MSI Dergisi’nin resmi yayını ve basın sponsoru olduğu 9’uncu Deniz Sistemleri Semineri (DSS) Özel Sayısı’nda yayımlanan analiz, derginin İnternet sitesinde paylaşılmıştır:
Sinan TOPUZ / sinantopuz1990@gmail.com
MSI Dergisi’nin Mart sayısından Ağustos sayısına kadar, altı sayı boyunca, son bir sene içinde dünyada gerçekleşen deniz platformu temin faaliyetlerini özetlemeye çalıştık. Bu kadar projede, rakamlar havada uçuşurken savaş gemilerinin maliyetlerini incelemek kaçınılmaz oldu. Yazının devamında göreceğiniz üzere, maliyet faktörlerine etki eden birçok parametre, diğer sanayi ürünleri ile de paralellik gösteriyor. Ancak diğer taraftan, sadece bir rakam olarak gördüğümüz maliyet kaleminin ortaya çıkışından önceki eldeki bütçe; sosyal, politik, stratejik hedef, taktik faktörler, teknoloji, üretim şekli ve yeri, garanti ve idame için gerekli insan gücü gibi onlarca parametrenin hesaba katılmasına ihtiyaç duyulmaktadır.
Ülkeler, kendi kabiliyetlerine ve bütçelerine göre gemi temin şeklini belirlemektedir. Maliyet dışında, politik ve sosyal etkilere (teknik kabiliyet oluşumu, üniversite ve teknik liselere ihtiyaç veya talebin artması, işsizliğin azaltılması, daha fazla gelir vergisinin üretilmesi, ödemeler dengesine destek gibi) göre de şekillenecek temin şekli, şüphesiz avantaj ve dezavantajları da beraberinde getirmektedir.
Hazır almak, ihtiyaca yönelik dizayn etmek, yerli üretmek gibi seçeneklerin avantaj ve dezavantajlarını, çok kabaca, Tablo 1’deki gibi özetleyebiliriz. Gemi ihtiyacının arka planı, ülkelerin stratejik hedefleri doğrultusunda şekillendikten sonra, gemilerde olması arzu edilen kendini koruma, hareket kabiliyeti, vuruş gücü, komuta kontrol gibi kabiliyetler değerlendirilir. Şüphesiz istenen kabiliyetlerin hepsini bir gemide toplamak, fiziksel ve mali nedenlerle mümkün değildir. Bu nedenle farklı kabiliyetler için çeşitli tiplerde ve kabiliyetlerde gemiler ortaya çıkmakta, kabiliyetler ve gemi tipleri de denklemin bir parçası olmaktadır. Geminin sınıfının belirlenmesinden sonra -ki aslında genellikle ülkelerin uzun dönemli planlarından çok önce temin planı belirlenir- geminin nerede inşa edileceği, hangi kabiliyetlere sahip olacağı, hangi standartlarda olacağı gibi faktörler devreye girer.
Gemi projelerindeki önemli sorun, projenin büyüklüğünün getirdiği maliyetleri öngörebilmek olarak ortaya çıkmaktadır. ABD gibi savaş gemisi inşa sanayinde en gelişmiş ülkelerde bile maliyet tahmininde %48-100’lere varan sapmalar olduğu bilinmektedir. [1] Tahminde bulunulması gereken rakamlar ve etki eden parametreler hiç de azımsanacak gibi olmadığı için, maliyet öngörüsü önemli bir süreç olarak planlayıcıların önünde durur.
Örneğin, İngilizlerin 6 milyon parçadan oluşan Tip 23’lerinde sadece dizayn için kullanılan bilgisayar destekli çizim sayısının 3 milyon; geminin inşasında kullanılan çizimlerin sayısının da 12 bin olduğu biliniyor. [2] Temmuz 2020’de deniz tecrübelerine başlaması planlı Fransız Suffren nükleer denizaltısı ile ilgili bazı rakamlar da dikkat çekici: Gemide 1 milyon parça var ki, bu arabalarda yaklaşık 5.000, tanklarda ise yaklaşık 15.000 civarında. Geminin dizayn ve inşa süresi, neredeyse 20 yıl. 200 farklı yazılımla 20 milyon satır kod yazılmış. [3] Sadece yukarıdaki rakamların büyüklüğü, maliyet belirlenme sürecinin önemini göstermektedir.
