UNIROBOTICS, geliştirme çalışmalarında önemli mesafe kat ettiği TRAKON 30 uzaktan komutalı stabilize kuleyi, gelecek yıl kalifiye edilmiş bir ürün olarak ortaya koymayı hedefliyor. 30×113 mm top ile donatılan kule, hafifliği ve etkinliğiyle kara ve deniz platformları için tercih edilen bir sistem olmaya hazırlanıyor.
UNIROBOTICS’in Ar-Ge ve özgün ürün geliştirme yol haritasında yer alan ürünlerden biri olan TRAKON 30, Birleşik Krallık’ta, 21-22 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilen Defence Vehicle Dynamics (DVD) 2022 etkinliğinde gün yüzüne çıktı. Kulenin konsept tasarımı, Nurol Makina’nın EJDER YALÇIN 4×4 aracına entegre edilmiş bir şekilde sergilendi ve bu aracın parkur gösterimine katıldı.
Ürün Ailesinden Gelen Hafiflik
UNIROBOTICS, uzaktan komutalı stabilize kulelerini, bir ürün ailesi anlayışıyla geliştiriyor. Firmanın bu alandaki ilk çözümü, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı için ASFAT AŞ ana yükleniciliğinde inşa edilen Açık Deniz Karakol Gemilerinde kullanılacak ve 12,7 mm makineli tüfek ile donatılacak uzaktan komutalı stabilize kule oldu. UNIROBOTICS, söz konusu kulenin geliştirilmesi, üretilmesi ve gemilere entegrasyona hazır halde teslimatını kapsayan sözleşmeyi, 1 Ekim 2021’de, HAVELSAN ile imzaladı. HAVELSAN ise Açık Deniz Karakol Gemisi Projesi’nde, ana yüklenici ASFAT AŞ’nin, görev sistemlerinden sorumlu alt yüklenicisi olarak yer alıyor.
TRAKON 30 kulesi, bu ürün ailesinin bir diğer üyesi. Ailenin tüm üyeleri, aynı altyapıyı kullanıyor. Yenilikçi ve hafif tasarımıyla öne çıkan bu altyapı, farklı kalibrelerdeki silahların entegrasyonuna imkân sağlıyor.
TRAKON ürün ailesinin tüm üyeleri, kullanım yerinden bağımsız olarak deniz şartlarına uygun olarak üretiliyor. Böylece, korozyon dayanımı üst seviyeye çıkartılıyor. Küçük boyutlar, aerodinamik yapı ve radar izini düşüren tasarım da kullanım yerinden bağımsız olarak TRAKON ürün ailesinin sahip olduğu nitelikler arasında yer alıyor.

UNIROBOTICS Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Ömür Baç TRAKON’u rekabetin önüne geçiren özellikleriyle ilgili şunları söylüyor : “TRAKON; mekanik, elektronik ve yazılım alanındaki uzmanlığımızın, Ar-Ge çalışmalarımızla edindiğimiz birikimin ve test altyapımızda gerçekleştirdiğimiz çalışmaların bir sonucu olarak ortaya çıktı. Tasarımını yaptığımız elektromekanik sistemler ve yazılımı bize ait olan stabilizasyon algortimaları, TRAKON’un, etkin bir çözüm olmasını sağlıyor.
Ekibimizde, savunma sanayisi tecrübesi olan arkadaşlarımız var; ancak bu tecrübeleri, bize göre daha farklı bir kültürü olan büyük kurumsal yapılarda elde edilmiş tecrübeler değil. Bu sayede birçok konuya yeni bir bakış açısıyla yaklaşabiliyoruz. Ortaklarımız sayesinde, silah sistemlerine erişebiliyoruz ve ekibimiz, bu sistemleri tanıyarak, gidip kullanarak Ar-Ge yapıyor. Bu da önemli bir fark yaratıyor.
Tüm bu etmenler, TRAKON’un, farklı ve yenilikçi bir ürün ailesi olarak ortaya çıkmasını sağladı. Aynı altyapıyı kullanarak farklı silahları entegre edebilmemiz, bize hem maliyet hem de takvim boyutlarında önemli avantajlar sağlıyor. Talep edilen ürünleri, çok kısa bir sürede ortaya koyabiliyoruz. Bunu, küresel anlamda tedarik zinciri sorunlarının yaşandığı bir ortamda başarabildiğimizi de gururla ifade etmek isterim.
Kullandığımız elektromekanik sistemler, stabilizasyon algoritmaları ve atış kontrol sistemi ise TRAKON’a entegre edilen silahların performansını tam anlamıyla ortaya çıkartabilmemizi sağlıyor.”

30×113 mm Topun Getirdiği Ateş Gücü
TRAKON 30, hafif bir yapıyla 30×113 mm topun ateş gücünü bir araya getiriyor. AEI Systems üretimi bu top, sönümleme sistemleri sayesinde 7 kN seviyesine düşürülen geri tepme kuvvetiyle öne çıkıyor. 30×113 mm mühimmatın sağladığı ateş gücü ise çatışma alanında önemli bir fark yaratıyor. Top, hem yüksek infilaklı (HE) hem de zırh delici mühimmat kullanabiliyor. Bu sayede özellikle meskûn mahal çatışma senaryolarında 4×4 araçların ihtiyaç duyacağı en yüksek atış gücünü sağlıyor.
4×4 Araçlar, Muharebe Sahasında Ön Saflara Çıkıyor
TRAKON 30, hafifliğiyle 4×4 araçlara da entegre edilebiliyor ve bu araçlar üzerinde etkin bir şekilde kullanılabiliyor. Araçlar, farklı tehditlere karşı kullanılabilen 30×113 mm top sayesinde, muharebe sahasında, ön saflarda da görev alabilecek hale geliyor.

Yüksek Teknolojiye Sahip, Maliyet-Etkin ve İhracat Kısıtlarına Takılmayan Çözüm
Baç, TRAKON ürün ailesinin, hem yurt içinde hem de yurt dışında aranan çözümlerden biri olacağını vurguluyor: “TRAKON ürün ailesi, barındırdığı yüksek teknolojiyle sahada etkili olacak bir çözüm sunuyor. Bunu, maliyet-etkin bir şekilde gerçekleştirmeyi de başarıyor. Kulelere entegre ettiğimiz CANiK M2 QCB 12,7 mm ağır makineli tüfek ve AEI Systems 30×113 mm top, ihracat izni konusunda sorun yaşamayacak silahlar. Bu tabloda, TRAKON kulelerimizin, hem Türkiye’de hem de dost ve müttefik ülkelerde, kara ve deniz platformlarında, uzun yıllar başarıyla görev yapacağını öngörüyoruz.”
