Ana Sayfa Manşet Nurol Teknoloji Genel Müdürü Selim BAYBAŞ: “Nurol Teknoloji ailesi olarak, ‘İyileri Koruma’ misyonumuza, şimdi olduğu gibi önümüzdeki süreçte de devam edeceğiz.”

Nurol Teknoloji Genel Müdürü Selim BAYBAŞ: “Nurol Teknoloji ailesi olarak, ‘İyileri Koruma’ misyonumuza, şimdi olduğu gibi önümüzdeki süreçte de devam edeceğiz.”

Balistik koruma, tehditlerin sürekli değiştiği ve geliştiği, diğer yandan çatışmaların da arttığı günümüzde, kritik teknoloji alanlarından biri haline geldi. Nurol Teknoloji, bu ortamda; kendi malzemelerini ve süreçlerini geliştiren ve yüksek üretim kapasitesiyle ihtiyaçlara hızlı çözümler sağlayan bir firma olarak öne çıkıyor. Nurol Teknoloji Genel Müdürü Selim Baybaş, firmanın sahip olduğu teknolojiyi ve güncel faaliyetlerine yönelik sorularımızı cevaplandırdı.

MSI Dergisi: Son dönemde dünya genelinde yaşanan çatışmalar, balistik koruma çözümlerinin önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Nurol Teknoloji, bu ortamda, hangi özellikleriyle rekabette öne çıkıyor?

Selim BAYBAŞ: Nurol Teknoloji olarak sahip olduğumuz teknolojik makine altyapısı, birikim ve uzmanlık (know–how) ve alanında kalifiye çalışanlarla dünyada balistik çözümler üreten şirketler arasında çok önemli ve hatırı sayılır bir konumda olduğumuzu, gururla söyleyerek başlamak istiyorum.

Sadece kendi ürettiği balistik seramikleri kullanan, dünyanın sayılı balistik çözüm üreticilerinden biriyiz. Her seviyedeki balistik sert plaka, kalkan paneli, araç platformları zırh paneli ürünlerimizle yüksek performansı maliyet-etkin olarak sunuyoruz. Başta kendi güvenlik güçlerimizin olmak üzere, dünyada genelindeki dost ve müttefik ülkelerin ihtiyacı olan alümina, silisyum karbür ve bor karbür gibi ileri teknolojik balistik seramikleri ve hibrit balistik koruyucu zırh çözümlerini, Ankara’daki üretim tesislerimizde, tek çatı altında üretiyoruz.

Nurol Teknoloji’nin balistik zırhları, koruma seviyelerini testlerde de gösteriyor.

Bunların yanında, dünyanın önde gelen önemli balistik çözüm üreticilerinin ihtiyaçlarına göre tasarlayıp ürettiğimiz özel balistik seramik çözümleri de geliştiriyoruz.

Üretim kapasitemizin büyüklüğünü sağlayan özgün bir sinterleme metoduna sahibiz. Yüksek teknoloji ürünü fırınlarımızda, 2.300˚C’lere varan sıcaklıklarda, vakum ve inert gaz atmosferlerinde sinterleme işlemi yapıyoruz. Bu sayede birinci sınıf mekanik özellikte bor karbür ve silisyum karbür seramik zırhlar elde ediyoruz. 1.700˚C sıcaklığa ulaşabilen açık atmosfer fırınlarımızda ise alüminyum oksit zırh plakaları üretiyoruz ve müşterilerimize, geniş bir seçim yelpazesi sunuyoruz. %100 yerli sermaye ile yaptığımız yatırımlar ve Ar-Ge faaliyetleri ile her geçen gün kapasitemizi ve teknolojimizi arttırmaya devam ediyoruz.

Dünyada fark yaratan seramik üretim kabiliyetimizin yanında, kompozit zırh üretim kabiliyetimizle de müşterilerinizin ihtiyaçlarına cevap verebiliyoruz. Sahip olduğumuz otoklav fırınlarında sıcaklık, basınç ve vakum parametrelerini aynı anda uyguluyoruz ve kompleks şekilli seramikleri, kompozit kumaşlar ile güçlü şekilde bir araya getiriyoruz.

