Türk Silahlı Kuvvetleri Eğitim Vakfı, Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev yapan her statüdeki muvazzaf personelin çocukları ile statüsüne bakılmaksızın şehit olan tüm personelin çocuk ve kardeşlerine eğitim alanında destek veriyor. Vakfın Genel Müdürü (E.) Tuğgeneral Kemal Korkmaz’dan, vakfın çalışmaları ve geleceğe yönelik hedefleri hakkında bilgi aldık.
MSI Dergisi: Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) personeline ve ailelerine yönelik çeşitli vakıflar bulunuyor. TSK Eğitim Vakfı, bunların arasında nasıl bir boşluğu dolduruyor ve nasıl bir ihtiyacı karşılıyor?
Kemal KORKMAZ: Malumunuz Türk Silahlı Kuvvetleri personel ve ailelerine yönelik olarak faaliyet gösteren dört vakıf bulunuyor. Bunların içinde kamuoyunda en fazla bilineni olan Mehmetçik Vakfı’nın hedef kitlesini, sadece vatani görevini yapan er ve erbaşlar oluşturuyor. Hizmet esnasında hayatını kaybeden veya sakat kalan, askerlik görevini yapmakla yükümlü erbaş ve erlerin kendilerine ve ailelerine ekonomik destek sağlamak için kurulan Mehmetçik Vakfı, kurulduğu günden itibaren faaliyetlerini başarı ile sürdürüyor. Diğer ikisi, “TSK Dayanışma Vakfı” ve “TSK Elele Vakfı” ise er ve erbaşlarımızın dışında muvazzaf ve emekli personele, bunlardan şehit olanların ailelerine ve evlatlarına; sosyal, ekonomik ve sağlık destekleri sağlıyor.
Bizim vakfımız ise gerek muvazzaf gerekse emekli olan; subay, astsubay, sivil memur, uzman jandarma, uzman erbaşlar ve sözleşmeli erbaş ve erler ile bunlardan şehit düşenlerin çocukları ve kardeşlerine, özellikle eğitim konusunda hizmet veriyor. Vakfımız, ayrıca yükümlü olarak vatani görevini yaparken şehit olan erbaş ve erlerin çocuklarının da eğitim ve öğretimini destekliyor. Bu kapsamda, “barınma” başta olmak üzere, öğrencilerin eğitime yönelik her türlü ihtiyacı karşılanıyor. 1957 yılında kurulan TSK Eğitim Vakfı, TSK’ya hizmet veren en eski vakıf olarak ön plana çıkıyor. Kuruluş yıllarının şartları düşünüldüğünde, TSK personelinin kendi ve şehit olan silah arkadaşlarının çocuklarının eğitimine gösterdiği hassasiyet, diğer konulardan önce eğitim konusunda tedbir alma çabaları ve destek arayışları, dikkate şayandır.
Vakıf, kurulduğu ilk günden itibaren, kısıtlı kaynaklarına rağmen eğitim alanında çok kıymetli hizmetlerde bulunuyor. Hizmetlerimizin, Vakıf Senedi’nde belirtilen amaç doğrultusunda daha da ileri noktalara taşınabilmesi için, 31 Ocak 2019 tarihinde tanınan vergi muafiyeti ile vakfımız halen “Kamu Yararına Vakıf” statüsünde bulunuyor.
MSI Dergisi: Öğrencilere hangi ana başlıklarda destek veriyorsunuz?
Kemal KORKMAZ: Vakıf Senedi’nde belirtilen amaçlarımıza yönelik olarak, dört ana konuda faaliyet icra ediyoruz. Özetlemek gerekirse Ankara, Eskişehir ve İstanbul olmak üzere üç büyük şehrimizde bulunan öğrenci yurtlarımızı, en ekonomik ve yüksek standartlarla işletiyor; öğrencilere her yıl, 8 ay süre ile karşılıksız eğitim bursu veriyor; özel eğitim kurumları ile yapılan protokoller vasıtasıyla personele ve çocuklarına, ekonomik koşullarda eğitim desteği sağlıyor ve personel çocuklarının TSK ile ilintili kurumlarda veya anlaştığımız savunma sanayisi şirketlerinde staj yapmalarına imkân sağlıyoruz.
TSK Eğitim Vakfı hizmetlerinden faydalanmada önceliğini, her zaman olduğu gibi şehitlerimizin bize emaneti olan evlatlarımıza veriyoruz. Personel çocukları, yurtlarımızdan belirli bir meblağ karşılığında istifade ederken şehit çocukları, vakfın bütün hizmetlerinden, öncelikli ve karşılıksız olarak faydalanıyor. TSK personeli, vakfın yönerge ve yönetmeliklerinde belirlenen kriterlere ve öncelik sırasına uygun olarak hizmetlerimizden istifade edebiliyor.

