Şebnem ASİL /s.asil@savunmahaber.com
Günümüz muharebe sahasındaki tehditlere karşı etkin koruma sağlayan balistik koruyucu zırh plakalarını, gelişmiş teknolojilerle ve özgün olarak üreten Nurol Teknoloji, önümüzdeki dönemde, alanında küresel bir şirket olmayı hedefliyor. Bu hedefi ve bu hedefin dayandığı teknolojiyi ve üretim altyapısını, Nurol Teknoloji Genel Müdürü Selim Baybaş’tan dinledik.
MSI Dergisi: Nurol Teknoloji, farklı projelerde tamamladığı çalışmalarla sektörde adını duyuran bir firma. Nurol Teknoloji’nin Türk savunma sanayisindeki konumu hakkında neler söylemek istersiniz?
Selim BAYBAŞ: Tamamen yerli sermaye ile ileri teknik balistik seramikler üretmek için 2008 yılında kurulmuş bir Nurol Holding şirketiyiz. Kurulduğumuz günden itibaren Ar-Ge’ye öncelik veriyoruz ve bu sayede, Türkiye başta olmak üzere, çok geniş bir coğrafyada balistik koruyucu çözümler alanındaki önemli bir boşluğu doldurmayı hedefliyoruz. Kendi bünyemizde tasarladığımız kişisel balistik koruma, araç platformları balistik koruma ve yapısal balistik koruma çözümlerini, milli ve yerli imkânlarla üretiyoruz.
Hem Türk son kullanıcıların hem de dost ve müttefik ülkelerin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla alümina, silisyum karbür ve bor karbür gibi ileri teknolojik balistik seramikleri ve hibrit balistik koruyucu zırh çözümlerini, Ankara’daki, tek çatı altında yerleşik 3 üretim tesisimizde üretiyoruz. Dünyada fark yaratan seramik üretim kabiliyetimizin yanında kompozit zırh üretim kabiliyetimiz sayesinde de kullanıcılarımızın ihtiyaçlarına tek çatı altında çözüm sağlıyoruz.
Kendi geliştirdiğimiz özel proseslerle ürettiğimiz bor karbür, silisyum karbür ve alümina seramikler sayesinde Türkiye’nin adını, ileri teknik balistik seramik üretebilen az sayıdaki ülke arasına yazdırdığımızı vurgulamak isterim.
Milli Savunma Bakanlığının ilgili mevzuat çerçevesinde verdiği “MİLLİ GİZLİ” ve “NATO GİZLİ” gizlilik dereceli tesis güvenlik ve üretim izin belgelerine; ayrıca ISO 9001, ISO 14001 ve OHSAS 18001 kalite sertifikalarına sahip olarak hizmet veriyoruz. Kalite altyapımız sayesinde, bünyemizdeki gelişmiş makine parkı ve balistik laboratuvarlarımız, 17025 TURKAK ve NIJ akreditasyonuna da sahip. Ayrıca Ar-Ge merkezimiz, 25 Ocak’ta, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından tescil edilerek Türkiye’deki 1.245. Tescilli Ar-Ge Merkezi oldu.
Dünya Çapında Kabiliyetler
MSI Dergisi: Nurol Teknoloji’nin üretim tesislerinin mevcut altyapısı, üretim kapasitesi ve bu tesislerde kullanılan teknolojiler hakkında bilgi verebilir misiniz?
Selim BAYBAŞ: Sahip olduğumuz teknolojilerle seramik zırh malzemelerini başarıyla üretiyoruz. Özellikle bor karbür zırh malzemeleri konusunda mevcut altyapımız ve özgün üretim yöntemlerimiz sayesinde, dünyanın en yüksek RB bor karbür üretim kapasitesine sahibiz.
Hammadde tedariki sonrasında, tamamen bize ait reçetelerle hazırladığımız karışımları, toz metalürjisi yöntemlerini kullanarak, yüksek tonajlı preslerde, müşteri taleplerine uygun ebat ve formlarda şekillendiriyoruz.
Özgün sinterleme metodumuz, üretim kapasitesi alanında büyük bir hacme ulaşmamızı sağlıyor. Sahip olduğumuz yüksek teknoloji ürünü fırınlarımızda, 2.300˚C’lere varan sıcaklıklarda, vakum ve gaz atmosferlerinde, sinterleme işlemi yapıyoruz. Bu sayede birinci sınıf mekanik özellikte bor karbür ve silisyum karbür seramik zırhlar elde ediyoruz.
Bunun yanında, 1.700˚C sıcaklığa ulaşabilen açık atmosfer fırınlarında, alüminyum oksit zırh plakaları da üretiyoruz. Böylece kullanıcılarımıza, geniş bir seçim yelpazesi sunuyoruz. Yüzde 100 yerli sermayeyle yaptığımız yatırımlar ve Ar-Ge faaliyetleriyle her geçen gün üretim kapasitemizi ve teknolojimizi arttırmaya devam ediyoruz.
