ve yüzde 100 yerliliğe odaklanmış durumda. Kısa sürede, konnektör alanında dünyanın sayılı şirketlerinden biri olmak için kolları sıvayan ARMSTO, başlangıçta savunma ve havacılık sektörüne hizmet vermeyi; ilerleyen zaman içerisinde ise sivil pazarlara da açılmayı planlıyor.

Türk Savunma ve Havacılık Sektörünün 2022 İhracat Verileri Açıklandı: Sektör İhracata Baykar ile Kanatlandı
Türk savunma ve havacılık sanayisi, ihracattaki yükselişini, 2022 yılında da sürdürdü. Türkiye İhracatçılar Meclisinin (TİM) 2 Ocak’ta açıkladığı verilere göre, sektör, geçtiğimiz yıl, 4 milyar 396 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi ve kendi rekorunu geliştirdi. Geçtiğimiz yıl Türkiye’nin toplam ihracatı ise 254 milyar 209 milyon dolar oldu. Türkiye’nin toplam ihracatı, bir önceki yıla göre yüzde 12,9 artarken savunma ve havacılık sektörünün ihracat artış oranı ise yüzde 36,9 oldu. Bu oranla sektör, tüm sektörler arasında ihracatını en çok arttıran 2. sektör olmayı da başardı.
Savunma ve havacılık sektörü, kg başına ihracat alanında da tüm sektörler arasında 2. sırada yer aldı. Savunma ve Havacılık Sanayi İhracatçıları Birliği (SSI) tarafından açıklanan verilere göre, sektörün 2022 yılında kg başına ihracat rakamı, 57,5 dolar olarak gerçekleşti ve bir önceki yılın 50,63 dolar/kg olan rakamı aşılmış oldu.
TİM ve SSI, Türk savunma ve havacılık sektörünün 2022 yılı ihracatına ilişkin genel rakamları açıklarken bu ihracatı yapan kuruluşlardan sadece Baykar kamuoyuyla bilgi paylaştı. Baykar, 2 Ocak’ta, “Rakamlarla Baykar 2022” başlığıyla yaptığı açıklamada, 2022 yılında gerçekleştirdiği ihracatı, 1,18 milyar dolar olarak duyurdu. Böylece Baykar’ın, sektörün 2022 ihracatının yaklaşık dörtte birini tek başına gerçekleştirmiş olduğunu ve 2022’de 18 ülke ile yeni ihracat sözleşmesi imzaladığını öğrendik.
MSI Dergisi olarak, hazırlayacağımız haber için bilgi toplayabilmek amacıyla sektörün önde gelen ve geçtiğimiz yıllarda ihracat rakamlarıyla öne çıkan kuruluşlarına, 2022 ihracatlarıyla ilgili sorular ilettik. Bunlar arasında, bu haberin yazıldığı tarihe kadar dönüş yapan tek firma ise BMC oldu. BMC tarafından iletilen bilgilere göre, firma, kara araçları alanında yapılan toplam ihracatın yarıdan fazlasını tek başına gerçekleştirdi.
Bu süreçte, Baykar dışındaki hiçbir kurum ve kuruluşun ihracat rakamlarına dair bir açıklama yapmaması ve bizim sorduğumuz soruları yanıtsız bırakması ise tabir yerindeyse “garip” oldu.
Baykar dışında tek ihracat verisi, o da geçtiğimiz Aralık ayı içerisinde, yine BMC’den geldi. BMC’nin kamuoyu ile paylaştığı bilgiler ışığında, SSI’nın derlediği 2022 yılının Ocak-Kasım verilerine göre, Türk kara aracı üreticileri toplam 428 milyon dolarlık ihracat yaptı. BMC ise bu ihracatın yaklaşık yüzde 45’ini gerçekleştirdiğini; kara aracı üreticileri arasında 1., tüm savunma ve havacılık sanayisi kuruluşları arasında ise 5. sırada yer aldığını açıklamıştı.
Bu verilerin Aralık ayı sonundaki durumuna ilişkin resmi bir bilgiye henüz ulaşamadığımızı da belirtelim.

Ülkeler Arası İlişkilerde Kritik Aktörler: AMAC Üyesi Askeri Ataşeler
Söze ihracatla ve sektörün ihracat faaliyetlerinde önemli rolü olan paydaşlarından biriyle, Türkiye’de görev yapan yabancı ülke askeri ataşeleri ve onları çatısı altında toplayan Ankara Askeri Ataşeler Birliği AMAC (Ankara Military Attaché Corps) ile devam edelim. Bu sayımıza konuk olan AMAC Başkanı ve aynı zamanda Avusturya Savunma Ataşesi Kurmay Albay Thomas Rapatz ile söyleşimizde de AMAC’ın, genel olarak ülkeler arası ilişkilerde oynadığı rolü net bir şekilde görebiliyoruz.