Bir diğer hedefimiz, FNSS ile yaptığımız protokollerin benzerlerini, diğer savunma sanayisi şirketleri ile de yaparak evlatlarımıza daha geniş staj olanakları sağlamak.
MSI Dergisi: TSK Eğitim Vakfı’nın bugüne kadar başardıklarını sizden dinleyebilir miyiz?
Kemal KORKMAZ: Vakıf, kuruluşundan itibaren çabalarını, üniversitelerde okuyan personel çocuklarına, ekonomik ve konforlu barınma imkânı sağlamak için yoğunlaştırıyor. Son 10 yılda, yaklaşık olarak 30.000 çocuğumuza, en uygun koşullarda barınma imkânı sağladık. Yakın zamana kadar ülkemizde bu konuda yaşanan sıkıntılar da göz önünde bulundurulduğunda, verilen hizmetin önemi daha fazla ortaya çıkıyor. Şehitlerimizin bize emaneti olan çocuklarımız, öncelikli ve ücretsiz olarak öğrenci yurtlarımızdan faydalanıyor.
Gençlik Spor Bakanlığı Kredi ve Yurtlar Kurumu tarafından, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıfların yurtlarında barınan öğrencilerine, beslenme ve barınma yardımı yapılıyor. Biz de bu yardımdan, 2019 yılından itibaren faydalanmaya başladık. Bu sayede, yurtlarımızda barınan öğrencilerimiz, eğitim giderlerinin, hiç değilse bir kısmını bu destekle karşılayabilme şansını elde ediyorlar.
Yurt hizmetlerinin yanında, 2016-2017 yılında ilk kez, ihtiyaç sahibi 400 öğrenciye, “Karşılıksız Eğitim Bursu” verdik. Müteakip yıllarda da her yıl 1.200 civarında öğrenciye, eğitim bursu vermeye devam ettik. Müracaat eden bütün şehit çocuklarına, hiçbir kriter uygulanmadan burs veriliyor. Bu kapsamda, sadece 2020-2021 eğitim yılında 218; 5 yıl içinde ise toplam 542 şehit evladımıza burs verildi. Karşılıksız eğitim bursu verilen toplam öğrenci sayısı 5.000’i aştı.

Vakfımız ayrıca, özel eğitim kurumları ile yaptığı kurumsal indirim protokolleri ile personelin kendisi ve çocuklarının ekonomik ve kaliteli eğitim imkânlarına ulaşmasına yardım etmeyi amaçlıyor. Bu maksatla bugüne kadar 5 üniversite, 14 özel okul, 4 dil kursu ve 3 özel anaokulu ile protokol imzaladık ve personele, %50’lere varan indirimler sağladık.
Vakfın, öğrencilerimize staj konusunda yardımcı olma amacıyla yürüttüğü faaliyetler, nispeten daha az biliniyor. TSK personelinin çocuklarından, staj imkânlarından faydalanmak isteyenlerin, her yılın Kasım-Aralık döneminde yazılı olarak müracaat etmeleri gerekiyor. Burada da yine şehit ve gazi çocuklarına öncelik tanınıyor. Müracaat eden öğrencilerimizin; TSK Güçlendirme Vakfı, OYAK, Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumuna Bağlı Şirketler ile FNSS’nin staj imkânlarından faydalanması sağlanıyor. Yeri gelmişken FNSS CEO’su ve Genel Müdürü K. Nail Kurt başta olmak üzere, bütün çalışanlarına, bize verdikleri kıymetli destek için bir kere daha teşekkür ediyorum.
MSI Dergisi: TSK Eğitim Vakfı’nın bu yıl vermekte olduğu desteklerle ilgili güncel durum nedir?
Kemal KORKMAZ: Bu yıl, COVID-19 nedeniyle yurtlarımızı tam kapasite ile açıp işletmek mümkün olamadı; ancak üniversitelerin açılmasını müteakip öğrencilerimizi kabule başlayacağız. Hijyen ve bulaş tehlikesinden korunma başta olmak üzere, çocuklarımıza hak ettikleri kalitede hizmet vermeye yönelik bütün hazırlıklarımızı tamamladık.
En çok desteğe ihtiyaç duydukları bu günlerde, çocuklarımızı maddi olarak desteklemek, bizim için kaçınılmaz bir görev oldu. Bütçelerine ufak da olsa bir katkımız olsun düşüncesiyle bu yıl da “Karşılıksız Eğitim Bursu” faaliyetimizi sürdürdük. Bu kapsamda, 281 şehit çocuğu ile gazilerimizin çocukları ve engelli evlatlarımız başta olmak üzere, yüzlerce evladımıza eğitim bursu verdik ve vermeye devam ediyoruz.