Hemen akla, bir kerede çok gemi üretelim; ekonomik olsun fikri gelebilir. Hatta ABD Kongresi Bütçe Ofisine göre, iki denizaltının aynı anda inşasının, tek denizaltı inşasına oranla %10 daha ucuz olduğunu hesaplamış. Ofis ayrıca, tasarrufun iki suüstü gemisinde %20’ye kadar çıkabileceğini söylüyor. Şüphesiz 500 milyon dolarlık bir korvet inşasında 100 milyon dolar tasarruf, önemli bir rakam olarak karşımıza çıkmaktadır. Gemilerin aynı anda inşasındaki alt ünitelerin alımında ve sabit maliyetlerden tasarruf sağlanıyorken, ardışık üretimlerde de öğrenme faktörünün gelişmesi ile tasarruf faktörü devreye girmektedir. Tersanelerde çalışanların üretimlerini daha süratli yapabilmesi ve işlerinde etkinlik kazanmalarının %3,7’ye kadar tasarruf sağladığı, açık kaynaklarda yer almaktadır. [4] Öğrenme faktörü, sistemin karmaşıklığına, üretim teknolojisine ve gemilerin üretimlerindeki zaman aralığına göre değişiklik göstermektedir. Paralel üretimde de hataların tekrarlanma olasılığı vardır.. Teknolojisini kendi geliştiren ülkelerde iyi bir yönetim ile hatalardan ders alınıp ilerlenebilirken aynı anda üretim, hatanın tekrarına sebep olabilmektedir. Paralel veya seri üretim akla çok yatkın gözükürken, bazı deniz kuvvetlerinin bakım zamanlarının planlaması, eğitim-görev periyodları gibi nedenlerle aynı anda çok sayıda gemi teslimlerine çok sıcak bakmaması da başka bir faktör olarak notlarımız arasında yer almaktadır. Zamana yayılacak üretimlerde, enflasyonun üretimdeki baskısı da ayrı bir konu olarak değerlendirilmeye alınmak zorundadır.
Gemi inşasında bir soru önem taşımaktadır. Geminin kabiliyeti ve maliyet ne olacak? Çünkü bütçenin belirlenmesi, doğrudan dizaynı etkilemektedir. Diğer taraftan, devletler, maliyet-etkinlik ilişkisinin hesaplanmasını, doğrudan sanayiye sormadan yapma gereği duymaktadırlar ve maalesef, ihtiyaca yönelik bir dizaynın ortaya çıkartılması bile ciddi bütçe gerektirmektedir. Bir başka sorun da global seviyede birçok projede olduğu gibi burada başlamaktadır. Eğer bütçe, ihtiyacın çok altında ise teklifler toplanana kadar proje bütçesinin yeterli olup olmayacağı belli olmamaktadır. Şüphesiz bu husus, sadece zaman kaybına değil, bütçenin artırılma sıkıntısı nedeni ile projenin de tehlikeye girmesine de neden olmaktadır. Dolayısı ile benzer gemilere ilişkin ilgili tersanelerdeki geçmişe dayalı bilgiler önemli ve ilk referans noktasını teşkil etmektedir.
Şartnamelerin şekli projelerin işlevsiz kalmasına, yıllarca yerine getirilmemesine neden olabilmektedir. Ucuz olması için yol çıkılan ve 32 adet planlanan Zumwalt sınıfı destroyerlerden, maliyetlerinin fazlalığı nedeni ile üç tane ile yetinilmek zorunda kalınmıştır. Uçak gemileri ile yarışacak güncel maliyeti nedeni ile ABD, bu gemiyi korumak için gemiler tahsis edecek gibi görülmektedir. Başka bir örnek, Kıyı Muhabere Gemisi (LCS)’dir. Kıyı sularında harekât yapması için tasarlanan ve göreceli ucuz ve modüler yapısı ile çeşitli görevleri yapabilecek gemi için yola çıkılmış; daha sonra yetersizliği görülerek proje modeli değiştirilmiştir. Muhtemelen Avustralya ve Kanada, ABD’deki örneklerden hareketle ihalelerinde kendini ispatlamış fırkateyn dizaynı istediler.
