Savunma ve havacılık platformlarına yönelik alt sistem ve bileşenler üreten Nero Endüstri’nin yarı iletken sensör üretimi alanında yapmaya hazırlandığı 1,6 milyar liralık yatırım, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla yayınlanan 2443 Sayılı ve 20 Nisan tarihli kararname ile proje bazlı teşvik kapsamına alındı. Özellikle savunma ve havacılık sanayisinde kullanılan kızılötesi ısı sensörleri ve lazer sensörleri gibi yüksek teknoloji gerektiren ürünlerin imalatında kullanılacak olan bu yarı iletkenler, Türkiye’nin bu alandaki dışa bağımlığını da sonlandıracak.
Nero Endüstri’nin, bu alandaki uzmanlığının değerlendirilmesinin ve yeterli görülmesinin ardından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayıyla alınan bu teşvik sayesinde, 300 milyon doların üzerinde bir yatırım yapılacak. Söz konusu yatırım sayesinde kurulacak fabrika ile birlikte Türkiye, bu alandaki kritik teknolojilerin geliştirilmesine ev sahipliği yapacak. Bu fabrikada üretilecek yarı iletken sensörler, savunma ve havacılık sanayisi açısından büyük öneme sahip olan; Kimyasal Biyolojik Radyolojik ve Nükleer (KBRN) Filtrasyon Sistemleri, İnfilak Bastırma Sistemleri, Lazer ve Radar Uyarı Sistemleri gibi ürünlerde kullanılacak. Bu sistemler, birçok kritik işlevi yerine getiriyor:
- Lazer ve Radar Uyarı Sistemleri, radar veya lazer güdümlü füzeleri tespit ederek, karşı tedbir uyguluyor.
- İnfilak Bastırma Sistemleri, zırhlı araçlara yapılan roket ve füze saldırıları neticesinde, araç içindeki patlamayı tespit edip anında söndürebiliyor. Ayrıca, hava ve deniz platformlarının makina ve motor bölmelerinde çıkan yangınlara müdahale edebiliyor.
- KBRN Filtrasyon Sistemleri, KBRN tehditlerini tespit ediyor ve dış ortamdaki kirli havayı filtreleyerek, araç içerisine temiz hava sağlıyor.
İnsan hayatını koruyan bu sistemlerde kullanılan sensörlerin bir kısmı, günümüzde yurt dışından temin ediliyor. Nero Endüstri’nin bu yeni yatırımı, Türk savunma ve havacılık sanayisinin ürünlerindeki yerlilik oranlarının artmasına da katkı sunacak.
Toplam İş Gücü 3.000 Kişiye Çıkacak
300.000 metrekarelik bir alana kurulacak fabrikada ayrıca, savunma ve havacılık sanayisinin yanı sıra şu anda Türkiye’de üretimi olmayan ve otomotiv, beyaz eşya ve cep telefonu gibi sektörlerde kullanılan yarı iletkenler için teknoloji geliştirilmesinin ve bu yarı iletkenlerin üretiminin de önü açılacak. Bu yatırım ile gelecek teknolojilerin merkezinde olması kaçınılmaz olan yarı iletken sensör teknolojisinin dünyadaki 4 büyük ayağından biri Türkiye’de olacak.
Nero Endüstri’nin bu yatırımı ile birlikte, 12 milyar liralık yıllık ithalatın önüne geçilmekle kalmayacak; aynı zamanda yurt dışına yapılacak satışlarla birlikte, ülke ekonomisine, 20 milyar liralık ek gelir de sağlanacak. Yatırımların tamamlanmasının ardından, nitelikli istihdam sayısı 400 kişiye; toplam istihdam sayısı da 3.000 kişiye çıkacak.