Konuya sektör odağında yaklaşacak olursak sektörün çok büyük bir kesiminin, uzunca bir süre AMAC camiası ile iletişime hiç önem vermediğini; hatta bu camianın varlığından bile haberdar olmadığını görüyoruz. Türk savunma ve havacılık sektörü, AMAC üyelerine ve temsil ettikleri taraflara uzunca bir süre gereken önemi vermemiş olsa da AMAC camiası, sektörün faaliyetlerini çok yakından izledi ve izlemeye de devam ediyor. 23 Kasım 2022’de AMAC Başkanı olarak seçilen Kurmay Albay Rapatz, sektörün gelişimini ve ihracat faaliyetlerini yakından takip ettiklerini şu şekilde ifade ediyor: “Sektörün ihracatı, son dönemde önemli bir gelişim gösterdi ve art arda rekorlar kırmaya başladı. Tüm bu gelişmeleri izlemek ve bunları ülkesine rapor etmek, her askeri ataşe için önemli bir görev. Bu bilgi paylaşımı, aynı zamanda ikili iş ilişkilerinin gelişimine de katkı sağlıyor.”
Sektörün AMAC camiasını yeniden keşfetmesi sürecinde, MSI Dergisi ekibinin gösterdiği çabanın ne kadar kritik bir önem taşıdığı, ilgili tüm taraflarca biliniyor. Bu konuda mütevazı olmayacağız. Çünkü bu süreçte, hem MSI Dergisi’nin İngilizce versiyonu MSI TDR’nin hem de AMAC Magazine’in kritik bir rolü var.
AMAC Magazine’in yayın hayatında, dönemin AMAC üst yönetiminin MSI Dergisi ile iş birliği yapılmasına yönelik kararı, talebi ve bu süreçteki desteği doğrultusunda, 2015 yılı itibarıyla yeni bir sayfa açıldı. AMAC Magazine, MSI Dergisi ile başlatılan iş birliği süreciyle birlikte, AMAC camiası ile bu camianın paydaşları arasında kuvvetli bir iletişim köprüsü haline geldi. Bu iş birliğinin öncesinde, yılda tek sayı ve birkaç sayfalık bir içerikle yayınlanan amatör bir dergi görünümünde olan AMAC Magazine, yılda en az 4 sayı yayınlanan ve sadece içeriği ve tasarımıyla değil hedef kitleye dağıtımına kadar tüm kurumsal süreçleri oturmuş, her yönüyle profesyonel bir dergiye dönüştü.
Kurmay Albay Rapatz da söyleşimiz kapsamında, AMAC Magazine’in ve MSI Dergisi’nin taraflar arasındaki iletişimde nasıl bir rol oynadığına şu sözleriyle değindi: “AMAC Magazine ve MSI dergileri, askeri diplomatlara, Türk savunma ve havacılık sektörüyle ilgili ihtiyaç duydukları açık kaynak bilgilerini sistematik olarak sağlayan önemli yayınlar. Sektörü yakından takip etmek, her bir askeri ataşenin görevi. AMAC Magazine ve MSI dergileri de bize güncel gelişmeleri ve bilgileri, çok iyi hazırlanmış bir içerikle sunuyor. AMAC üyesi askeri ataşelerin ülkeleriyle Türkiye ve Türk savunma ve havacılık sanayisi arasındaki ilişki, her bir AMAC üyesinin AMAC Magazine ve MSI dergilerinden aldığı destekten olumlu yönde etkileniyor.”
Kurmay Albay Rapatz’ın, doğrudan Türk savunma ve havacılık sektörüne bir mesaj niteliği taşıyan şu cümleleriyle bu sayıya noktayı koyalım: “Tek bir askeri ataşeyi görmek ve onunla temas kurmak bile iletmek istediğiniz bilgilerin, doğru mevkilere ulaşmasını sağlamak için önemli bir adımdır. Askeri ataşeler ve sektör arasında kurulan her temas, ülkeler arasındaki ikili ilişkilerin daha da ileri gitmesini sağlar.”
Ocak ayının öne çıkan gelişmelerini sizlerle paylaşacağımız Şubat sayısı ile gelecek ay yeniden birlikte olmak dileğiyle.