Temel seviyede ham maddeleri, kendi reçetelerimizi kullanarak balistik seramiği tozları haline getiriyoruz. Bu sayede de tedarik ettiğimiz tozlar genel kullanım seviyesinde olduğu için son dönemde devam eden ve savunma sanayisi ara mamullerine uygulanan çeşitli ambargolardan etkilenmiyoruz. Bu durum bize, dünyadaki tüm ihtiyaç sahiplerine, ürünlerimizi, istedikleri termin tarihleri doğrultusunda, sorunsuz olarak teslim edebilme kabiliyeti de kazandırıyor.

Nurol Teknoloji, hem Türkiye’nin hem de dost ve müttefik ülkelerin güvenlik güçlerine, farklı tehdit seviyelerine karşı koruma sağlayan; balistik göğüs-yan plakaları, balistik el kalkanları ve balistik mobil ve sabit siperlikler tedarik ediyoruz.

Ortaya Çıkan Tehditlere Hızlı Çözümler

MSI Dergisi: Nurol Teknoloji’nin sunduğu ürün ve çözümlerle ilgili son dönemde öne çıkan gelişmeler neler oldu?

Selim BAYBAŞ: Dünya genelinde çatışma ve terör eylemleri, maalesef her geçen gün artıyor. Bundan ülkemiz de yakından etkileniyor. Ülkemizin ve dost ve müttefik ülkelerin güvenlik güçleri, sürekli sahada görev yapıyor ve bu sırada, her türlü tehdide karşı hazırlıklı olmak zorunluluğuyla karşı karşıya kalıyor.

Bu kapsamda, hem ülkemizin hem de dost ve müttefik ülkelerin güvenlik güçlerine, farklı tehdit seviyelerine karşı koruma sağlayan; balistik göğüs-yan plakaları, balistik el kalkanları ve balistik mobil ve sabit siperlikler tedarik ediyoruz. Kara, hava, deniz platformlarında ihtiyaç duyulan balistik zırh sistemlerinin panellerini de üretiyoruz. Ayrıca stratejik önemi olan binaların önlerine ve güvenlik kontrol noktalarında konuşlandırılan balistik güvenlik kulübelerinin ve balistik yaşam-komuta kontrol konteynerlerinin üretimine devam ediyoruz. Bunların yanı sıra silahlı ve silahsız insansız hava araçları (SİHA) için balistik korumalı komuta kontrol konteynerleri projelerimizi de yürütüyoruz.

Nurol Teknoloji, balistik çözümlerinde hem özgün malzemeler hem de özgün süreçler kullanıyor.

MODKOR Hizmete Girdi

MSI Dergisi: Modüler Korugan (MODKOR) ile ilgili çalışmalarınız nasıl ilerliyor?

Selim BAYBAŞ: Personel koruyucu platform çalışmalarımız kapsamında yakın zamanda tasarlayıp geliştirdiğimiz MODKOR’u, son kullanıcılarımızın hizmetine sunduk. Bu ürünümüz, yoğun tehdit potansiyeli taşıyan üs bölgeleri, yol kontrol noktaları ve koruma görevlerinde kullanılabilecek, kolay taşınabilir ve 10-15 dakika içerisinde kurulabilir modüler bir koruma sistemi olarak öne çıkıyor.

Ürünümüzün kinetik enerjili mühimmatlara ve TNT, el bombası gibi patlayıcılara karşı sağladığı korumayı, akredite laboratuvarımızda ve sahada başarı ile kalifiye ettik.

Diğer yandan personel koruyucu ürün gamımızda farklı ürünler tasarlamaya; en hafifini ve en dayanıklısını ihtiyaç sahiplerine ulaştırmaya devam ediyoruz.

Nurol Teknoloji’nin ürünleri, kapsamlı testlerden geçiyor.