Nero Endüstri Yönetim Kurulu Başkanı Alican Ökçün’ün, konu ile ilgili değerlendirmeleri şöyle: “Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın vizyonu ile 18 senede gelinen noktada, ülkemizde onlarca firma, dev yatırım hamleleri yaparak istihdama katkıda bulundu ve yüksek teknolojili ürünlerle birlikte, ekonomimize katma değer sağlamaya başladı. Cumhurbaşkanlığımızın yatırım desteği ile birlikte, Türkiye’nin dev teknoloji atağına ve yerlileştirme çalışmalarına katkımızı sürdüreceğiz. Bu sayede, yarı iletken sensörler, KBRN tespit sistemleri ve infilak bastırma sistemleri ile lazer ve radar uyarı sistemi seri imalat projesinin onayı ile birlikte, mevcut yatırımlarımıza ilave olarak, yaklaşık 1,6 milyar liralık yüksek teknoloji yatırımı yapacağız.

Mümkün olduğunca yerli ve milli teknolojilerden yararlanarak geliştirdiğimiz özgün ürünlerimizdeki, elektronik ve yarı iletken bileşenlerin bir kısmının üretimini, bugüne kadar kendimiz yapamıyorduk. Bu ürünlerin seri üretiminin de Türkiye’de yapılabilmesi, teknoloji seviyemizin yükselmesi ve dışa bağımlılığımızın azalması bakımından önemli bir adım oldu. Ülkemizin gelecek hedefleri doğrultusunda ve dünya devletlerinin yarı iletken sektörlerine yapmakta olduğu milyarlarca dolarlık yeni yatırımları karşısında, Türkiye Cumhuriyeti de büyük bir yatırım hamlesi ile rekabetin önünü açacak bir tesise kavuşacak. Burada aslında en önemli konu, Türkiye’de, yarı iletken alanında, hem ilk kez bu kadar detaylı ve kapsamlı bir yatırım yapılıyor olması hem de bu yatırımın özel sektör eliyle yapılıyor olmasıdır.”
Mevcut Tecrübe, Yarı İletkenlere Taşınıyor
Ökçün, yatırımın ortaya çıkış fikrini, şu şekilde açıkladı: “Doğru savunma sanayi politikaları sayesinde, ülkemizde son 15 yılda yüzlerce savunma sanayisi firması, dünyanın en kaliteli ve en iyi ürünlerini ortaya çıkartmaya başladı. Bu büyük organizasyon sayesinde firmalarımız, medikal gibi sivil sektörler için de kritik ürünler üretmeye ve hizmet vermeye başladı. Nero Endüstri olarak, uluslararası arenada infilak bastırma sistemleri, KBRN filtrasyon sistemleri ve lazer uyarı sistemleri alanlarında önemli işler başardıktan sonra edindiğimiz bilgi, tecrübe ve değerli insan kaynağımız ile yarı iletken alanında büyük bir yatırım yapma gereksinimi gördük.”

Ökçün, yarı iletken konusundaki pazar büyüklüğünü şu şekilde ifade etti: “Bugün itibarıyla yarı iletken sektörü, dünyada 600 milyar dolar büyüklüğe sahip. Ancak daha önemli bir nokta, bu sektörün, aslında 20 trilyon doların üzerinde pazarı bulunan elektronik ürünler ve tüketici ürünleri sektörlerine yön vermesi. Bu yatırım sayesinde, Türkiye’de üniversiteler, firmalar ve kamu kuruluşlarının bir şekilde üretebildiği ya da kavramsal olarak tasarladığı birçok ürün, seri üretim metotları ile üretilecek ve bu ürünler, ölçek ekonomisi sayesinde global pazarlarda önemli bir pay sahibi olacak.
Üniversiteler ile Yeni İş Birlikleri
Ökçün, yatırımın, üniversite sanayi iş birliğine sağlayacağı katkılara da değindi: “Bu yatırım ile üretilecek yarı iletkenler; ülkemizin 2023, 2025 ve 2030 yılı ihracat hedeflerine sağlayacağı katkılar ve global pazarlarda sağlayacağı rekabet gücü açısından kilit ve stratejik ürünler olacak. Bu stratejik ürünlerin seri üretim kabiliyetini kazanmamız ile birlikte, üniversite-sanayi iş birliği kapsamında üniversitelere önemli fonlar aktaracağız. Bu sayede de Türkiye’deki birçok üniversitede yürütmekte olduğumuz ürün geliştirme programlarına, yenilerini ekleyeceğiz. Üniversitelerimizin ve akademisyenlerimizin yeni teknolojiler geliştirmek için kullanacakları altyapı yatırımları ve sarf malzemesi alımları hız kazanacak.”