Maliyet ile ilgili önemli faktör de geminin ağırlığı ve denizcilik özellikleri olmaktadır. Geminin büyüklüğü ve karakteristikleri, makinenin boyutlarını, kullanılacak boru aksamlarını ve benzerlerini dikte etmektedir.
Maliyetlerin diğer bir değişkeni de gemilerin kim tarafından, ne zaman ve nerede yapılacağıdır. Doğru üretim malzemesi, eğitimli ve tecrübeli personeli olan tersaneler, hemen her zaman üretimi daha süratli ve ekonomik olarak gerçekleştirebilmektedirler. [5] Şüphesiz programların kapsamı önemli bir parametredir. Önümüzde, İngiltere, Avustralya ve Kanada’nın seçtiği Tip 26 programlarının açıklanan son derece taze rakamları var. Projelerin rakamlarının kapsamları tam olarak bilinmemekle birlikte, ABD doları bazında rakamlar bir fikir vermektedir (Tablo 2).
Proje kapsamının değişkenliği ile ilgili bir örnek olması açısından; Kanada’nın fırkateyn ihalesinde, ihale sonuçlandıktan sonra, Kanada Deniz Kuvvetleri ilave iki senelik yedek parça talep edince, tüm rakamsal parametrelerin değiştiğini vurgulayabiliriz. [9] Mevcut gecikmeler ve diğer ilave kalemlerle harcama rakamlarının, proje bedelini 6,4 milyar dolar artırdığı; ilave olarak gecikilen her yılın, proje maliyetini 1,6 milyar dolar artıracağı açıklandı. Kanada bütçe ofisinin açıklamalarına göre, projedeki bir yıllık gecikme %2,2; iki yıllık gecikme %4,5’luk bir maliyet artışına neden olmaktadır.
Kanada ihalesinde, ihale şartlarının maliyete etkisi konusunda güzel başka bir örnek de var. Teknoloji transferi, dizayn, yedek parça gibi şartlarda risk gören Fincantieri ve Naval Group firmaları, ihale sürecine aykırı olarak, toplam bedelden 30 milyar dolar ucuz 22,68 milyar dolarlık tekliflerini sundular. Onları teklifi ile FREMM’lerin gemi başına maliyeti, 1,52 milyar dolar civarında gerçekleşecekti; ancak sürece aykırı teklif vermeleri nedeni ile teklifleri reddedildi. [10]
İçerdiği belirsizlikler nedeni ile tüm bu parametrelerin arasında maliyetin doğru öngörülebilmesi; kitapların, yüksek lisans, doktora tez konularının ilgi alanına girecek kadar derin bir konu olarak karşımıza çıkıyor. Günün sonunda, çok yüksek seviyede stratejik ihtiyaçlardan yola çıkılarak faturaların incelenmeye başladığı ve detay seviyelere inen maliyet tahmini yapılmak zorundadır.
Tahminlerin, Geminin İş Kırılım Ağacı ile (Ship Work Breakdown Structure / SWBS) uyumlandırılması, ayrı bir süreç gerektirmektedir. İş kırılımı da 7 ana (Gövde, Tahrik Sistemi, Elektrik Sistemi, Komuta ve Gözetleme Sistemi, Yardımcı Sistemler, Donatım Sistemleri, Silah Sistemleri) başlık altında ele alınmakta; Entegrasyon ve Mühendislik ile Destek Sistemleri 8, 9 ve 10 başlıkları altında ayrıca değerlendirilmektedir. Gemilerin harcanabilir cephaneleri, kalemlere dâhil değildir. İdari konuları da ayrı bir harcama kalemi olarak değerlendirenler mevcuttur. Maliyetin öngörülmesindeki metrikler de yapılacak işleme göre değişiklik arz etmektedir. Örneğin, çeliğin işlenmesinde ton başına adam saat, boru döşenmesinde metre başına maliyet, işçilik ücretleri, farklı parametrelerin sadece birkaçıdır. Örnek olması açısından, kablolamada kullanılan bağlantı arayüzlerinin adedi ve cinsinin en büyük işçilik kalemlerinden birini oluşturduğu, otoritelerden öğrenilmiştir. Şüphesiz bu da geminin teknolojik gelişim seviyesi ile doğrudan ilişkili bir husus olarak karşımıza çıkmaktadır. Kullanılan hammaddenin ve eçhizenin maliyeti ile işçilik arasında da şüphesiz doğrudan bir ilişki var. Savaş gemilerinin işçilik maliyetlerinin yüksek olmasının bir nedeni de çalışma alanlarının dar olması, kısaca yoğun olarak adlandırılan statüde olmalarıdır. Teknolojiyi bir alana sığdırma zorunluluğu arttıkça, yoğunluk ve paralel olarak işçilik de artmaktadır.