Kara Platformları için Azami Koruma Alanı

MSI Dergisi: Kara platformlarına yönelik çalışmalarınızla ilgili hangi noktaları öne çıkartmak istersiniz?

Selim BAYBAŞ: Araç platformu projeleri kapsamında, tanımlanmış gereksinim setlerine uygun olacak şekilde balistik seramikler tasarlıyor ve üretiyoruz. Yüksek teknolojili üretim metotlarıyla bir araya getirdiğimiz seramikler ve kompozit ürünlerle hibrit zırh çözümleri geliştiriyoruz ve bunları, bünyemizde bulunan akredite balistik laboratuvarlarımızda test ediyoruz.

Yurt içinde ve yurt dışında, alanında öncü platform üreticileri ile birlikte ortak tasarım (co-design) ve çözüm ortaklığı modelleriyle çalışıyoruz. Böylece platformlarda, koruma alanlarını azami seviyelere çıkartıyoruz. Bu kapsamda farklı teknik gereksinimlere yönelik uluslararası standartlara uygun çözümler geliştirdik. Bu yıl da stratejik iş birlikleri kapsamında ve “sürdürülebilir balistik koruma” anlayışıyla çalışmalarımızı, seri üretim ve sevkiyatlarımızla devam ettiriyoruz.

Nurol Teknoloji, balistik seramikleri ve hibrit balistik koruyucu zırh çözümlerini, Ankara’daki üretim tesislerinde, tek çatı altında üretiyor.

Türkiye’nin Özgün Deniz Platformları için Balistik Koruma

MSI Dergisi: Nurol Teknoloji, deniz platformlarına yönelik hangi çalışmaları gerçekleştiriyor?

Selim BAYBAŞ: Deniz platformları koruma çözümleri kapsamında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB), ASFAT, STM ve özel tersanelerle birlikte yakın bir çalışma içindeyiz. Tamamladığımız ve yürüttüğümüz balistik koruma zırh projelerimiz kapsamında; ADA sınıfı korvetler, İ sınıfı fırkateynler ve diğer platformlar için çözümler sağlıyoruz.

Nurol Teknoloji, balistik korum çözümlerini farklı boyutlarda ve formlarda sağlayabiliyor.

GÖKBEY’in Koltuk Zırhları Nurol Teknoloji’den

MSI Dergisi: Hava platformlarına yönelik çalışmalarınız var mı?

Selim BAYBAŞ: Hava platformlarının korunmasına yönelik çözümler de ilgi alanımıza giriyor. TUSAŞ’ın GÖKBEY platformunun koltuk zırhlandırması için seçilmiş alt yüklenicisiyiz. Bu projede, zırh tasarımını tamamladık. Projenin, hem mekanik tasarım hem de balistik koruma açısından pek çok zorlayıcı gereksinimini doğrulayacağımız safhaya geçmek için, üretilen prototiple platform entegrasyon denemelerini yapıyoruz.

Diğer taraftan, TUSAŞ’ın diğer hava platformlarının zırhlandırılmasına yönelik projeler için de görüşmelerimiz sürüyor. Burada, özellikle ağır sınıf modern taarruz helikopteri ATAK-2 öne çıkıyor.

Hafiflik anlamında en uygun seramik ve kompozit çözümlerini üretme kabiliyetimizle müşterilerimiz nezdinde yarattığımız güveni, hava platformları koruma çözümleri alanında da sağlamayı hedefliyoruz.

Nurol Teknoloji’nin balistik koruma çözümleri, muharebe sahasında da kendini ispat ediyor.

Sahada Kendini İspat Eden Ürünler

MSI Dergisi: Nurol Teknoloji çözümlerinin farklı çatışma bölgelerinde kullanıldığı, özellikle sosyal medya üzerinden 3. kişilerin yaptığı paylaşımlarda görülüyor. Bu paylaşımlar, ürün ve çözümlerinizin saha performansıyla ilgili neler anlatıyor?