Nero Endüstri Ekosistemi Büyüyor
Ökçün, yatırımın, Nero Endüstri’nin mevcut ekosistemine katkılarını şöyle özetledi: “Hâlihazırda oldukça geniş bir aileyiz ve 300 kişilik Nero Endüstri çalışanlarının ötesinde, yaklaşık 1.000 kişilik bir tedarikçi ekosistemimiz bulunuyor. Bu yeni yatırım sayesinde ise Ar-Ge ve üretim yapan, 400 firmalık yeni bir ekosistem inşa etmeye başladık. Kendini, savunma sanayisinde kanıtlamış 10’un üzerinde firma ile ön protokollerimizi tamamladık.”
Yatırımın Kısa Vadede Türkiye’ye Katkıları
Ökçün, yatırımın kısa vadede Türkiye’ye katkılarını şu şekilde özetledi: “Gerçekleştirilecek yatırım sayesinde, yerli teknolojilerin önemi ve kritikliği konusunda, farkındalığın artması da sağlanacak. İthal veya düşük teknolojili ürünler ile rekabet avantajı yakalanacak. Ayrıca, kamu alım garantisi gibi çeşitli mekanizmaların hayata geçirilmesi ile ithalatın da önü kesilecek. Bu kapsamda, ekonomik iyileşmelerin getireceği yüksek teknoloji geliştirme motivasyonu da yatırımın tamamlanmasında kaldıraç etkisi yaratacak.
Nero Endüstri, hâlihazırda, roket ve füze saldırılarında askerlerin hayatını kurtarabilen tek teknoloji olan infilak bastırma sistemlerini, %90’in üzerinde yerlilik oranı ile üretiyor. Yapılacak yatırım sayesinde, bu sistemlerin sensörlerinin de yurt içinde üretilmesiyle birlikte, kritik bileşenlerde yurt dışına bağımlılık ortadan kalkacak. Böylece hem ülkemizin hem de dost ve müttefik ülkelerin silahlı kuvvetleri ve güvenlik güçleri tarafından kullanılacak binlerce zırhlı araca daha bu sistemler entegre edilebilecek ya da envanterdeki araçlar, bu sistemlerle modernize edilerek daha güvenli hale getirilebilecek. Aynı şekilde, lazer uyarı sistemleri ve KBRN filtrasyon sistemleri gibi diğer kritik teknolojilerin de yerli kaynaklardan temin edilmesinin önü açılacak.”

Yatırımın Orta Vadede Türkiye’ye Katkıları
Ökçün, yatırımın orta vadedeki katkıları hakkında ise şunları söyledi: “Yatırım kapsamında inşa edilecek fabrikada, yıllık 100 milyon adedin üzerinde yarı iletken sensör imalatı yapılabilecek. Günümüzde, ülkelerin bağımsızlığının temeli olan, teknoloji bağımsızlığı kazanılacak. Yabancı ülkelerin, son kullanıcı lisansları ile engelleyebildiği projelerin önündeki engeller de kaldırılmış olacak. Özel sektör ve kamu iş birliği ile yapılan bu gibi projeler, çok daha hızlı ticarileşmeye ve istihdam artışına olanak sağlayacak.”
Nero Endüstri, üreteceği yarı iletken sensörleri, kendi özgün ürünleri olan;
- ARES İnfilak Bastırma ve Yangın Söndürme Sistemleri,
- MARS KBRN Filtrasyon Sistemleri ve KBRN Algılama Sistemleri
- UMAY Lazer Tespit ve Sis Havanı Sistemlerinin dedektörlerinin üretiminde de kullanacak.