Kendi geliştirdiğimiz özel proseslerle ürettiğimiz bor karbür, silisyum karbür ve alümina seramikler sayesinde Türkiye’nin adını, ileri teknik balistik seramik üretebilen az sayıdaki ülke arasına yazdırdığımızı vurgulamak isterim.
Küresel Şirket Olmak için Dönüşüm
MSI Dergisi: Nurol Teknoloji’nin önümüzdeki yıllara ilişkin planları ve hedefleri neler?
Selim BAYBAŞ: Önümüzdeki dönemde; daha hızlı ilerlemeyi, çoğalan bir çeşitlilik ile yeni iş alanları yaratmayı ve küresel bir şirket olmayı hedefliyoruz. Burada, kompozit alanında ilerlemeye özel bir önem veriyoruz. Ürettiğimiz kompozit malzemeler, sadece balistik alanında kullanılmıyor. Bunların arasında, seramik gibi ileri teknoloji malzemeler de olduğundan, farklı kullanım alanlarına yönelik çalışmalar yapmayı özellikle önemsiyoruz. Bu konuyu, farklı biçimde yönettiğimiz bir iş alanı olarak geliştirmek istiyoruz.
Hızlı ilerleme ile ilgili hedefimizi ise istikrarlı bir büyüme ve gelişme sağlamak; yeniye, bilgi çağına ve çağın diğer gereklerine uyumlu bir şekilde faaliyet göstermek şeklinde ifade edebiliriz. Küresel bir şirket olmak için organizasyon yapımızı ve kurumsal işleyişimizi dönüştürüyoruz ve bir ideal yaratmaya çalışıyoruz.
Başta Türk Silahlı Kuvvetleri ve emniyet güçlerimiz olmak üzere, kullanıcılarımıza, insan hayatını koruyan ürünler teslim ediyoruz. Bu ürünlerin, bizim için en önemli niteliği ise tek bir firenin dahi tolere edilemeyecek olması. Kullanıcılarımızı, en yüksek tehdit seviyelerine karşı koruyabilmek ve onlara, görevleri esnasında ihtiyaç duyacakları avantajları sağlamak için tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.
Gelecekle ilgili önemli hedeflerimizden biri de ihracatımızı çok daha üst seviyelere çıkartmak. Rekabetin önünde yer alan balistik koruyucu ürünlerimizi, dünyanın birçok ülkesindeki ihtiyaç sahiplerinin envanterine de sokmak; milli seramik zırh çözümlerimizle küresel bir marka olmak istiyoruz.
MSI Dergisi: Ağustos ayında, IDEF 2021 fuarına katılacaksınız. Fuardan beklentinizi öğrenebilir miyiz? Bu fuara yönelik vermek istediğiniz bir mesaj var mı?
Selim BAYBAŞ: IDEF 2021, sektörümüziçin önemli bir etkinlik olacak. 6. kez katılım sağlayacağımız bu önemli organizasyonda, 3. Salon’da, 317C numaralı standımıza, tüm ziyaretçileri bekliyoruz. COVID-19 pandemisinden dolayı uzak kaldığımız yerli ve yabancı ihtiyaç sahiplerine, Türkiye’nin tek balistik seramik üreticisi ve çözüm sağlayıcısı olarak doğrudan ulaşacağımız için heyecanlıyız.
Nurol Teknoloji’nin, Türkiye’nin ilk ve tek balistik seramik üreticisi olduğu hususuna büyük önem veriyoruz ve bunu sıklıkla vurguluyoruz. Bu açıdan baktığımızda, şirketimizi, milli bir varlık olarak görüyoruz. Türkiye’de, seramikle çözüm üretmeye çalışan tüm firmaların, hem tedarikçisi hem iş ortağı hem de destekçisi durumunda olduğumuzu da belirtmek istiyorum.
MSI Dergisi: Eklemek istediğiniz başka bir konu ya da konular var mı?
Selim BAYBAŞ: Biz, Nurol Teknoloji olarak, insan hayatını korumanın verdiği ağır sorumlulukla her gün, en ileri kalite bilinciyle ve daha iyisini yapmak için yolumuzda ilerliyoruz. Günümüzde, her geçen gün artan ve daha da gelişen tehditlere karşı en inovatif, en hafif ve en güvenilir çözümleri sunarak silahlı kuvvetlerimizi ve güvenlik güçlerimizi korumak için yerli imkânlardan ve milli teknolojilerden azami ölçüde faydalanmaya ve bunların sürekli gelişimini sağlamaya devam ediyoruz.
Bu kapsamda, Türkiye’de, dünya standartlarında iş yapmanın haklı gururunu yaşıyoruz ve bunun, tüm paydaşlarımızca bilinmesini arzu ediyoruz.
Nurol Teknoloji Genel Müdürü Selim Baybaş’a, zaman ayırıp sorularımızı cevaplandırdığı ve verdiği bilgiler için, okuyucularımız adına teşekkür ediyoruz.