Selim BAYBAŞ: Yüksek teknoloji ürünü, güvenilir balistik koruyucu çözümler olarak nitelendireceğimiz balistik ürünlerimiz, dünyanın birçok bölgesinde ihtiyaç sahipleri tarafından kullanılıyor. Sosyal medya platformları üzerinden yapılan paylaşımların, doğrudan muharebe alanları gibi sıcak bölgelerden yapılması, bizim için aslında hem gurur kaynağı hem de ürünlerimizin sağlamlığı ve kalitesini gösteren çok önemli bir geri bildirim. Kuşkusuz bu çatışmaların hiç olmamasını dilerdik. Ancak bunu engelleyemediğimiz noktada, ürünlerimizi kullananlara en yüksek korumayı sağlayabildiğimizi bilmek, bizi memnun ediyor.

MSI Dergisi: Nurol Teknoloji’nin son dönemde gerçekleştirdiği ihracat çalışmalarıyla ilgili hangi ayrıntıları paylaşmak istersiniz?

Selim BAYBAŞ: Özellikle son 2-3 yıldır, şirketimizin bilinirliğinin ve marka değerinin arttığını görüyoruz. Özellikle balistik koruyucu ürünler alanında yükselen başarımız, ülkemizde olduğu gibi dünya genelinde de ihtiyaç sahiplerinin beğenisine ve takdirine şayan oluyor.

İtalya, Almanya, Polonya, Belçika gibi NATO üyesi ülkelere ve Avrupa ülkelerine kişisel koruyucu ürünlerimizin ihracatını yapıyoruz. Komşu coğrafyamızda ise bu sene başından beri devam eden savaşta, Ukrayna’daki ihtiyaç sahiplerine yüksek adetlerde balistik koruyucu plaka ve yelek teslimatı yaptık ve halen de sevkiyatlarımız devam ediyor. İlaveten, Uzak Doğu ve Orta Doğu ülkelerindeki son kullanıcılara da balistik plaka, balistik el kalkanı ve araç platformları zırh çözümlerimizin teslimatını yaptık ve yapmaya devam ediyoruz.

Yurt içinde olduğu kadar yurt dışı ve NATO ihalelerini ve müttefik ülkelerdeki ihaleleri yakından ve aktif olarak takip ediyoruz. Doğru ihracat adımlarını, yüksek üretim kapasitemiz ve balistik ürünlerdeki tecrübemizle fark yaratacak şekilde atmaya devam ediyoruz.

Nurol Teknoloji, üretim kapasitesiyle de öne çıkıyor.

Ar-Ge’ye Ayrılan Pay Artacak

MSI Dergisi: Nurol Teknoloji’yle ilgili güncel kurumsal gelişmeler konusunda okuyucularımızla hangi bilgileri paylaşmak istersiniz?

Selim BAYBAŞ: Ankara’da yerleşik fabrikalarımızda, kalifiye beyaz yaka ve konularında uzman mavi yaka, toplam 300’ün üzerinde çalışanımız mevcut. Belirlediğimiz yol haritasına göre, farklı bölümlerimize yeni çalışma arkadaşları katmaya devam ediyoruz.

Seramik zırh malzemelerini, sahip olduğumuz teknolojilerle başarıyla üretiyoruz. Özellikle bor karbür zırh malzemeleri konusunda mevcut altyapımız ve özgün üretim yöntemlerimiz sayesinde, dünyanın en yüksek RB (reaction bonded) bor karbür üretim kapasitesine sahibiz.

İhracat miktarımızı arttırmak, şirketimizin en önemli hedeflerinden biri. Dünyanın birçok bölgesindeki ihtiyaç sahiplerine, talep ettikleri farklı balistik koruyucu ürünlerimizin teslimatını yapıyoruz. Bu yıl, ihracat rakamlarımızı, önceki senelere göre yaklaşık 3 kat arttırdığımızı söyleyebilirim. Bu sayede ülkemizin de ekonomisine ciddi fayda sağlıyoruz ve sağlamaya da devam edeceğiz. Ürettiğimiz “Türk Mucizesi” bor karbür seramiklerin kg değeri, 90 dolar seviyesinin üzerinde bulunuyor.

