Türk Milletine Başsağlığı ve Geçmiş Olsun Dileklerimizi İletiyoruz
Bu sayı yayına hazırlandığı sırada, Türkiye olarak, çok büyük bir deprem felaketi ile sarsıldık. 6 Şubat’ta arka arkaya yaşanan Kahramanmaraş merkezli iki büyük deprem karşısında, büyük bir şok yaşadık. Yaşanan bu büyük felakette, Türk savunma ve havacılık sektörü, başta TSKGV firmaları olmak üzere her kesimden paydaşlarıyla çok hızlı bir şekilde tepki verdi ve sektör tarafından bir yardım seferberliği başlatıldı. Dünyanın her yerinden de Türkiye’ye çeşitli yardımlar gönderildi. Başta arama kurtarma ekipleriyle yardıma koşanlar olmak üzere Türkiye’ye yardım eli uzatan tüm ülkelere de Ankara Askeri Ataşeler Birliği AMAC üyeleri aracılığıyla şükran duygularımızı iletiyoruz. Böylesi kayıpların bir daha yaşanmaması temennisiyle Türk milletine başsağlığı ve geçmiş olsun dileklerimizi ileterek, zor da olsa bu sayıya başlayalım.
Bu sayımızın kapağına, cumhuriyet tarihinin en geniş katılımlı Kış Tatbikatı’nı taşıdık. Kars’ta, Şehit İstihkâm Astsubay Kıdemli Üstçavuş İlhan Hamlı Atış ve Tatbikat Alanı’nda, 18 Ocak-2 Şubat tarihlerinde düzenlenen Kış Tatbikatı-2023’e, 17 ülkeden unsurlar ve gözlemciler katıldı. 189’u yabancı olmak üzere 2.113 personelin görev yaptığı tatbikatta, 43 farklı tipte 651 zırhlı araç ve 28 farklı tipte 865 silah kullanıldı. Kış Tatbikatı-2023’te ilk defa kullanılan çeşitli silah ve teçhizat arasında, özellikle insansız araçlar dikkat çekti. Tatbikatta ilk kez kullanılan insansız araçlar arasında, İHA’lar çoğunluktaydı.
2023, Sektör Açısından Kritik Dönüm Noktalarına Sahne Olacak
Cumhuriyetimizin 100. yılına denk gelen bir IDEF fuarında sahneye çıkmaya hazırlanan Türk savunma ve havacılık sektörü açısından bu yılın nasıl geçeceğinin ip uçlarını, Savunma Sanayii Başkanlığının 8 Ocak tarihinde açıkladığı 2023 yılı ana hedeflerinde görmek mümkün. Açıklanan hedeflerde; hava, kara, deniz, uzay ve iç güvenlik alanlarındaki 27 farklı proje yer alıyor. Özellikle hava tarafındaki projelerde kritik sınavlardan geçecek sektörü bekleyen gelişmeler arasında; Milli Muharip Uçak’ın hangardan çıkarılması, Jet Eğitim ve Hafif Taarruz Uçağı HÜRJET’in ilk uçuşunun gerçekleştirilmesi ve KIZILELMA’nın uçuş ve manevra testlerinin ve mühimmat entegrasyonun yapılması ile Özgür Projesi kapsamında aviyonik modernizasyonu tamamlanacak ilk F-16’ların teslim edilmesi öne çıkıyor.
Deniz tarafında ise sektör; Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemisi ANADOLU’nun hizmete girmesi, Denizde İkmal Muharebe Destek Gemisi (DİMDEG) DERYA’nın teslim edilmesi, İSTİF Sınıfı Fırkateyn projesinin ilk gemisi İSTANBUL’un hizmete girmesi ve Havadan Bağımsız Tahrik Sistemli (REİS Sınıfı) Denizaltı projesinin ilk denizaltısı PİRİREİS’in hizmete girmesi gibi gelişmelere imza atacak.