Bu yıl, pandemi nedeniyle vazifemizi etkinlikle yerine getirmekte birtakım sorunlarla karşılaştık. Örnek vermek gerekirse bu sene staj imkânlarımız, önceki yıllara kıyasla daha kısıtlı. Ne yazık ki çok daha az evladımız staj yapma imkânı bulabilecek. Ayrıca FNSS ile yaptığımız, staj konulu protokolü de henüz pandemi nedeniyle uygulamaya geçiremedik. Ama önümüzdeki yıldan itibaren, pandeminin ortadan kalkmasıyla daha güzel imkânlara ulaşacağımızı ve bu kapsamda öğrencilerimize FNSS’de staj imkânı sağlayabileceğimizi değerlendiriyorum. Geleceğe yönelik çalışmalarımıza, bu inançla devam ediyoruz.
Yeni Yurt, Daha Çok Burs ve Staj İmkânı
MSI Dergisi: TSK Eğitim Vakfı’nın gelecek hedefleri neler? Destek verilen öğrenci sayısı, yeni yurtlar, yeni destek alanları gibi konularda ayrıntılar verebilir misiniz?
Kemal KORKMAZ: Çocuklarımıza verdiğimiz eğitim desteğini her alanda geliştirmek ve kalitesini yükseltmek istiyoruz. Bu kapsamda öncelikli hedefimiz olarak, bünyemize, İstanbul gibi bir metropolde daha çok evladımızın barınabilmesine imkân sağlayacak ve aynı zamanda Avrupa yakasındaki üniversitelere çok daha kolay ulaşım imkânı bulabilecekleri bir yurt kazandırmayı arzu ediyoruz. Bu yurdun, 800-1.000 öğrenciyi, en iyi koşullarda barındırabilecek kapasiteye ve her türlü modern imkâna sahip olmasını istiyoruz. Bu konuda çalışmalarımıza başladık. İlgili kurum ve kuruluşlardan gerekli izinleri almış ve proje safhasına geçmiş bulunuyoruz. Avrupa yakasındaki bu yurdu, 2 sene içinde tamamlayıp hizmete açmayı hedefliyoruz.
Bunun yanında, önümüzdeki yıllarda; Karşılıksız Eğitim Bursu miktarını, burs çeşitliliğini ve burs verilecek öğrenci sayısını arttırmayı ve burs imkânını, daha geniş kesimlere ulaştırmayı hedefliyoruz.
Bir diğer hedefimiz, FNSS ile yaptığımız protokollerin benzerlerini, diğer savunma sanayisi şirketleri ile de yaparak evlatlarımıza daha geniş staj olanakları sağlamak.
Buraya kadar ifade ettiklerim, vakfımızın, kısa ve orta vadeli hedeflerini oluşturuyor. Uzun erimli planımız kapsamında ise vakfımızı kuran büyüklerimizin de bize hedef olarak gösterdiği üzere; Ankara, İstanbul ve İzmir gibi büyük şehirlerde, özel eğitim kurumlarından oluşan eğitim yerleşkeleri kurmayı ve işletmeyi hedefliyoruz. Üniversite dâhil her türlü eğitim faaliyetinde bulunmak, TSK Eğitim Vakfı’nın, Vakıf Senedi’nde kuruluş gayelerinden biri olarak belirtiliyor. Biz de bu hedefe ulaşmak için var gücümüzle çalışıyoruz.
MSI Dergisi: Vakfınızın gelir kaynakları neler?
Kemal KORKMAZ: Vakıf gelirlerimiz, TSK personeli ve hayırsever şahısların bağışları ile iştiraklerden gelen paylardan oluşuyor. Öğrenci yurtları ve iktisadi işletmelerin bütün giderleri ve vergileri, vakıf tarafından ödeniyor; Devlet ve TSK bütçesinden herhangi bir pay almıyoruz. TSK Eğitim Vakfı’nın gelirlerinde, hayırsever vatandaşlarımızın ve sosyal sorumluluk hissiyle hareket eden kuruluşların bağışları çok önemli ve çok anlamlı bir yer tutuyor.