Tablo 1. Cumhurbaşkanlığı Kararnamesine Göre, Yatırım Süresi Sonunda Üretilmesi Planlanan Ürünler ve Üretime İlişkin Kapasiteler
Ürün | Kapasite (Adet/Yıl) |
Sensör | 102.030.000 |
Lazer/Radar Tehdit Algılama ve Uyarı Sistemi | 5.500 |
KBRN Filtrasyon Sistemleri | 3.000 |
İnfilak Bastırma Sistemleri | 32.000 |
ARES, İnfilak Bastırma ve Yangın Söndürme Sistemleri
Nero Endüstri’nin özgün olarak geliştirdiği ARES İnfilak Bastırma ve Yangın Söndürme Sistemleri’nin en kritik bileşenlerinden birisi de bu sistemlerin, yangın ve infilakları algılamak için kullandığı; UV/IR optik dedektörler. Bu dedektörler, öncelikle 3 milisaniyeden kısa sürede tespit ettiği ısı ve ışık kaynağının, gerçek bir yangın olup olmadığına karar veriyor. Dedektör, araç içerisinde, gerçek bir yangın veya patlama olduğunu tespit etmesi hâlinde, bunu sistemin kontrol ünitesine iletiyor. Bu dedektörlerin gerçek ya da sahte herhangi bir durumu algılaması halinde, gerekli kararı verip bu durumu kontrol ünitesine iletmesi ise ve kontrol kutusunun karar vermesi sadece 7 milisaniye sürüyor.
Dünya üzerinde 22 farklı ülkede kullanılmakta olan ARES sistemleri, mayın patlamalarının, yanıcı ve yakıcı tehlikeli maddelerin, akaryakıt yangınlarının, RPG-6 ve RPG-7 gibi omuzdan ateşlenen güdümsüz tanksavar roketleri ile güdümlü tanksavar füzelerinin (ATGM) veya diğer herhangi bir zırh delici mühimmatın neden olduğu patlamaları bastırabiliyor.
Nero Endüstri bünyesinde geliştirilen bu sistemler; dedektörlerin yanı sıra kontrol üniteleri ve söndürücü tüplerden oluşuyor. Bunlardan kontrol ünitesi, dedektörlerden gelen sinyali işleyerek ve araç içerisindeki piroteknik tüpleri çalıştırarak, yangın ve patlamanın, araç içerisindeki personel veya alt sistemler zarar görmeden önce bertaraf edilmesini sağlıyor. ARES sisteminin, patlamayı bastırması ise 250 milisaniyeden kısa sürüyor. Piroteknik tüpler içerisinde, yangını söndürmek için insan sağlığına zararı olmayan; FM200 gazları, HFC 227 EA gazı ve HFC 236 FA gazı kullanılıyor. Yatay silindirlerde; AFFF (Aqueous Film-Forming Foam) türü sıvı yangın söndürücüler bulunuyor. Çalışmalarını, insan sağlığı ve can güvenliğini daima ön planda tutarak yürüten Nero Endüstri’de, tüpler içerisinde kullanılan gazın konsantrasyon seviyesi, dağılım hızı ve tüplerin konumu, her projeye özel olarak analiz ediliyor ve insan sağlığını tehlikeye atmayacak çözümler geliştiriliyor. EMI / EMC standartları ile uyumlu olan bu ürünler, aynı zamanda MIL-STD-461F ve MIL-STD-810G sertifikalarına da sahip.
Kara platformlarına yönelik olarak geliştirilen ARES İnfilak Bastırma Sistemleri; ana muharebe tankları, zırhlı muharebe araçları, zırhlı personel taşıyıcılar, taktik tekerlekli zırhlı araçlar, mayına karşı dayanıklı araçlar ve kundağı motorlu obüsler gibi zırhlı araçların yanı sıra lojistik maksatlı olanlar da dahil olmak üzere, her türlü kara aracına entegre edilebiliyor. Ayrıca ARES sistemleri, aracın personel bölmesi, mühimmat bölmesi, araç gövdesi, motor bölmesi, lastik ve yakıt tankı bölmelerine uygulanabiliyor.


MARS KBRN Filtrasyon Sistemleri
Yeni yapılacak yatırım sayesinde, Nero Endüstri’nin MARS KBRN Filtrasyon Sistemleri’nde kullanılmakta olan dedektörlerin de bileşenleri üretilebilecek.