İlk ALTAY tankının üretiminin tamamlanması başta olmak üzere Zırhlı Amfibi Hücum Aracı’nın (ZAHA) ilk teslimatının gerçekleştirilmesi ile VURAN ve AMAZON zırhlı araçlarının ilk teslimatının yapılması, kara tarafındaki önemli gelişmeler olacak.
Uzun Menzilli Bölge Hava ve Füze Savunma Sistemi SİPER’in hizmete sunulması ve AKYA Yeni Nesil Ağır Sınıf Torpidosu’nun seri üretimine başlanmasının yanı sıra ŞİMŞEK Yüksek Hızlı Hedef Uçak Sistemi’nden türetilen seyir füzesi konfigürasyonunun teslimatlarına başlanması da silah sistemleri alanındaki kritik gelişmeler olarak göze çarpıyor.
Teslimatların öne çıktığı bu zorlu projelerle birlikte kendine güvenini bir üst seviyeye taşıyan sektörün bundan sonraki hedefinde ise ihracat olacak. Özellikle iç pazarın yavaş yavaş sınırlarına ulaşmaya başlaması ile ihracat, bundan sonrası için tercih değil bir zorunluluk olarak sektörün karşısına çıkacak.
Hedef Sürdürülebilir İhracat Olmalı
Bu sayımıza konuk olan GLOMAS CEO’su Bülent Batmaca, sektörün yakından tanıdığı bir isim. 1996 yılı itibariyle sektörün farklı paydaşlarında; pazarlama, satış, proje yönetimi, satın alma ve kurumsal iletişim gibi alanlarda görevler üstlenen Batmaca ile GLOMAS’ın, özellikle ihracat odağında sektöre sunduğu hizmetleri konuştuk. İhracatın, sadece bir satış türü olduğuna ve “sürdürülebilir” olması gerektiğine dikkat çeken Batmaca, 2 soruya ve cevaplarına odaklanıyor. Bu soruların ilki: “Sektör, ihracat faaliyetlerini, “sürdürülebilir ihracat” noktasına ulaşmayı sağlayacak şekilde yürütebiliyor mu?” İkincisi ise “İhracat faaliyetleri, sektörün tamamına, özellikle KOBİ seviyesine kadar yayılmış durumda mı?”
Sektörde, sürdürülebilir ihracat yapan kuruluşlar olsa da bunların sayısının yeterli seviyede olmadığını vurgulayan Batmaca, sektörün ihracat faaliyetlerinin farklı seviyelere yeteri kadar yayılmadığını söylüyor.
Bu tabloda, özellikle “yatırım desteği” bulunması konusunda fark yaratmaya odaklanan GLOMAS, ihracat danışmanlığı hizmetiyle sektörün tüm seviyesindeki kuruluşların, sürdürülebilir ihracat yapabilmelerinin yolunu açmayı hedefliyor.
Bitirirken IDEF fuarının tarihiyle ilgili son gelişmelere değinmek istiyoruz. Bir süredir fuarın düzenleneceği tarihte değişiklik olacağına dair duyumlar alıyorduk. Şubat ayının hemen başında ulaştığımız TSKGV kaynakları da bu bilgiyi doğruladı ve fuarın düzenleneceği yeni tarihin, 25-28 Temmuz olarak belirlendiğini söyledi. Ancak bu sayının baskıya hazırlık sürecinde, bu bilgiyi yazılı olarak doğrulatma şansımız olmadı. Bu nedenle elinizde tuttuğunuz bu sayıdaki IDEF fuarı ilanında bir baskı hatası olmadığını ve ilanda hala 9-12 Mayıs tarihlerinin yazıyor olmasının da bu nedenden kaynaklandığını belirterek bu sayıya da noktayı koyalım.
Şubat ayının öne çıkan gelişmelerini sizlerle paylaşacağımız Mart sayısı ile gelecek ay yeniden birlikte olmak dileğiyle.