Vakfımıza bağışlarını nakit olarak yapan hayırseverlerin yanında gayrimenkul olarak yapan birçok bağışçımız da bulunuyor. Ayrıca bağışçılarımıza, sadece şehit çocuklarımızın yararlanabildiği “Özel Eğitim Bursu” kapsamında, tek bir öğrenciyi destekleme imkânı da sunuyoruz. Arzu edenler, bu kapsamda internet sitemiz üzerinden düzenli bağış yapabiliyor. Bağış türü ne olursa olsun, bütün bağışçılarımıza minnet duyuyoruz.
Yapılan bağışların tamamı, burs olarak ve yurt ücretlerinin sübvanse edilmesinde kullanılıyor. Bahsettiğimiz bu gelirlerin hedeflerimize ulaşmamız için yeterli olmaması nedeniyle bağışlarımızı arttırmak için çeşitli tanıtım faaliyetleri icra ediyoruz. Gidecek çok yolumuz bulunuyor.
Bağış konusunda, bizi çok duygulandıran ve motive eden güzel olaylar da yaşıyoruz. Küçük öğrencilerin, öğretmenlerinin öncülüğünde, sevgi dolu yürekleriyle küçük kampanyalarda topladıkları ve vakfı ziyaret ederek minicik elleriyle bizlere sundukları bağışlar, bizlere inanılmaz güç ve azim veriyor. Onların vakfımızı ziyaretlerinde, yanlarında getirdikleri bağıştan daha çok yüreklerindeki inancı, güveni ve memleket sevgisini, bize verilmiş en büyük armağan olarak görüyoruz.

MSI Dergisi: Türk savunma ve havacılık sektörünün vakfınızla ilişkileri konusunda değerlendirmelerinizi paylaşır mısınız? Bugüne kadar sektörden nasıl bir destek gördünüz?
Kemal KORKMAZ: Türk savunma ve havacılık sektöründe, çok değerli firmalarımız faaliyet gösteriyor. Ancak biz vakıf olarak, halen sadece FNSS ile iş birliği içinde çalışıyoruz. FNSS, vakfımıza birçok konuda destek sağlıyor. Bunları özetlersek; şehit çocuklarımıza yönelik Karşılıksız Eğitim Bursu’na mali katkı sağlıyor; web sayfamızın yeniden tasarımı dâhil tanıtım faaliyetlerimize tam destek oluyor ve çocuklarımızı, şirket bünyesinde stajyer olarak kabul ediyor.
Savunma sanayimizin öncü firmalarından biri olan FNSS’nin, karşılık beklemeden sağladığı bu destek ve yardım, bizim için çok kıymetli; bir o kadar da anlamlıdır. Bir kere daha FNSS ailesine şükranlarımı ifade etmek istiyorum.
MSI Dergisi: Gelir kaynaklarınızın gelecek dönemde arttırılması konusunda, Türk savunma ve havacılık sektöründen beklentileriniz neler?
Kemal KORKMAZ: FNSS’nin vakfımıza sağladığı desteği, savunma ve havacılık sektöründe faaliyet gösteren diğer büyük şirketlerimizin de sağlamasından büyük memnuniyet duyarız. Vakfımızı tanıdıkça, bize daha çok destek olacaklarına inanıyoruz.

MSI Dergisi: Eklemek istediğiniz başka bir konu var mı?
Kemal KORKMAZ: TSK Eğitim Vakfı’nı; varlıklarını Türk Vatanı’na, Türk Devleti’ne ve Türk Milleti’ne armağan edenlerin bizlere bıraktığı değerli bir eser olarak görüyoruz. Hepimizin özünde var olan yardımlaşma ve dayanışma duygusu, milli kültürümüzün olduğu kadar, TSK’nın kurum kültürünün de en belirgin özelliklerinden birini oluşturuyor. TSK Eğitim Vakfı, silah arkadaşlığının, aslında kader arkadaşlığı olduğunun daima farkında olarak, yardımlaşma ve dayanışma ile elde ettiği gücünü, eğitim ve eğitime destek faaliyetlerine adıyor.
Şehitlerimizin bize emaneti olan evlatlarımıza, gazilerimizin ve kahraman askerlerimizin çocuklarına, asil milletimizin destekleriyle hizmet etmenin onurunu yaşamak, TSK Eğitim Vakfı olarak bize büyük mutluluk veriyor.
Vatan, kahramanlarımıza; vatan evlatları da bize emanettir. Bu inançla bağışçılarımızın katkıları ile daha büyük hizmetler vermeye; evlatlarımızın eğitimine katkı sağlamaya devam edeceğiz.
Türk Silahlı Kuvvetleri Eğitim Vakfı Genel Müdürü (E.) Tuğgeneral Kemal Korkmaz’a, zaman ayırıp sorularımızı cevaplandırdığı ve verdiği bilgiler için, okuyucularımız adına teşekkür ediyoruz.