Ar-Ge konusu için de ayrı bir parantez açmak istiyorum. Nurol Teknoloji, kurulduğu günden itibaren Ar-Ge odaklı bir şirket oldu. Pazara sunduğumuz birçok ürün, alanında ilk olma başarısını gösterdi. Bu başarılar, ciddi bir Ar-Ge sürecinin yürütülmesiyle mümkün oldu. Ar-Ge alanındaki tüm yapılanmamızı ve süreçlerimizi, bu başarıları önümüzdeki dönemde de sürdürecek şekilde kurguladık. 2021 yılı başında, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın onayı sonrası Ar-Ge merkezi statüsü kazandık ve böylece, adeta DNA’mıza işlemiş olan Ar-Ge kültürümüz de tescillendi. Doğaldır ki bu statünün gereği olarak, harcamalarımızda belli bir oranın yakalanmasını hedefledik. Bu hedef doğrultusunda, Ar-Ge bütçemizi, lira bazında 8 haneli rakamlardan, önümüzdeki yıllarda 9 haneli rakamlara çıkarmayı planlıyoruz. Ar-Ge alanındaki girişimlerimize, ülkemizin önde gelen akademik kurumları ile stratejik iş birlikleri geliştirerek yenilerini ekliyoruz.

Nurol Teknoloji, hem seramik hem de hibrit balsitik korum çözümleri sunuyor.

MSI Dergisi: Dünyadaki zırh teknolojilerinde çeşitli gelişmeler oluyor. Amerikan Kara Kuvvetleri de yakın bir zaman önce, piyade tüfeklerinde kullandığı mühimmat standardını, 5,56 mm’den 6,8 mm’ye değiştirdi. Bu değişimin ardında yatan nedenlerden biri olarak da 5,56 mm’lik mühimmatın, yeni nesil personel zırhlarını delememesi gösteriliyor. Nurol Teknoloji, bu ve benzeri gelişmeler ışığında, geleceğe yönelik olarak ne gibi adımlar atıyor?

Selim BAYBAŞ: Gelişen ve gittikçe artan tehditlere karşı sürekli kendimizi geliştiriyoruz; var olan tehdit seviyesine göre ürünlerimizi güçlendiren ve hafifleten çalışmalar yapıyoruz. Bu kapsamda, özgün buluşlar yapıyoruz ve önemli inovasyon projeleri yürütüyoruz.

Yeni dünya düzeninde, her gün gelişen ve artan tehditlere karşı en inovatif, en etkin, en hafif ve en güvenilir çözümleri sunarak güvenlik güçlerimizi korumaya devam edeceğiz. Milli Savunma Bakanlığımız ve Savunma Sanayii Başkanlığımız ile birlikte, personel koruma ve kara, hava ve deniz araçları için devam ettiğimiz stratejik önemde projelerimiz bulunuyor. Bunların ayrıntılarını, gelişmeler oldukça kamuoyu ile paylaşacağız.

MSI Dergisi: Eklemek istediğiniz başka bir konu var mı?

Selim BAYBAŞ: Türkiye’nin ve dünyanın balistik seramik ve balistik çözümler üreticisi olarak, harekât sahalarındaki ihtiyaçların karşılanmasında, milli teknolojilerden azami ölçüde faydalanılmasını sağlamaya devam edeceğiz. Nurol Teknoloji ailesi olarak, “İyileri Koruma” misyonumuza, şimdi olduğu gibi önümüzdeki süreçte de devam edeceğiz.

Nurol Teknoloji Genel Müdürü Selim Baybaş’a, zaman ayırıp sorularımızı cevaplandırdığı ve verdiği bilgiler için okuyucularımız adına teşekkür ediyoruz.

Loading

İlgili İçerikler

Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezler kullanmaktadır. Bu konuda bilgi sahibi olduğunuzu düşünüyoruz, ancak isterseniz devre dışı bırakabilirsiniz. Kabul Et Detaylı bilgi almak için tıklayın.