Biraz daha özele inmek istersek açık kaynaklardaki rakamlara baktığımızda, proje bazlı fiyatların içinde neler olduğunu tam olarak bilmek mümkün değil. Bazılarının içinde silah ve sensörler mevcut değilken, bazılarında vardır. Diğer taraftan eğitim, yedek parça gibi hususların, genellikle proje maliyeti içinde olup olmadığını değerlendirmek çok mümkün olmamaktadır. Ama gene de açık kaynaklardan yararlanacağız.
Gemilerin görevlerine göre maliyet oranlarındaki değişikliği göstermesi açısından, ikisini de ABD’nin projelendirdiği, rakamların göreceli olarak şeffaf olduğu ve iş gücü, ekipman gibi konularda aynı kaynakları kullanıldığı; Kıyı Muhabere Gemisi (LCS) ve Arleigh Burke (DDG-51 Flight III) gemilerin oranlarını karşılaştırmak, hatalı olmayacak gibi gözüküyor.
Bu gemilerin tonajları sırası ile 2.960 ton ve 9.650 ton. Biri AN/SPY-6 radarı, dikey fırlatıcı (Mk-41), sualtı savaş sistemi gibi çok farklı sistemleri üzerinde taşırken diğeri, daha çok kıyı sularında harekât yapacağı için görev modüllerinin değiştirilmesi planlanmış [10] ve temel görevler için donatılmış. Bizim ilk hedefimiz ise gemilerdeki maliyet kalemlerinin oranlarını görmek.
ABD Kongresi’ne sunulan rapora göre, LCS’lerin ortalama maliyeti, 523 milyon dolar. [11] Gene başka bir rapora göre, DDG-51’in ortalama maliyeti ise 1,851 milyar dolar. [12] Şubat 2016’da, ABD Başkanlık bütçe teklifinde yer alan maliyetlere göre [13], LCS ve DDG-51’in fiyat kırılımı, Tablo 3’teki şekilde gerçekleşmiş. Şüphesiz listede eksik maddeler var ve kaynaklarda rakamlar farklılıklar gösteriyor. Örneğin, “Elektronik” sütunun altındaki cihazlar yeteri değil. “Makine” satırında aynı donanım kullanılmamış. Rakamların sıhhatli sonuç vermemesinin diğer bir nedeni de gemilerin donatılması sırasında başlangıç bütçelerine dâhil edilmeyen; ancak farklı bütçe kalemleri ile daha sonra maliyete dâhil edilen başlıklar. Gemilerin 220 milyon dolar seviyesinde yapılmasının hedef alınıp [14], daha sonra maliyetlerin 655 milyon dolara çıkması da öngörünün iyi yapılmaması nedeniyleydi. Tablo 3’te alıntı yapılan ABD Savunma Bakanlığı 2017 Bütçe Teklifi’nde, aynı başlıkların altında farklı cihazları bütçelendirildiğini görebilirsiniz.
Çin’in Tip 54 fırkateyni için yapılan bir çalışmayı da Tablo 4’teki gibi sunabiliriz. [15] Şüphesiz kaynakların ve kullanılan parametrelerin farklılıkları, rakamlarda değişiklik olmasına neden oluyor. Örneğin, konunun uzmanları, makine sisteminin gemi maliyetinin %30’u civarında olduğunu söylüyor.