MARS sistemleri içerisinde; KBRN Filtrasyon Sistemleri, KBRN Algılama Sistemleri ve BOREAS Meteroloji İstasyonu Sistemleri adı altında 3 farklı çözüm yer alıyor.
MARS KBRN Filtrasyon sistemleri, araç dışındaki kirli havayı, bir fan vasıtasıyla çekerek sırası ile farklı filtrelerden geçiriyor. Bu filtrelerin her birinde de havadaki; radyolojik, nükleer, biyolojik ve kimyasal tehditler, sırası ile ayıklanıyor. Böylelikle araç mürettebatı ve varsa yolcular, dışarıda bulunan her tür KBRN tehdidine karşı korunuyor.

Nero Endüstri’nin bu alandaki en yeni ürünü olan KBRN Tespit Sistemi ise dâhili sensörleri ile biyolojik tehditleri ve radyolojik tehditleri algılayabilen kompakt bir ürün. Kullanıcı ayrıca, ürün üzerinde yer alan 6 adet bağlantı noktasına, farklı gaz dedektörleri takarak cihaza kimyasal tehditleri , biyolojik ve nükleer tehditler tespit edebilme kabiliyeti de kazandırabiliyor. Bu algılama sisteminin getirmiş olduğu yeniliklerden Cep Tipi Dozimetre ise gama ve X ışını radyasyonunu ölçmeye yarıyor ve 140 gram ağırlığı ile personel tarafından taşınabiliyor. 2 kilogramlık ağırlığa sahip Radyasyon Dedektörü de daha çok araçlarda kullanılıyor ve belirli bir hassasiyete kadar radyasyon kaynağının yönünü gösteriyor. Taşınabilir Gama Işını Dedektörü, 0,1 ila 20 Sievert/saat aralığında şiddete sahip gama ışınlarını tespit ediyor.
BOREAS ise, küçük bir meteoroloji istasyonu vazifesi görerek atmosferik olayları takip ediyor ve olası bir KBRN saldırısının, mevcut hava koşulları ile nereye doğru yayılabileceğine yönelik tahminler sunuyor.

UMAY Lazer Tespit ve Sis Havanı Sistemleri
Nero Endüstri, yatırımları neticesinde kazanacağı yeni altyapılarda, UMAY Lazer Tespit ve Sis HavanıSistemleri’nin dedektörlerine ilişkin bileşenleri de üretebilecek.
UMAY, geniş algılama spektrumu ve düşük maliyeti ile sadece ana muharebe tanklarını değil her türlü zırhlı kara aracını koruyabilecek bir Lazer Tespit ve Sis Havanı Sistemi olarak öne çıkıyor. Araç üzerine güdümlü lazer silahlarından bir lazer sinyali yönlendirildiğinde, UMAY’ın Lazer Tehdit Algılama Sensörleri, bunu 10 ila 50 milisaniye arasında bir sürede tespit ederek, gerekli bilgiyi Kontrol Ünitesi’ne iletiyor. Kontrol Ünitesi ise bir sonraki 50 milisaniye içerisinde, lazer tehdidini tanımlayarak NATO standartlarına göre sınıflandırıyor. UMAY, eğer otomatik modda çalışıyorsa sistem, sonraki 400 milisaniye içerisinde karar vererek gerekli tedbirleri alarak ya kendi bünyesinde bulunan sis havanlarını devreye sokuyor ya da araç sınıf ve durumuna bağlı olarak mevcut araç kulesine, %1 sapma açısı olacak şekilde lazer tehdidine otomatik yönelme talimatı veriyor. Dolayısıyla lazer tehdidinin ortaya çıktığı andan itibaren, yarım saniye içerisinde gerekli tedbirler can ve mal güvenliği için alınmış oluyor.