Diğer taraftan, tüm kalemlerin içine bir risk faktörü dâhil edilmek zorunda. Gemilerin inşası süresince, risk listesine sonsuz madde eklenerek faturanın kabarmasına neden olunabilir. Tabii bu da günün sonunda, ihale sürecinin kaybedilmesini de getirir ki bu, ayrı bir risktir. Yapılan maliyet hesaplarında görülen risk, üretici tersanenin tecrübe seviyesinin getirdiği risk, sıkıştırılmış takvim, detaylardaki bilinmeyen malzemelerin ve teknolojinin kullanılmasından dolayı ortaya çıkacak performans problemleri, detay mühendislik değişiklikleri nedeni ile tekrar yapılan işler gibi hususlar, risk faktörü olarak tersanelerin karşısına çıkabilmektedir. Risk hesaplaması, ince elenip değerlendirilmesi gereken faktör olarak yöneticilerinin aklının bir köşesine kazılıdır.
Gemiler arasındaki görev farklılıkların, sadece toplam maliyeti değil, maliyet dağılımını da değiştirdiğini, çok açık bir şekilde görebiliyoruz. Tablo 5 ile göreceli olarak, yeni; ancak benzer görevleri yapan gemilerin toplam fiyatlarına bir göz atarak kimin hangi kabiliyeti kaça mal ettiğini anlamaya çalışalım. Tablo 6’da da daha düşük tonaj (fırkateyn/korvet) gemi klasmanına bakalım.
Bu maliyetlere, bir de saldırı kabiliyeti penceresinden bakarsak Arleigh Burge sınıfı gemiler, 96 dikey fırlatıcı taşıyabiliyor. Fırlatıcıların fiyatlarına çok kabaca 60 milyon dolar desek, gemiyi tam yükle donatacak 96 güdümlü mermi için, yine kabaca 1,5 milyon dolarx96=144 milyon dolara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu tip gemilerde bulunması gereken radarların 100 milyon dolardan başladığını; komuta kontrol sistemlerinin de aşağı yukarı aynı şekilde olacağını düşünürsek geminin sadece güdümlü mermilerini kullanması için gerekli maliyet 404 milyon doların üzerindedir ki bu, hesaplı bir korvet maliyeti olarak değerlendirilebilir. Hemen akla, bir fırkateyn kaç korvet eder gibi bir fikir gelebilir. Örneğin, Tablo 6’ya bakarak 3 Gowind mi, 1 FREMM mi alınmalı diye sorulabilir ki bu da çok doğal bir sorudur. Sorunun cevabı, gene önceki paragraflarda yatmaktadır. Gemi seçiminde; ülkelerin hedefleri, stratejileri, tehdit değerlendirmesi, öngörülecek harekât sahası gibi matematiksel olmayan nedenler ön plana çıkar.
Gemilerin üretimine ilişkin bilgiler, şüphesiz gemilerin idamesi için asla yeterli değildir. Geminin; cephane, yakıt, insan gücü temini, eğitim, bakım, yedek parça (özellikle nükleer gemilerde hurdaya ayırma dâhil) gibi idame masrafları da gemi temininde ayrı kalemler olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunlar, ilk temin bedelinin yaklaşık 3 katı olarak ortaya konmaktadır. [30]
Çok açık görüldüğü üzere, kendi platformlarınızı üretemediğiniz sürece, ya ihtiyaç duymadığınız platformlarla bütçeniz içinde diye yetinmek zorunda kalacaksınız ya da başkalarının talep ettiği ücretleri ödeyerek, iç piyasada bir katma değer üretmeden platform kullanacaksınız. Başkalarından alınan hiçbir şeyin de sürekliliğin olması beklenmemelidir. Şüphesiz, teknoloji ve tecrübe ile önemli yetenek kazanılır. Harp tarihi, savaşlara ve liderlik edenlere çok fazla odaklanır. Dışarıdan alınan araç gereçle muharebeler de kazanılabilir; ancak günün sonunda, insan gücü dâhil, savaş kaynaklarını üretim zincirinin tamamı ile kurgulayan, kendisi üretebilen mücadeleyi kazanır.
Kaynakça
- Ungtae Lea, MIT, June 2014, Improving the Parametric Method of Cost Estimating Relationships of Naval Ships
- K. Brown ve George Moore, Rebuilding the Royal Navy since 1945, Chatham Publishing 2013, Sayfa 185
- https://www.popsci.com/new-french-submarine-suffren-no-periscope/
- Nisan 2018, How CBO Estimates the Cost of Ship
- Integrating Cost Estimating with the Ship Design Process, Laurent Deschamps and Charles Greenwell, SPAR Associates, Inc.