UMAY’ın, yatay eksende 90, 180 derece ve 360 derece görüş açısına sahip LW90, LW180 ve LW360 lazer tehdit algılama sensörlerinin çözünürlük hassasiyeti, ±15 derece. Ayrıca Nero Endüstri, yeni geliştirdiği yüksek teknolojiye sahip LW1000 serisi lazer sensörleri ile algılama çözünürlük hassasiyetini ±1 dereceye düşürerek yüksek hassasiyette algılama sağlıyor.

Bu sensörler, araç boyutlarına ve geometrisine göre optimize edilerek, algılama kapasitesinin en yüksek olacağı yerlere yerleştiriliyor. Sensörler, dikey eksende ise standart olarak, -5 ila +80 derece aralığında bir görüş açısına sahip. Bununla birlikte, kullanıcı isteklerine bağlı olarak, görüş açısı -5 ila + 90 derece aralığını kapsayacak şekilde genişletilebiliyor. Bu durumda, üst yarı kürede hiçbir kör noktası kalmayan UMAY entegre edilmiş bir araç; taarruz uçakları, taarruz helikopterleri ya da İHA’lar tarafından yapılabilecek bir lazer aydınlatmasını da kolaylıkla algılayabiliyor.
UMAY, başta güdümlü tanksavar füzeleri olmak üzere, pek çok farklı tehdide karşı koruma sağlıyor. Lazer Tehdit Algılama Sensörleri, Kontrol Ünitesi ve Sis Havanları olmak üzere, 3 ana bileşenden oluşan sistem, araç üzerine farklı maksatlarla yönlendirilmiş lazer tehdit sinyallerini algılayarak sınıflandırıyor ve araç komutanını bu konuda bilgilendiriyor. Ürün istenirse entegre sis havanlarını, tehdidin bulunduğu yöne doğru otomatik olarak ateşleyerek, tehdit ile araç arasında bir sis perdesi yaratıyor ve hem aracın görünmesini engelliyor hem de lazerin araç ile temasını kesiyor.
Askeri maksatlı lazer sistemleri, kullanım amaçlarına göre, NATO kütüphanesinde kayıtlı tüm dalga boylarında çalışıyor. UMAY’ın ise farklı lazer tiplerini tanımasını sağlayan, oldukça geniş ve dâhili bir kütüphanesi bulunuyor. Sistem, bu kütüphane sayesinde, araç üzerine yönlendirilen lazerin dalga boyunu analiz ederek sınıflandırıyor ve araç komutanının tehdide yönelik olarak daha sağlıklı karar almasını sağlıyor. Ayrıca sistemin, daha sonradan piyasaya çıkabilecek lazer tehditlerine karşı kendi kütüphanesini sınırsız güncelleme opsiyonu da bulunuyor.
Proje Bazlı Teşvik Sistemi Nedir, Destek Kapsamı Nedir?
7 Eylül 2016 Tarihli ve 6745 Sayılı Kanun’un 80’inci maddesinde yer alan ifadeye göre, kalkınma planları ve yıllık programlarda öngörülen hedefler doğrultusunda;
- Türkiye’nin, mevcut veya gelecekte ortaya çıkabilecek ihtiyaçlarını karşılama,
- Arz güvenliğini sağlama,
- Dışa bağımlılığını azaltma,
- Teknolojik dönüşümü sağlama ve
- Yenilikçi, AR-GE yoğun ve katma değeri yüksek olma
niteliklerine ayrı ayrı ya da birlikte sahip olan yatırımlar, Cumhurbaşkanı’nın onayı doğrultusunda, proje bazlı olarak desteklenebiliyor.
Nero Endüstri’nin, Teşvik Kapsamında Alacağı Destekler
Cumhurbaşkanlığının 2443 Sayılı ve 20 Nisan tarihli kararnamesine göre, Nero Endüstri’nin yapacağı yeni yatırım için alacağı destekler, şu şekilde sıralanıyor:
- Gümrük vergisi muafiyeti
- KDV istisnası
- KDV iadesi
- Vergi indirimi
- Sigorta primi işveren hissesi desteği
- Gelir vergisi stopajı desteği
- Nitelikli personel için ücret desteği
- Yatırım kredisi için faiz ve/veya kâr payı desteği
- Enerji harcamaları desteği
- Yatırım yeri tahsisi