- https://www.defensenews.com/naval/2017/07/01/bae-systems-gets-green-light-on-4-9-billion-deal-from-uk-for-anti-sub-warfare-frigates/
- https://www.realcleardefense.com/articles/2019/04/24/buying_the_type_26_frigate_might_make_sense_114360.html
- https://navaltoday.com/2019/06/24/canadas-surface-combatant-project-will-cost-c4-6b-per-ship-new-report-finds/
- https://ottawacitizen.com/news/national/defence-watch/cost-of-canadian-navy-warship-project-increases-to-70-billion-according-to-new-pbo-estimate
- https://www.defensenews.com/industry/2017/12/06/bold-move-backfires-as-canada-declines-naval-group-fincantieri-frigate-offering/
- Daha sonra bu konseptin işe yaramadığı ortaya çıktı ve FFG(X) ihale süreci ortaya çıktı.
- Report to Congress, Navy Littoral Combat Ship (LCS) Program: Background and Issues for Congress Updated June 18, 2019
- Report to Congress, Navy DDG-51 and DDG-1000 Destroyer Programs: Background and Issues for Congress Updated June 18, 2019
- Department of Defense Fiscal Year (FY) 2017 President’s Budget Submission, Justification Book Volume 1 of 1 Shipbuilding and Conversion, Navy, https://www.secnav.navy.mil/fmc/fmb/Documents/17pres/SCN_Book.pdf
- https://nationalinterest.org/blog/buzz/mistake-why-navys-littoral-combat-ship-should-never-have-been-built-73101
- https://thediplomat.com/2015/06/how-much-do-chinas-warships-actually-cost/
- Gemilerin maliyetlerinin yer aldığı rakamlar açık kaynaklarda yaygın olarak kullanılan rakamlar olup, genellikle açıklanan bütçelerin içine ne olduğu (ne kadar yedek parça/nasıl eğitim/teknoloji transferi bedeli vs.) bilinmemektedir. Dolayısı ile rakamlar yanıltıcı olabilir. DDG ve LCS örneğinde olduğu gibi, devlet bütçe rakamlarında bile farklı kategoriler listeye dâhil edilmiştir.
- https://en.wikipedia.org/wiki/Hobart-class_destroyer
- defenceindustrydaily.com (2008 fiyatı 923 milyon dolardan fiyatlarından çevrildi-Officaldata.org)
- https://www.thedrive.com/the-war-zone/22519/japans-new-super-sized-destroyer-will-help-defend-against-ballistic-missiles-and-more
- https://www.defensenews.com/naval/2018/07/25/france-takes-delivery-of-its-5th-fremm/
- http://ajaishukla.blogspot.com/2014/05/ins-kolkata-navys-most-powerful-warship.html
- http://navyrecognition.com/index.php/focus-analysis/naval-technology/5337-chinese-cruiser-or-destroyer-full-details-on-plan-s-first-type-055.html
- 500 milyon euro fiyatı Mısır için olmakla birlikte, güdümlü mermi kapasitesi Güney Afrika için 16xSaab RBS-15 MK3 ASuW, 32xDenel Umkhonto IR SAM rakamıdır.
- http://www.defense-aerospace.com/articles-view/release/3/179102/romania-orders-sigma-light-frigates-from-damen.html
- https://www.navalnews.com/naval-news/2019/04/germany-approves-export-of-six-vessels-to-egypt-in-2-3-billion-e-deal/
- http://www.defense-aerospace.com/articles-view/feature/5/158485/dcns-confirms-sale-of-10-gowind-corvettes.html
- https://thediplomat.com/2019/07/russia-to-begin-full-scale-work-on-2-guided-missile-frigates-for-indian-navy/
- https://thediplomat.com/2018/06/pakistan-to-procure-2-more-guided-missile-frigates-from-china/
- Matthew Smith, MIT’s Cost Estimation Model for Shipbuilding, Haziran 2008, Massacusets Institute of Technology
7,600 Toplam Görüntüleme, 1 Günlük Görüntüleme